07.07.2006 - Alman basınından özetler...

Alman basınında bugün Türkiye’de Avrupa Birliği’ne güven azalıyor, Angela Merkel hükümetinde sağlık reformu kavgası ve 2006 Dünya Kupası’nın sosyolojik etkileri dikkat çeken konulardan.

Avrupa Birliği ile ilgili kamuoyu yoklamaları arasında sunduğu veriler dikkatle izlenen Eurobarometre yeni araştırmasının sonuçlarını açıkladı. 30 ülkede gerçekleştirilen kamuoyu yoklamasının sonuçlarından biri de Türkiye’de birliğe olan güven oranının yüzde 35’lere kadar düşmüş olması. Frankfurter Neue Presse gazetesi, Eurobarometre’nin sonuçlarından hareketle, Avrupa Birliği tam üyelik süreci işleyen Türkiye’ye Avrupa’daki olumsuz bakışın bir örneğini veriyor:

„Alman halkı, Avrupa Birliği’ne diğer Avrupalılardan daha az güven duyuyor. Bunun nedeni Almanların kaygısı. Çünkü ne zaman birliğe ekonomik açıdan güçsüz bir ülke dahil ediliyor, önce Almanya katkı sunmaya davet ediliyor. Özellikle Türkiye’nin durumu Almanya’nın bakış açısını şekillendiriyor. Bu ülke bir taraftan ekonomik açıdan az gelişmiş ve farklı bir kültürel dünyaya ait olmasına rağmen kalabalık bir nüfusa sahip. Eurobarometre sonuçlarına göre Türk halkının da Avrupa Birliği’ne güveni azalmış. İsabet olmuş.“

Almanya’da Angela Merkel başkanlığındaki hükümetin sağlık sisteminde yapacağını açıkladığı reform, koalisyon ortakları arasında gerilime neden oldu. Sosyal Demokratlar başbakan Merkel’i sözünü tutmamakla suçluyor. Süddeutsche Zeitung gazetesi, “Bir zamanlar övgüler dizilen Sayın Merkel’in asıl yüzü ortaya çıktı” değerlendirmesinde bulunurken, Berlin’de yayımlanan “Die Tageszeitung”, Angela Merkel’in Hristiyan Birlik’in üst düzey yöneticileri tarafından yönlendirildiğini ileri sürdü.

Basın turumuzda son durağımız 18. Dünya Futbol Şampiyonası. İtalya ile Fransa Pazar günü final, Almanya ile Portekiz ise Cumartesi üçüncülük için karşı karşıya gelerek dört haftalık heyecanı noktalayacaklar. Hamburg’da çıkan “Die Zeit” gazetesi, turnuvanın toplumsal etkisini şu ifadelerle aktarıyor:

“Herkesin gemisini kurtaran kaptan konumunda olduğu ülkede birlik-beraberlik ruhu ortaya çıkıyor. Doğum oranları gerilediğinden neslimiz tükeniyormuş, ne gam, maç sonrası caddelere doluşan kalabalıklar, ‘büyük aile’ atmosferini yaşıyor. Kupa, uzun süredir bir kenara itilmiş televizyonu da milyonları birbirine bağlayan bir araç haline getiriyor.”