1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

06.02.2004 - Alman basınından özetler...

Derleyen: Nihat Halıcı6 Şubat 2004
https://p.dw.com/p/Abvn

Alman basınının bugün sütunlarında değerlendirdiği konular arasında Irak savaşı öncesi istihbarat faaliyetleri ve Mzudi davasında çıkan beraat kararı gibi yorumlar yer alıyor...

Süddeutsche Zeitung, Irak Savaşı öncesi istihbarat faaliyetlerine ilişkin tartışmayı sütunlarına taşıyor:

”Irak Savaşı bir yalana dayandırıldı. Yalanın mutfağında üç cephe yer alıyor. İlk Amerikan Dışişleri Bakanı Powell. Dolaylı yollardan ifade ettiği düşüncelerine bakılırsa, gizli servisin sunduğu malzemeye güvenilmemeliydi. Powell bu hamlesiyle sorumluluğu siyasilerin omuzundan alıp bürokratların üzerine yıkıyor. Bu, korkakça ama durumunu rahatlatması açısından korkakça bir hareket. İkinci cepheyi Tenet oluşturuyor. CIA Başkanı'na bakılırsa sunulan malzemeler düzgündü, istihbaratçılarda bir kabahat aranmamalıydı. Yapılan, savaşın haklı çıkarılması hedefiyle malzemenin esnetilmesi, manipüle edilmesi ve kötüye kullanılması söz konusuydu. Tenet’in işaret ettiği iz, bizi doğrudan olayın üçüncü cephesine, ABD Savunma Bakanı Donald Rumsfeld’e götürüyor. Rumsfeld cephesi halen bir mucizeye inanıyor, hala kitle imha silahlarının aranmaya devam edilmesinden yana, hatta Saddam’ın silahları Irak dışına çıkarmış olabileceği kuşkusunu dahi dillendiriyor. Buna karşılık ne Rumsfeld ne de Başkan Yardımcısı Cheney, CIA’in sunduğu malzemeyi kesip biçen, savaşı haklı çıkarır hale getiren ekibin kendilerine bağlı uzmanlar olduğu üzerinde hiç durmuyorlar. Kurulan komisyonda tüm bu noktalara açıklık getirilmesi bekleniyor. Yalanı pişiren üç taraf ise komisyon görüşmelerinin uzadıkça uzamasını, bu arada Amerikan başkanlık seçimlerinin de geride kalmasını umuyorlar."

Die Welt gazetesi, Mzudi davasının beraatle sonuçlanmasını değerlendiriyor:

”Mzudi hakkında verilen beraat kararıyla savcılığın sanık hakkında istediği yüksek hapis cezası bir çelişki oluşturuyor. Bu, hakkındaki kuşkulara rağmen Mzudi’ye dönük suçlamayı belgelerle destekleyemeyen savcılık için utanç verici. Ancak beraat kararında ABD’nin de katkısı car. Washington da 11 Eylül saldırılarıyla ilgili sanıkların Mzudi davasında ifade vermesini sağlamadı. Amerika’nın tutumu, davanın seyrinde oldukça etkili oldu. Verilen kararı bir bakıma, bağımsız yargıçların davada müdahil olmaya çalışan siyasilere bir tepkisi olarak da değerlendirebiliriz.”

Financial Times Deutschland gazetesi de Mzudi davasından çıkan kararı mercek altına alıyor:

”Federal savcılık poker oynadı ve kaybetti. Mzudi davası, hem seyriyle hem de sonucuyla Almanya’nın yüzünü kızartıyor. Mzudi davasının böyle bir noktaya gelmesinde tek sorumlu Almanya mı? Amerikalılar da 11 Eylül’le ilgili halen Amerikan cezaevlerinde tutulan sanıkların davada dinlenmesine fırsat tanımayarak verilen beraat kararının mimarı oldular. Savcılığın dinlenmesini sağladığı eski İran casusu da kuşkulu beyanatlar vermekten başka bir katkı sunamadı. Bütün bu bilgi karmaşasının altında hep Amerika’nın imzası var. Federal Savcılık eğer Mzudi davasını temyiz etmeyi düşünüyorsa, şimdiye kadar izlediği taktiği değiştirmesi ve mahkemeyi daha fazla bilgilendirmesi önerilir.”