1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

TÜR 0503 Presseschau

5 Mart 2010

Yunanistan'ın borç krizi, Sauerland terör hücresi üyelerinin mahkumiyet kararı, Hollanda'da da aşırı sağın yükselişi ve Çin'in savunma harcamaları, Alman basınından seçtiğimiz yorum konularını oluşturuyor.

https://p.dw.com/p/MKdB

Frankfurter Allgemeine Zeitung, Yunanistan’ın vadesi dolan borçlarını ödeyebilmek için arz ettiği devlet tahvillerinin sermaye piyasasında rağbet görmesini şöyle yorumluyor:

“Yunanistan ve euronun ardından cenaze marşı çalmakta acele edilmesin. Yunanistan hükümetinin, katı tasarruf tedbirlerini ilan ettikten hemen sonra piyasaya sürdüğü on yıl vadeli devlet tahvilleri beklenmedik ilgiyle karşılaştı. Ek sermaye ihtiyacını karşılayabilmek için tahvil hacmi beş milyar euro ile sınırlanmasaydı belki daha iyi olurdu. Atina yönetimi baskının azalmasını ve Yunan tahvillerine ödenen faizin düşmesini bekliyor olması mümkün.”

Almanya’nın önde gelen iktisat gazetelerinden Financial Times Deutschland’ın yorumu ise şöyle:

“Yunanistan bir sonraki finansman turuna kadar rahatladı. Tasarruf vaatleri, dayanışma açıklamaları, tehditler ve rant arayışından oluşan karışım bu kez işlerin iyi gitmesini sağladı. Bu karmaşık kokteylin bir sonraki turda işi yarayacağı ise şüpheli. Katkı maddelerinden biri değiştiği takdirde tarif işe yaramaz ve kokteyl zehirlenmiş olabilir. Yunanistan’ın borç taksiti ve faiz ödemeleri için Mayıs sonuna kadar en az 20 milyar Euro’ya daha ihtiyacı olacak. Yüksek faizle alınan her euro yüzünden geleceğin bedeli biraz daha artıyor. Yunanları siyasi ve sıkı tasarruf tedbirleri yüzünden de ekonomik bakımdan zor günlerin beklediği düşünülürse, rahatlamanın geçici olacağı söylenebilir.”

Saarbrücker Zeitung, İslamî Cihad Birliği adına Almanya’da bombalı saldırı hazırlığı yaparken yakalanan terör hücresi üyelerinin farklı hapis cezalarına çarptırılmasını konu alan yorumunda şu satırlara yer veriyor:

“Mahkeme heyeti, sanıkların gözlerinin nasıl karartıldığını da kavramışa benziyor. İtiraflardan, sanıkların cihatçılar tarafından nasıl baştan çıkarıldıklarını anlamak mümkündü. Uzun hapis cezalarının ıslah olmalarına yarayıp yaramayacağı belli değil. Mahkumlar keşke, nefret ettikleri hukuk devletinin onlara din uğruna ölmeye, hayata yeniden başlama alternatifini sunduğunu idrak edebilseler.”

Stuttgarter Nachrichten gazetesi ise dava sonucunu şöyle yorumluyor:

“Hapis cezasının İslamcı fanatiklerle muhtemel intihar saldırganlarına caydırıcı etki yapıp yapmayacağı ayrı bir konu. Almanya’nın güvenliği ülke içinde savunulmalıdır. Sağ, sol ve İslamcı kanatta kandırılmaya müsait çok sayıda radikal eğilimli genç olduğu tartışma götürmez. Yargıçlar, bu şiddet potansiyelinin nasıl barıştırılabileceği ya da kontrol edilebileceği sorusuna elbet yanıt veremezlerdi.”

Basın özetlerine Handelsblatt gazetesinin, İslam düşmanı Geert Wilders’in Hollanda yerel seçimlerinde kazandığı başarıyı konu alan yorumuyla devam ediyoruz:

“Ekonomik krize rağmen Hollanda’nın durumu şimdilik iyi. Büyük çaplı işten çıkarmalar olmadı. İşsizlik oranı da, komşularının altında. Hollandalılar da tedirgin ve geleceğe endişeyle bakıyorlar. Geert Wilders onlara basit çözümler vaat ediyor. Haziran ayındaki genel seçimde seçmene gerçek alternatifler sunma görevi diğer siyasi partilere düşüyor.”

Son olarak Süddeutsche Zeitung'da yayınlanan ve Çin’in savunma harcamalarını konu alan yorumu sunuyoruz:

“Uzmanlara göre Çin savunmaya yıllardır resmî rakamların kat be kat üzerinde harcama yapıyor. Savunma bütçesinin gerçek hacmini kimse bilmiyor. Açıklanan rakamın doğruluğu şüphe götürür. Çünkü savunma bütçesini açıklayan sözcü, Çin’in uçak gemisi yapıp yapmayacağı sorusunu yanıtsız bıraktı. Birçok şey gibi bu da bir sır. Pekin yönetimi askeri modernizasyonunu şeffaflaştırmadığı müddetçe resmi açıklamaların bir değeri olmayacaktır.”

© Deutsche Welle Türkçe


Derleyen: Ahmet Günaltay

Editör: Murat Çelikkafa