04.12.2009 - Alman basınından özetler

Saldırı emrini Almanya'nın verdiği, Eylül ayında çok sayıda sivilin de öldüğü Kunduz saldırısının Alman iç politikasında yol açtığı sarsıntı devam ediyor. Dönemin Savunma Bakanı Franz-Josef Jung'un istifasının ardından muhalefetin eleştirilerine maruz kalan yeni Savunma Bakanı Karl Theodor zu Guttenberg, saldırıyla ilgili ifadelerini değiştirdi. Bakan dün yaptığı açıklamada saldırının askeri açıdan “uygun olmadığını” dile getirdi. Frankfurter Rundschau gazetesinin konuyla ilgili yorumu şöyle:

"Neden bir politikacının, politikacı olmayan her insanın bile bildiği bazı gerçekleri kabul etmesi bu kadar uzun sürüyor? Sayın Guttenberg şimdi Kunduz yakınlarındaki iki tankere düzenlenen bombalı saldırıyla ilgili fikrini değiştirdi ve saldırıyı 'uygun değil' diye nitelendirdi. Çünkü kendisine saldırıyla ilgili yeni bilgiler aktarıldı. Oysa bu bilgileri bölgedeki Uluslararası Güvenliğe Destek Gücü ISAF'ın komutanı General McChrystal'ın saldırıdan hemen ardından açıklamıştı. Günlerdir aslında bu saldırıyla ISAF kurallarının ihlal edildiğini, saldırı öncesinde düşmanın tehlike oluşturmadığını ve Amerikalıların, saldırıda uçaklara komuta eden Alman komutanı geçici bir süreliğine kızağa aldığını biliyoruz. Şimdi Savunma Bakanı da bunların farkına vardı. Çok hızlı değil ama selefinden daha hızlı farkına vardığı kesin."

Cottbus'da yayımlanan Lausitzer Zeitung ise Savunma Bakanı'nın geç de olsa hatasının farkına vardığı yorumunu yapıyor:

"Savunma Bakanı'nın saldırıyla ilgili yeni tavrının ne gibi sonuçları olacağı kesin değil. Bir Alman komutanın, çok sayıda insanın bulunduğu bir noktaya bombalı saldırı emri vermesi askeri açıdan ölçüsüz idiyse, burada, ‘gelecekte böylesine ölümcül hatalardan nasıl kaçınılabilir’ sorusu ön plana çıkıyor. Ancak Savunma Bakanı saldırıyla ilgili değerlendirmesini tamamen değiştirerek, Alman Ordusu'nun Afganistan misyonu hakkında ciddi şekilde düşünülmesine vesile oldu."

Frankfurter Allgemeine Zeitung ise Federal Meclis'in Afganistan'daki Alman birliklerinin görev süresini bir yıl daha uzatma kararını yorum sütunlarına taşıyor:

"Meclis Afganistan görevini bir yıl daha uzattı. Peki 4 bin 500 askerlik üst sınır daha ne kadar geçerli olacak? Federal hükümet, ülkeye takviye gönderilmesi konusunda henüz karar almak istemiyor. Öncelikle Ocak ayındaki Uluslararası Afganistan Konferansı'nı beklemek istiyor. Peki bu konferansın ardından meclisin önüne Afganistan'la ilgili yeni bir misyon mu koyacak? Afganistan'la ilgili kararın ertelenmesi, ikna edici değil. Bununla zamandan başka ne kazanılır ki?"

Alman gazeteleri Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin evli olmayan çiftlerin ayrılması halinde babaların da çocukların velayetini alabilmesini öngören kararına geniş biçimde yer veriyor. Neue Osnabrücker Zeitung karar babaların kazandığı bir 'zafer' gibi görünse de aslında bu durumdan en çok çocukların kazançlı çıkacağını savunuyor:

"Strazburg'dan çıkan karar, taraflar arasındaki ilişkinin statüsünden bağımsız olarak hem anne hem de babanın çocuk üzerinde hakkı olduğunu saptıyor. Gelecekte, Alman Anayasa Mahkemesi'nin 2003 yılında verdiği karardan farklı olarak velayet konusunda anne-babanın içinde bulunduğu durumdan çok, çocukların selameti göz önüne alınacak. Bu, gecikmiş bir karar. Çünkü Alman hukuku, Avusturya, İsviçre ya da AB üyesi diğer ülkelerden farklı olarak ortak velayet hakkına geçiş için henüz günümüze uygun bir yapıda değil."

Derleyen: Hülya Topcu

Editör: Ahmet Günaltay

© Deutsche Welle Türkçe