1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Alman basınından özetler

5 Aralık 2013

Türkiye ile AB arasında varılan uzlaşma, NATO Dışişleri Bakanları toplantısı, Fransa'da fuhuş yasası ve NPD'nin kapatılması Alman basınında öne çıkan yorum konuları.

https://p.dw.com/p/1ATHY
Fotoğraf: picture-alliance/dpa

Süddeutsche Zeitung Türkiye ile AB arasında vize muafiyeti konusundaki son gelişmeleri ele alıyor:

"Schengen bölgesindeki gençler için gayet doğal ve normal olan öğrenci seyahatleri Türk gençler için uzak bir hayal... Pek çok Türk için vize muafiyeti, ülkelerinin AB üyeliğine kabul edilmesinden daha önemli olsa gerek. Ancak gelecekteki seyahat özgürlüğü için AB'nin istediği bedel yüksek. Ankara'nın, Türkiye'yi Avrupa'ya giden yolda transit olarak gören çok sayıda mültecinin işini zorlaştırması gerekecek. Savaş ve çatışmalardan kaçmak için daha şimdiden yaşamını tehlikeye atanların, başvuracakları yolların sayısı daha da azalmış olacak."

Düsseldorf kentinde yayımlanan Rheinische Post gazetesinin yorumunda ise dün sona eren NATO Dışişleri Bakanları toplantısına da damgasını vuran Ukrayna sorunu ele alınıyor. Yorumda Batılı ülkelerle Rusya arasında Ukrayna için yürütülen soğuk savaşın sadece çıkmaza götürdüğü belirtiliyor.

"Siyasi ve kültürel açıdan bölünmüş ülkenin bu şekilde huzura kavuşmayacağı kesin. Eski Slav dilinde 'sınır bölgesi' anlamına gelen Ukrayna, AB ve Rusya arasındaki karşılaşma noktası. Ülke sadece kendi içinde kavgalı değil, aynı zamanda Batı ile Doğu arasında kavga konusu haline geldi. Yanukoviç hükümeti Avrupa'ya sırt çevirerek vatandaşlarına hizmet etmediği gibi köhnemiş ülkeye ivme kazandırma fırsatını da tepmiş oldu. Göstericilerin, 2004'te iktidar değişikliğiyle sonuçlanan Turuncu Devrim sırasındaki güce sahip olmadığı endişesi hakim. Avrupalı politikacılar, Ukrayna'yı kesinkes Rusya'nın çıkar alanı olarak gören Kremlin'i hesaba katarak taktik oynuyor ve temkinli davranıyor. Dolayısıyla Almanya Dışişleri Bakanı Guido Westerwelle'nin ziyareti de daha ziyade sembolik olacaktır. Ancak Ukrayna'ya yardım etmek isteyenin tavrını açıkça ortaya koyması ve aynı zamanda Rusya ile diyalog arayışında olması gerekir. Şu anki 'ya, ya da' politikası çıkmaz yola sürüklüyor ve geride sadece kaybedenler bırakıyor."

Mannheimer Morgen gazetesi ise Fransa'da fuhuş müşterilerine para cezası öngören yasa tasarısı ışığında Almanya'da müstakbel koalisyonun fuhuş yasasındaki reform planlarını irdeliyor:

"Berlin'deki reform planlarının çıkış noktası, Fransa'nın şimdi kopyaladığı İsveç modeli kadar yanlış. Fuhuşu, müşterilere genel ceza getirerek yasaklayan ülkeler sorundan kaçmaya çalışıyor ama bu arada iki nahoş sonuca davetiye çıkarıyor: Bir yanda kendi ülkelerindeki fuhuşu kontrol edilmesi mümkün olmayan yer altına indiriyor ve diğer yanda seks turizmini ateşlemiş oluyorlar. İsveç modeli ancak AB çapında mümkün olduğunca homojen bir düzenlemeyle işe yarayabilir. Ki böyle bir düzenleme muhtemelen hiçbir zaman olmayacak. İsveç şu an komşularının sırtından temiz adamı oynuyor."

Neue Osnabrücker Zeitung aşırı sağcı Nasyonal Demokrat Parti'nin (NPD) kapatılması için eyalet meclisleri tarafından yapılan başvuruya Federal Meclis'ten destek verilmemesini yorumluyor:

“NPD'nin Yahudi düşmanı, ırkçı ve anayasaya düşman çizgide bir parti olduğu, yönetici düzeyindeki birçok üyesinin cezaya tabi faaliyetlerde bulunduğu ve insanları aşağılayan tarzda açıklamalar yaptığı demokratlar arasında herkes tarafından kabul edilen hususlar. Aşırı sağcıların fraksiyon parası, seçim harcamaları için ödenti ve vergilerden pay alması da aynı şekilde öfke uyandırıyor. Ne var ki başarılı olunup olunamayacağı bambaşka bir konu. Federal Meclis ve Federal Hükümet'in partinin yasaklanması başvurusuna dahil olmamalarının arkasında da bu yatıyor. Yoksa içişleri bakanlarının yaptığı başvurunun içeriğinden en ufak bir ayrılık söz konusu değil. NPD'nin hem örgütsel hem de malî anlamda yok olmasını herkes memnuniyetle karşılayacaktır. Ama bu, aşırı sağcı tehditle mücadele etmek açısından birçok başka adımın yanı sıra atılacak zarurî bir adım olarak kalacaktır.“

© Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: Beklan Kulaksızoğlu / Ercan Coşkun

Editör: Başak Özay