1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

12.10.2005 - Avrupa basınından özetler...

Derleyen: Nihat Halıcı12 Ekim 2005
https://p.dw.com/p/Abot

Alman ve diğer Avrupa basınında bugün, Almanya’da yeni hükümet kuruluşu ve Güney Asya’daki deprem ile ilgili haber ve yorumlar öne çıkıyor.

Almanya’da hükümet kuruluşu tartışmalarında siyasi ilkeleri belirleme yetkisi konusu ön plana çıktı. Hıristiyan Sosyal Birlik Partisi lideri ve Bavyera Başbakanı Edmund Stoiber, müstakbel başbakan Angela Merkel’in siyasi ilkeleri belirleme yetkisini tartışmaya açtı. Muhafazakar Stoiber’in yaklaşımına koalisyon ortağı, Sosyal Demokrat Parti Genel Başkanı Franz Müntefering de destek verdi. Avusturya’da yayımlanan Der Standard, siyasi ilkeleri belirleme yetkisi tartışmasını özetle şöyle değerlendiriyor:

“Stoiber, Angela Merkel’in siyasi ilkeleri belirleme yetkisi konusunu gündeme getirerek Schröder’i başbakanlık makamından çıkarıp koltuğa oturmakla işin bitmediğini gösteriyor. Stoiber’e göre önemli konulara koalisyon masasında karar verilecek. Neden koalisyon masası? Çünkü Bavyeralı siyasetçi Stoiber de tesadüfen o masada olacak ve yanlış bir adım atılmaması için dikkat edecek. Bir siyasetçi ancak bu kadar aşağılanabilirdi doğrusu. Görünen o ki, Angela Merkel Başbakanlık koltuğuna oturmak için harcamış olduğu eforun daha fazlasını bu koltukta oturmaya devam edebilmek için harcamak zorunda kalacak.“

Merkel’in siyasi ilkeleri belirleme yetkisine dair tartışma, Lüksemburg’da yayımlanan Luxemburger Wort gazetesinin yorum sütunlarında da yer buluyor:

“Merkel’in iktidarı paylaşacağı Sosyal Demokrat Parti’nin pek uyumlu bir koalisyon ortağı olmayacağı, sıkıntılı hükümet kuruluşu sürecinden üç aşağı beş yukarı belli oluyor. Ancak Sosyal Demokratlar’ın yanı sıra Hıristiyan Birlik saflarından da Merkel’in başını hayli ağrıtacak politikacılar çıkacak. Hıristiyan Sosyal Birlik lideri Edmund Stoiber, Merkel’in siyasi ilkeleri belirleme yetkisini dolaylı yollardan da olsa tartışmaya açarak bu alanda ilk adımı atmıştır. Demek ki, Alman siyaset dünyası bir kadını en üst düzey siyasi otorite olarak kabullenecek derecede olgunlaşmamış. Sosyal Demokratlar her alanda sürekli eşit muamele görmek istediğini söylerken, Merkel’in muhafazakar ortakları baskın bir kadın siyasetçiye izin verilmeyeceğini ilan ediyor. Açıkça telaffuz edilmekten kaçınılsa da Alman tarihinin ilk kadın başbakanı kirli olduğu kadar dar ufuklu bir siyasi ittifak ile icra etmeye çalışacak.“

İtalyan Corriere della Sera, Merkel ile ilgili tartışmayı özetle şöyle yorumluyor:

“Bavyera Eyaleti’nin uzun süreli başbakanlarından Franz Josef Strauss’un unutulmaz bir sözü vardı. Strauss, sık sık ‚benim altımda kim şansölye olmuş umurumda değil’ der, Bavyera Başbakanı’nın Almanya Başbakanı’ndan daha önemli bir konumu olduğunu böylece vurgulamış olurdu. Halefi Stoiber, Merkel olayında Strauss’un izinden gittiğini bir kez daha vurgulama gereği duyuyor. Başbakan olarak Angela Merkel ismi üzerinde uzlaşılmasının üzerinden henüz 24 saat geçmeden dahili ve harici mobbinge start verildi. Asıl koalisyon pazarlıkları henüz başlamamışken müstakbel başbakanın ne kadar yetkiyle donatılacağı konuşuluyor.“

Süddeutsche Zeitung gazetesi, Beirlin’de hazırlığı yürütülen büyük koalisyonun başarı şansını yorumluyor:

„Kuşkusuz büyük koalisyon kendi kendini frenleyecek öngörüsünde bulunanlar yanılıyor. Ancak bu iktidar, Hristiyan Birlik Partilerinin seçim kampanyasında sürekli vurguladığı gibi radikal değişikliklerin mimarı da olmayacak. Vergi ve maliye politikalarında yeniden yapılanma, mevcut kamu harcamaları dengesi ve maliye bakanlığı koltuğuna bir sosyal demokratın oturduğu göz önünde tutulacak olursa zor görünüyor. Yine sağlık sistemi reformu da bir başka bahara kalacak gibi görünüyor.“

Avusturya’da yayımlanan Salzburger Nachrichten gazetesi, yorum sayfalarında İtalya’daki Seçim Yasası’nda değişiklik yapılmasına dair Silvio Berlusconi başkanlığındaki hükümetin planlarına yer vermiş. Anayasa Mahkemesi ve Cumhurbaşkanlığının tasarının yasalaşmasını önlemesinin beklendiğine değinen gazete, İtalyan demokrasisinin yeni bir sınavdan geçtiğini yazıyor.

Basın turumuzun son durağı Pakistan. Süddeutsche Zeitung gazetesi, „Facia içinde facia“ başlığıyla duyurduğu haberde, depremin Pakistan’da binden fazla hastanenin yıkılmasına neden olduğunu yazıyor. Dünya Sağlık Örgütü’nün verilerini aktaran gazete, çok sayıda sağlık görevlisinin olayda hayatını kaybetmiş olmasının tedavi şartlarını imkansız kıldığını aktarıyor.