1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Avrupa basınından özetler

8 Nisan 2013

Kuzey Kore krizi, İran’ın nükleer programıyla ilgili görüşmeler ve Rusya’daki otoriter rejimle ilişkiler, bugünkü Avrupa gazetelerinden aktaracağımız yorumların konuları.

https://p.dw.com/p/18BhO
Die Titel verschiedener europäischer Tageszeitungen, aufgenommen am 7.11.2002. Die Zeitungsverlage im In- und Ausland sind fast ausnahmslos durch die sinkenden Werbeausgaben der Wirtschaft und dem damit verbundenen Rückgang auf dem Anzeigenmarkt gebeutelt. Sie müssen Mitarbeiter entlassen und andere Sparmaßnahmen vornehmen.
Symbolbild internationale Presseschau PresseFotoğraf: picture-alliance/dpa/Fotoreport

Kopenhag’da yayımlanan Politiken adlı Danimarka gazetesi, Kuzey Kore’nin nükleer savaş tehdidine nasıl karşılık verilebileceğine değiniyor:

“Kuzey Korelilerin kalkınma, refah ve hürriyete ihtiyacı var. Hem de en kısa zamanda. Bunun için de yumuşama ve silahlanma yerine silahsızlanma gerekli. Bu nedenle Kuzey Kore’den gelen savaş çığlıklarına tepki göstermemek en iyisi. Bu bakımdan Günney Kore ve ABD’nin kararlaştırılan füze denemesini ertelemesi iyi olmuştur. Zaten her iki ülke de füzelerinin işe yarayıp yaramayacağını biliyordur. Kuzey Kore de Amerikan füzelerinin hedef şaşmayacağının bilincindedir. Özellikle şu sıralarda Kore yarımadasında gövde gösterisi yapmaya gelmez. Sakin ol Kuzey Kore, sakin ol!”

İngiliz gazetelerinden The Independent nükleer pazarlığın yarıda kesilmesinin İran ile başlatılan diyalogun sonu olmadığını yazıyor:

“İsrail’in, İran’ın nükleer tehdidinden endişe duyması somut nedenlere dayanıyor. Ancak son çare olarak askeri güce başvurulması için henüz çok erken. Batı, Benyamin Netanyahu tarafından Suriye’deki iç savaş yüzünden bozulan bölgesel dengelerin tamamen çığırından çıkmasına yol açacak bir maceranın içine çekilmemeye özen göstermelidir. ABD Dışişleri Bakanı John Kerry haklı olarak ‘askeri tarihleri’ görüşmeyi ret etti. Kerry aynı zamanda, Batı’nın İran ile sonsuza kadar müzakere masasında oturamayacağını da açıkça dile getirdi. Tahran rejimi ile yürütülen son diyalogda kararlaştırılan hedeflere varılamamış olması diyalogun başarısızlığa uğradığı anlamına gelmez.”

Viyana’da yayımlanan Avusturya gazetesi Der Standard İran’ın nükleer programıyla ilgili görüşmelerin sonuçsuz kalmasını şöyle değerlendiriyor:

“Suriye anlaşmazlığı yüzünden İran’ın karşılaştığı baskının da payı olduğu gibi bir de jeopolitik faktörler devreye giriyor. Kuzey Kore’de, halkı açlık çeken bir diktatör tehditler savuruyor ve bütün dünya da, onu akılsızlıktan alıkoymak için çok korktuğunu söylüyorsa bu, mağrur İran’ın tavizde bulunma gönüllüğünü arttırmaz. En şaşılacak nokta ise hazırladığı derme çatma nükleer başlıkların Kuzey Kore’nin elindeki en güçlü argüman olması. ABD, sadece Kuzey Kore yanlış anlamasın diye önceden planladığı füze denemesini erteliyor. Bütün askeri tatbikatların adresi olan ve nükleer teknolojiye tamamıyla hâkim olmak istediği için tehdit edildiğini söyleyen İran’a ise ne kadar farklı muamele ediliyor. Kuzey Kore krizinden alınacak ders şu olabilir: Ne kadar ilkel olursa olsun, bir kere bombaya sahip olduktan sonra kimse kılına dokunamaz.”

Hollanda gazetelerinden de Volkskrant, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Hollanda ziyaretini konu alan yorumunda şu satırlara yer veriyor:

“Putin yeniden devlet başkanı olduktan sonra dizginleri kıstı. Gösteri hürriyetini kırptı. En önemli muhalifleri yargılanmayı bekliyor. Vatana ihanet kavramı rejim muhaliflerini tehlikeye sokacak şekilde yeniden tanımlandı. Umalım, Hollanda hükümeti endişelerini açıkça dile getirsin. İşe yarar mı, bilinmez. Ancak haklı eleştirilere rağmen Rusya ile olan ekonomik ilişkilerin görüş ayrılıkları yüzünden tehlikeye atılması doğru olmaz. Sahte dost bile olsalar tüccarla papaz el ele verebilirler.”

© Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: Ahmet Günaltay

Editör: Hülya Schenk