13.08.2010 - Alman basınından özetler

Pakistan’da sel felaketinin yaraları sarılmaya çalışılıyor. BM, tarihinin en büyük bağış kampanyasıyla sellerden etkilenen yaklaşık 14 milyon kişiye yardım eli uzatmaya hazırlanıyor. Üye ülkelere 460 milyon dolarlık acil bağış çağrısı yapan BM, bu miktarın sadece acil yardıma muhtaç durumdaki 6 milyon insanın ‘temel’ ihtiyaçlarını karşılayacağına dikkat çekti. Bremen merkezli Weser Kurier gazetesi, Pakistan’a yönelik yardımlarla ilgili şu değerlendirmeyi yapıyor:

“Batı’nın yardımı olmadan durumun düzeleceği yok. Bir de Pakistan’ın Müslüman kardeş ülkelerinin elini cebine atması şart. Suudi Arabistan, Libya ya da Birleşik Arap Emirlikleri'nin helikopterleri, yardım ekipleri, içme suyu arıtma tesisleri ya da maddi kaynakları nerede? Oysa bu ülkelerdeki muhteşem devasa yapıların inşaatlarında ya da hizmet sektöründe birçok Pakistanlı çok ucuza çalışıyor.”

Braunschweiger Zeitung’un aynı konudaki yorumuysa şöyle:

“Taliban ve ülkedeki diğer aşırı İslamcı guruplar, sel felaketini kendi çıkarı doğrultusunda kullanıyor. Öyle ki, halkı Batı’nın yardımlarına karşı kışkırtırken, fakirlere de kısıtlı miktarda yardım yapıyorlar. Belirli ideolojilerin peşinde olanlar, siyasi amaçlar için ağır darbe ve felaketlerden eskiden beri istifade edilebileceğini biliyorlar.”

Berlin’de yayımlanan ulusal gazetelerden Tageszeitung ise bugünkü yorum sütunlarına Almanya’nın Filistin’e yönelik maddi desteğini taşımış:

“Yardımın sadece İsrail işgalinden kaynaklanan mağduriyeti bir nebze olsun ortadan kaldırmakla sınırlı kalmayıp, Almanya’nın iki devletli çözüm için de siyasi ağırlığını koyması isteniyor. Bunun için yeni Yahudi yerleşim birimleri inşaatlarının durdurulmasına dair “kuru” çağrılar yeterli değil. Örneğin Batı Şeria’daki yeni Yahudi yerleşim yerlerinin boşaltılmasını istemek, daha makul bir çağrı olabilir. Bu yöndeki taleplerin en sonuncusu Hür Demokrat Partili eski dışişleri bakanı Hans-Dietrich Genscher döneminde dile getirilmişti ve buna da kafa yormak şart. Görünen o ki, Genscher'den sonra Alman dış politikası İsrail'in yerleşim politikalarını kabullenmiş durumda.”

Neues Deutschland gazetesi ise Obama yönetiminin Guantanamo'nun kapatılması için şimdiye kadar sarf ettiği çabaları ve bir dönem El Kaide lideri Usame bin Ladin'in aşçılığını yapmış Guantanamo esiri Sudanlı İbrahim el Kusi’nin üsteki askerî yargılama sonucu 14 yıl hapis cezasına çarptırılmasını mercek altına alıyor:

“Uluslararası alanda yoğun eleştirilerin hedefi olan esir kampı hâlâ kapatılmış değil. Bush döneminde hayata geçirilen ve bolca eleştirilen askerî yargılamalarla el Kusi hakkındaki gizli anlaşmalar, şeffaf bir yapıya kavuşturulacağı garanti edilen bu özel mahkemelerde durumun hiç de öyle olmadığını gösteriyor. İnsanlar 'Barack Obama’ya ne oldu?' diye kendine sormadan edemiyor.”

© Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: Meltem Karagöz

Editör: Murat Çelikkafa