12.07.2010 - Alman basınından özetler

Hannoversche Allgemeine Zeitung gazetesi 2010 Dünya Futbol Şampiyonası’nın bilançosunu çıkarttığı yorumunda bu dev spor organizasyonunun Güney Afrika için iyi bir işlev gördüğünü belirtiyor:

“Birçok Güney Afrikalı, şampiyonanın en büyük külfetini çekerken, Uluslararası Futbol Federasyonları Birliği FİFA’nın bavullar dolusu para ile Güney Afrika'dan ayrılmasına belki öfkelenecektir. Ne var ki Güney Afrikalı politikacılar, yapılan büyük masraflara karşılık, ülkenin altyapısının düzeltilmesinin ve iyi bir imaj kazanmasının Güney Afrika’ya uzun vadede daha fazla getirisi olacağı görüşündeler. Gerçekten de ülkedeki yoksulluk ve eşitsizlik göz önünde bulundurulduğunda, böyle bir futbol şöleni için milyarların harcanması eleştirilebilir. Ancak bir ülkenin durumunu sadece rakamlarla ya da içinde bulunduğu atmosfer ile ölçmek birbirinden çok farklı şeyler. Bu anlamda şüphesiz ki Dünya Şampiyonası, farklı ırkların oluşturduğu Güney Afrika için iyi bir işlev görmüştür.”

Süddeutsche Zeitung da Güney Afrika’da sona eren Dünya Futbol Şampiyonası’na ilişkin uzun yorumuna şöyle bir başlık atmış: “Güney Afrika kazandı”… . Yorumda özetle şu görüşlere yer veriliyor:

“Kara kıtadan alışık olduğumuz kaos ve facia görüntülerinin ötesinde başka bir Afrika kıtası olduğu görüldü. Eğer tüm dünya kamuoyu da bunu böyle gördüyse, o zaman Dünya Futbol Şampiyonası gerçekten de halkların birbirini anlamasına yönelik çok önemli bir işlev görmüştür. Güney Afrika bu Şampiyona’da nelerin üstesinden gelebileceğini kanıtlamıştır. Şimdi toplum içindeki bu canlanmanın şampiyona sonrasında da devam ettirilmesi gerekir. Güney Afrikalılar genç demokrasilerini bu hedefe ne ölçüde ulaşılacağına bakarak değerlendirecekler. Eğer durumlarının düzelmediğini görürlerse, Dünya Şampiyonası’nı unutmaları uzan sürmez."

Braunschweiger Zeitung ise şampiyonanın sona ermesi kapsamında Almanya’da üzerinde çok konuşulan yeni formasyondaki Alman Milli Takımı’nı yorum konusu yapmış. Futbol ülkesi Almanya’nın bu şampiyonada “yeniden altın bir nesile kavuştuğunu” belirten gazete yorumuna şu satırlarla devam ediyor:

“Yeni takımda Avrupa 21 Yaş Altı Futbol Şampiyonası’nı da kazanmış olan 10’un üzerinde yetenekli genç futbolcu var ve bunlar önümüzdeki yıllarda daha da gelişecekler. Almanya 2012 Avrupa Şampiyonası’na hazır. 33 milyon kişi televizyondan önünde Almanya’nın yarı final maçını izledi. Milyonlarca insan kalabalık meydanları doldurdu. Ancak, 2006 yılında Almanya’da düzenlenen Dünya Şampiyonası’nda olduğu gibi Almanya kendisinin ve yeniden uyanan yurtseverlik duygularının değil, bu defa Özil’in paslarının, Müller’in soğukkanlılığının, Schweinsteiger’in toparlayıcılığının ve Klose’nin gollerinin zevkine vardı. Teşekkürler gençler!”

Volksstimme adlı gazete ise yorumunda, çok etnili bu yeni ve başarılı Alman Milli Takımı’nı biçimlendiren isim olan, takımın teknik direktörü Joachim Löw’’ün sadece parlak perspektifler sunmakla kalmadığını, ofansif futbol stili ile tüm dünyayı etkilediğini ve futboldaki “made in germany” imajını yeniden canlandırdığını vurguluyor:

“Löw’ün bu başarısı neredeyse Almanya’nın dördüncü kez dünya şampiyonu olmasına bedeldir. Bu çerçevede Löw’ün sözleşmesini uzatması isabetli olur. Zira tüm argümanlar lehinde. Löw, yaptığı işin meyvelerini Polonya ve Ukrayna’da 2012 yılında düzenlenecek Avrupa Şampiyonası’nda ya da en geç Brezilya’da yapılacak 2014 Dünya Şampiyonası’nda toplayacaktır.”

© Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: Çelik Akpınar

Editör: Ahmet Günaltay