10.10.2006 - Alman basınından özetler...

Alman basınında bugün, Kuzey Kore’nin gerçekleştirdiği nükleer denemeye Almanya’daki tepkileri, Güney Koreli Ban Ki Moon’un BM Genel Sekreterliği’ne aday gösterilmesi ve Almanya’da bir çocuk yuvasında Almanca dışında bir dil konuşulmasının yasaklanması konuları dikkat çekiyor.

Uluslararası topluluğun tüm uyarılarına rağmen Kuzey Kore’de ilk atom bombası denemesinin gerçekleştirilmesi hayal kırıklığı ve endişe yarattı. Financial Times Deutschland, Kuzey Kore’deki patlamayı şöyle yorumluyor:

“Pyöngyang, nükleer silah üretip, patlatabileceğini kanıtladı. Bununla da, tam da bu olumsuz gelişmeyi engellemesi gereken diplomasi başarısız oldu.“

Bulvar gazetesi Bild, “Dünya bir gecede daha tehlikeli oldu!” diyor ve şunları ekliyor:

“Pyöngyang’daki çılgına haddinin bildirilmesi lazım – derhal ve tüm şiddetiyle. Uluslararası topluluğun da Kuzey Kore’deki son gelişmelerden ders alması ve buna uygun davranması lazım. Tahran’daki diğer çılgın, soykırım inkarcısı ve İsrail düşmanı Ahmedinejad asla bu ölümcül bombaya sahip olmamalı!”

Tagesspiegel gazetesi de Kuzey Kore’yle İran arasındaki benzerliğe dikkat çekiyor:

“Tahran’daki mollaların etkilenmesini ve Atom Silahlarını Kısıtlama Anlaşması’nın tamamen parçalanmasının önlenmesini, ancak Pyöngyang’a yönelik yaptırımların muazzam artırılması sağlar.”

Berliner Zeitung da şimdi büyük nükleer güçlere görev düştüğüne işaret ediyor:

“Kuzey Kore’nin yanısıra şu anda üç yeni nükleer güç var: Hindistan, Pakistan ve birçok gözlemcinin kanısına göre İsrail. Eğilim ortada. Eğer Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Anlaşması’nın bir şansı daha varsa, o da, eski nükleer güçlerin dramatik boyutlarda silahsızlanmasında yatıyor. Fakat eski nükleer güçlerin böyle davranma olasılığı sıfıra yakın. Silahsızlanma bir yana, nükleer silahlarının askeri stratejilerindeki yerini daha da artırdılar. Ama herşeyden önce de Irak’a girerek ABD nükleer silahların yararı konusunda uluslararası planda dikkatle izlenen bir ders verdi. Çünkü Bağdat’ın nükleer füzeleri olsaydı, saldırı olmazdı.”

Süddeutsche Zeitung ise bugünkü sayısında başka bir Korelinin, Güney Koreli Ban Ki Moon’un BM Genel Sekreteri seçilmesini ele alıyor:

“Ban Ki Moon deneyimli bir arabulucu ve düzenli bir idareci olabilir. Ama ancak bunun ötesinde siyasi bağımsızlık ve ahlaki otorite sağlayabilirse büyük bir Genel Sekreter olur. Eksik karizması ve Asya diplomasisinde değer verilen alttan alışı ona karşı argümanlar. Hantal Birleşmiş Milletler’e daha fazla güç kazandırmakta ve onun hedeflerine dünya çapında saygı gösterilmesini sağlamakta zorlanabilir. Fakat Ban’a da Annan gibi bir fırsat verilmelidir.”

Tageszeitung gazetesi bugün Almanya’nın Dietzenbach kasabasındaki bir çocuk yuvasında Almanca dışında dillerin konuşulmasının yasaklanmasını eleştiriyor:

“Bu biraz eski Doğu Almanya ya da Türkiye’deki gelenekleri, hatta Kuzey Kore’yi akıllara getirebilir. Ama bu talihsiz “yurtseverlik” ve “yönlendirici kültür” tartışmalarının hangi yanlış yollara sürükleyebileceğinin sadece bir örneği. Küçük yaşta dil öğrenmeye teşvik etmeye ilke olarak denecek birşey yok. Dietzenbach gibi birço göçmenin yaşadığı kasabalarda buna acilen ihityaç da var. Ama Alman diline hakim olmak da, kendini Alman devletiyle özdeşleştirmek gibi emirle olacak şey değil.”