1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

05.05.2009 - Avrupa basınından seçmeler

5 Mayıs 2009

Almanya’da gençler arasında alkol tüketiminin artması ve mali kriz yüzünden zor durumda olan Alman otomotiv şirketi Opel’e İtalyan Fiat şirketinin talip olması bugünkü Avrupa basınının başlıca konularını oluşturuyor.

https://p.dw.com/p/Hk2Z
Fotoğraf: Illuscope

Bugünkü Alman gazeteleri, gençler arasında alkol tüketiminin geçen yıl ciddi oranda artmasını da yorum sütunlarına taşıyor. Alman hükümetinin uyuşturucu ve bağımlılık yapan maddelere karşı mücadeleden sorumlu üyesi Sabine Bätzing, dün Berlin'de yaptığı açıklamada, 2008 yılında, 2007 yılında olduğu gibi çok sayıda gencin içki içerek hastanelerde yoğun bakıma alındığını belirtti. Karlsruhe’de yayımlanan Badische Neueste Nachrichten gazetesinin konuyla ilgili yorumu şöyle:

“Gençlerin komaya girene kadar içmesinin üzerine acil olarak gidilmeli. Ancak Alman hükümeti bu konuda yerinde sayıyor. Alkol tüketimiyle mücadele edilmesi için ülke genelinde başlatılması planlanan kampanya , görüş ayrılıkları nedeniyle rafa kaldırıldı. Eylül ayında yapılacak genel seçimler öncesinde hiç bir parti bu konuda sert önlemler talep ederek, seçmenlerin gözünde sevimsiz hale gelmeyi istemeyecektir. Oysa bu konuda partilerin ortak hareket etmesi daha hayırlı olacaktır.”

Reutlinger General Anzeiger gazetesinin aynı konuyla ilgili yorumunda şu satırları okuyoruz:

“Almanya’da bir birahanede sigara içmek, alkol oranı yüksek içki tüketmekten daha zor hale geldi. Alman toplumu alkol tüketimi konusunda daha farklı davranmayı öğrenmeli. Yasaların abartılı biçimde değiştirilmesi, sorunu çözmeye yetmeyecektir. Ancak aşırı alkol tüketiminin engellenmesi için fiyatlara zam yapılmasının zamanı geldi.”

Viyana’da yayımlanan Die Presse gazetesi ise Alman otomotiv devi Opel’e İtalyan Fiat şirketinin talip olmasını değerlendiriyor. Yorum şöyle:

“Fiat Yönetim Kurulu Başkanı Marchionne’nin kendisini, 'Opel’i Amerikalı ana şirketi General Motors’tan kurtaracak, uzun süredir aranan kişi' olarak lanse etmesi, kulağa biraz megalomanca geliyor. Fiat kendi içinde değişikliklere gitti ama hala çok borcu var. Hem Fiat, hem de Opel’in kapasitesi yetersiz ayrıca ikisi de aynı pazara hizmet ediyor. Fiat için General Motors’un Avrupa kolu ile Chrysler’in yapacağı şirket evliliği, krizden, bilinmeyen bir geleceğe doğru kaçış anlamına geliyor. Ancak Opel’in başka alternatifi yok. Otomobil üretecek ve kendisine yardım edecek bir yatırımcıya ihtiyacı var. Bunu ne Deripaska, ne Magna şirketi ne de Arap şeyhleri yapabilir. Almanlar eski önyargılarını ve zedelenmiş gururlarını çöpe atmak için elinden geleni yapıyor. Kriz zamanlarında bunun ödülü de var.”

Fransa’nın güneyindeki Nis kentinde yayımlanan Nice-Matin gazetesi ise dünya genelinde en az 20 ülkede rastlanan domuz gribini yorum sütunlarına taşıyor:

“Konu tehlikenin reddedilmesi değil. Elbette kontrolleri yapan kurum ve kuruluşların yaptığı uyarılar dikkate alınmalı ve araştırmalar daha aktif hale getirilmeli. (…) Şu ana kadar edindiğimiz bilgiler, tahmin edildiği kadar büyük bir tehlikenin sözkonusu olmadığı yönünde. Ancak domuz gribinin şimdiye kadarki en büyük kurbanı, Meksika ekonomisi oldu.”

Danimarka’nın başkenti Kopenhag’da yayımlanan Berlingske Tidende gazetesi ise domuz gribinde medyanın sergilediği tavrı mercek altına alıyor:

“Virüsün korkulduğu kadar kötü olmadığı anlaşılıyor. Grip korkusu, birçok kişinin soruna abartılı yaklaşmasına ve dünya genelinde traji komik durumların ortaya çıkmasına neden oldu. SARS, deli dana, kuş ya da domuz gribini duyduğumuzda, bir histeri ve paniğe kapılma eğiliminde olmamız, şaşılacak bir durum. Bunlar tabi ki ciddiye alınması gereken hastalıklar ama bulaşma tehlikesi düşük. Medya kendisine çeki düzen vermeli. Mantığın bir kenara bırakılması ve felaket haberlerinin üzerine atlanması çok basit.”

Derleyen: Hülya Topcu
Editör: Murat Çelikkafa