1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

03.04.2006 - Alman basınından özetler...

Yeşim Kasap3 Nisan 2006
https://p.dw.com/p/Abmv

Alman basını, iki konuyu ön plana çıkartıyor. İlki, eski Başbakan Gerhard Schröder’e Rus gaz şirketi Gasprom’daki faaliyetleri ile ilgili olarak yöneltilen suçlamalar; diğeri, Almanya’daki okullarda yaşanan şiddet olayları.

Alman kamuoyu şu sıralar, eski Başbakanı Gerhard Schröder’in, Rus enerji devi Gasprom’un inşa edeceği Kuzey Avrupa Doğal Gaz boru Hattı için milyarlık kredinin kefaletini üstlenmesini konuşuyor. Eski Başbakan suçlamaları reddetse de, “Schröder görevini kötüye mi kullandı?” sorusu ortada dolaşıyor.

Frankfurter Allgemein Zeitung gazetesi konuyu şöyle değerlendiriyor: Mesele, Schröder’in bizzat kefil olup olmaması değil. Asıl tartışılması gereken, Schröder’in Putin ve Rusya’ya karşı tutumu, politikası. Kesin olan bir tek şey var, o da Schröder’in kurallaırı çiğnediği! Ve başbakan olarak elindeki gücünün arkasına saklanarak böyle bir şey yapmaya hakkı yoktu!

Bir başka Alman gazetesi, Tageszeitung ise Schröder’in saygınlığının zaten kalıcı hasar gördüğü görüşünde: Kefaletle ilgili soruşturmadan ne çıkarsa çıksın, Schröder, Gasprom’un başına geçtiğinde saygınlğını yitirdi. Kendisine yönelik suçmalara kanıt bulunamasa bile, herkesin kafasında bir şüphe kalacaktır. Ve Schröder’e karış duyulan bu şüphe tüm politikacıları etkileceyecek nitelikte; hepsinin inanırlılığı tehlikede. Bu nedenle siyasetçiler acilen, “Lobi Kontrol” mekanizmasını hayata geçirmeli. Lobi Kontrol, Okulda şiddet, sadece Türkiye’de tartışılmıyor. Almanya’da bugünlerde bu sorunla ilgileniyor. Die Welt gazetesinde, konuya ilişkin olarak şu yoruma yer verilmiş: Öğretmenlerin yetkililere yazdığı çarpıcı mektuptan sonra, Almanya’da politikacılar göçmen çocuklarının entegrasyonu hakkında tartışmaya başladı. Başbakan Angela Merkel ve bazı siyasetçiler, çocuklara Almanca daha iyi öğretilerek, sorunun üstesinden gelinebileceğini iddia ederken, kimileri de ciddi yaptırımlar uygulanmasını, şiddete başvuranlaran sınırdışı edilmesini öneriyor. Anlaşılan toplumsal birbeyin sulanmasından mustaripiz. Suçlu olan şiddete başvuran çocuklar değil, eğitim sistemi! Suçlu olan, başta Müslümanlar olmak üzere, yabancılara gelcek perspektifi sunamayan toplum! Artık gerçekleri görmenin vakti geldi de geçiyor bile!

Düsseldorf merkezli Handelsblatt gazetesi ise konuya farklı bir açıdan yaklaşıyor ve sorunlu okullarda görev yapan öğretmenlerin desteğe ihtiyacı olduğunu yazıyor: Çok başarılı öğretmenler bile hem sorunlu çocuklar hem de aileleriyle ilgilenemez. Onlara yardımcı olacak sosyal hizmet görevlilerine ihtiyaçları var. Tabii bu da para demek. Devlet sorumluluk üstlenip olayların çığırından çıkmasının önüne geçmeli. Çünkü devlet, şimdi bu problemlere eğilmezse, ileride, bu çocuklar büyüdüğünde çok daha büyük sorunlarla uğraşmak zorunda kalacak.