08.06.2010 - Avrupa basınından özetler

İsviçre'nin Basel kentinde çıkan Basler Zeitung, Alman hükümetinin kabul ettiği tasarruf paketini eleştiriyor ve Berlin'in sadece kendi sorunlarıyla ilgilendiğini savunuyor:

“Dün kabul edilen tasarruf paketinde bazı noktalar yarım yamalak kaldı. Bununla birlikte alınan kararlar, ülkenin sınırlarını belirlemesi açısından önemli. Son aylarda mali politikada Avrupa ailesinin öğretmeni gibi davranan bu ülke, hükümetin 2010 yılında planladığı tarihi borçlanma karşısında önce kendi sorunlarıyla ilgileniyor. Berlin'in Avrupalı komşularına verdiği mesaj şu: Biz de kemerlerimizi sıkmak zorundayız. Geçen yıl hazırlanan konjunktür programlarından sonra Başbakan Angela Merkel, dün ekonomik krizin sona erdiğini ilan etti, ancak konjuktürün içinde bulunduğu durum karşısında bu riskli bir adım..”

Fransız gazetesi DNA de Alman hükümetinin attığı adıma eleştirel yaklaşıyor. Gazetede şu satırları okuyoruz:

“Almanya, devlet borçlanmasının azaltılması için hazırladığı kapsamlı programla iyi mi yoksa kötü mü bir örnek sunuyor? Bunun yanıtını bulmak için kahve falına bakmak gerek. Federal Alman Cumhuriyeti, sübvansiyonlar, sosyal harcamalar, kamusal hizmetler ve savunma bakanlığı bütçesinde kısıntıya giderek hayli tasarruf yapacak. Bazı alanlarda alınacak ek vergilerle elde edilecek paralar da unutulmamalı. Ama ne pahasına? Avrupa genelindeki bir deflasyona karşı mı? Avrupa'nın birlikteliği açısından rahatsız edici olan bu durum, Berlin'in tek başına hareket etmek istediğini gösteriyor…”

Gazze Şeridi’nde yaşananlar hala uluslararası gündemin ilk sıralarında. Hollanda gazetisi de Volkskrant, İsrail'in abluka politikasının başarısızlığa uğradığını belirterek şu yoruma yer veriyor:

“İsrail donanmasının uluslararası sularda yardım konvoyuna müdahale etmesiyle askeri operasyonlar daha da sertleşti. Bu, uzun vadede bakıldığında en önemli olan nokta değil. Zira insanların hayatlarını kaybetmesinin yanı sıra Gazze'deki çaresizlik olayı daha da üzücü hale getiriyor. Bunun tek sorumlusunun İsrail olduğunu söylemek ise haksızlık olur. Ancak diğer yandan İsrail'in uyguladığı abluka politikası birçok açıdan başarısızlığa uğradı. Hamas'ın pozisyonu bu şekilde hissediler oranda zayıflatılamadığı gibi, sivil halk da içler acısı bir ortama mahkum edildi…”

Alman gazetesi Tagesspiegel'de de ilgili şu yorumu okuyoruz:

“Gazze Şeridi’nin sınır ve kara sularında ancak abluka kaldırıldığı takdirde rahatlama olabilir. Uluslararası toplum, İsrail’in düzenlediği operasyona yönelik sert protestolar ve Hamas’la müttefiklerine giden hafif uyarılar karşısında pek bir şey yapamadı. Ancak artık harekete geçmek zorunda. Yeni bir seçim daha olursa, Hamas diktatörlüğünün yayılmasının engellenmesi gerekiyor. Eğer Gazze Şeridi’nde huzur tesis edilebilirse, bağımsız bir Filistin devletinin kurulma şansı da yükselecektir. Aksi halde İsrail, silah kaçakçılığını önleme gerekçesiyle meşru müdafaa hakkını sahip olmaya devam edecektir.”

© Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: Hülya Köylü

Editör: Ahmet Günaltay