1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

09.02.2006 - Alman basınından özetler...

Derleyen: Beklan Kulaksızoğlu9 Şubat 2006
https://p.dw.com/p/AbnW

Hazreti Muhammed karikatürlerine yönelik tepkilerle ilgili yorumlar Alman basınında geniş yer almaya devam ediyor.

Stuttgarter Zeitung, Avrupa ve özellikle Almanya’nın karikatür krizine şimdiye kadar soğukkanlı bir şekilde yaklaştığını, tek çözümün diyalogdan geçtiğini vurguluyor:

“Şiddetin kınanmasında, Müslümanlar’in dini duygularının incitilmesi konusundaki tepkide ve basın özgürlüğünün savunulmasında Avrupa uzlaşı içinde hareket etti. Almanya’daki Müslüman dernekleri de bu saflara katıldı ve karikatürlere öfke duymasına rağmen itidal çağrısında bulundu. Şu an gerekli olan, kılıçların indirilmesi, gerilimin yatıştırılmasıdır. Birkaç İslamcı fanatik dışında kültürlerarası çatışmadan kim yarar bekleyebilir ki? Kim dünyayı bir kaos içine sürükleme riskini alacak kadar çıldırmış olabilir? Batı ve Doğu arasında eleştirel de olsa bir diyalog sürdürmekten başka seçenek yok.”

Financial Times Deutschland gazetesi ise Danimarka’ya karşı ilan edilen ticari boykotları ele alıyor:

“Olayın hukuki boyutu çok açık: Danimarka’ya yönelik bir ticari boykot, tüm AB’ye yönelik sayılır Danimarkalılar ticari politikalarla ilgili yetkilerini büyük ölçüde AB’ye devretti. İran’ın Danimarka ile tüm ticari ilişkileri kestiğini açıklaması ise sadece ticaret politikalarını ilgilendiren bir konu değil. İran’ın nükleer programıyla ilgili yeniden atağa geçmek için ilişkilerde gerilimi tırmandırmak istediği zaten apaçık belliydi.“

Berliner Kurier gazetesi de yorumunda İran’ın tutumunu eleştiriyor:

“İranlı politikacılar eski deyişe göre davranıyor: ‘Dişe diş, kana kan.’ Muhammed karikatürlerinin yayınlanması tabii ki tartışılır. Ama İran, Yahudi soykırımı ile ilgili karikatürler yayımlayarak misillemede bulunmak istiyor. Almanya Başbakanı Angela Merkel’in, İran’ın atom bombası programına yönelik eleştirilerine nefretle tepki veriyor, Merkel’i Hitler ile karşılaştırıyorlar. Ama burada tepkiler aynı şekilde verilmiyor. Kimse gidip İran Büyükelçiliği’ne saldırmıyor. Nefret spirali durduruluyor. Mücadele kör şiddet yerine çarpıcı tezler yoluyla verilmelidir. Konu Allah da olsa.”

Berlin’de yayımlanan Tageszeitung, Hıristiyan Sosyal Birlik partili Bavyera Eyaleti İçişleri Bakanı Günter Beckstein’ın tartışmalı ifadelerini ele alıyor. Beckstein, Almanya’da yaşayan Müslümanlar’ın azımsanamayacak bir bölümünün Alman Anayasası’nın Kur’an ile bağdaşmadığını düşündüğünü iddia ederek, bu kişilerin ülkelerine gönderilmeleri gerektiğini söylemişti. Tageszeitung’un yorumu şöyle:

“Beckstein’ın ortaya attığı, Kuran Alman Anayasası ile bağdaşıyor mu şeklindeki soru tuhaf. Bağdaşmıyorsa ne olacak yani? Hem Hristiyanlık’taki durum nasıl ki? Anayasaya uygun olan modern aile hukuku ya da bankacılık yasası on emirle uyuşuyor mu? Eğer uyuşmuyorsa Anayasa mı değiştirilmeli, yoksa on emiri mi değiştireceğiz? Anayasa bir din değildir. Anayasa’ya uyulmak zorundadır, ama ona inanmak zorunlu değildir. İslam dünyasında Batı’ya karşı her tür protestoya sevinen bir sürü hükümet var. Ortak bir düşman resmi, toplumda birlik yaratır, içeride istikrar getirir, sisteme eleştirel bakanları sınırlandırmaya yardımcı olur. İslam dünyası dışında da bu mekanizmayı bilip takdir eden siyasetçiler olduğu apaçık ortada. Maalesef!”