1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

15.03.2006 - Alman basınından özetler...

Derleyen: Seda Sezer15 Mart 2006
https://p.dw.com/p/Abn8

Bugün Alman basınından sizler için Alman Ordusu’nun 2005 raporu ve Almanya’da azalan doğum oranı ile ilgili yorumları seçtik.

Federal Meclis’in ordudan sorumlu temsilcisi Sosyal Demokrat Parti milletvekili Reinhold Robbe, Alman Ordusu’nun 2005 raporunu açıkladı. Berlin’de yayımlanan Tageszeitung gazetesi yorumunda, yurtdışında öldürülen Alman askerlerine anıt yapılması önerisini eleştiriyor:

“Sosyal Demokrat Partili ordudan sorumlu temsilci yurtdışı görevinde öldürülen Alman Ordusu askerlerine anıt yapılması fikrini savunuyor. Sembolik olacakmış, zaten yanlış olan da bu. Devletin yaptığı bir anıt her zaman siyasi bir anlam taşır. Yurt dışı görevinde ölen askerler için böyle bir anıt dikildiğinde bu, Alman ordusunun barışı sağlayan bir ordu olduğu mesajını verir. Barış ordusu mu? Yugoslavya’nın NATO birliklerinin düzenlediği saldırı devletler arası hukuka aykırıydı. Afganistan’daki elit Alman askerlerinin faaliyetlerinin hakkındaysa kamuoyu hiçbirşey bilmiyor. Askerleri suçlayacak bir durum yok. Ancak dış siyasetin askerileştirilmesi, bir anıtı hak etmiyor.”

Potsdam’da yayınlanan Maerkische Allgemeine Zeitung gazetesi ise aynı konudaki yorumunda şu satırlara yer veriyor:

“Sosyal Demokrat Parti milletvekili Reinhold Robbe’nin ordudan sorumlu temsilcisi olarak, söz ve davranış arasındaki farklılıkları eleştirmesi biraz tuhaf. Ordu hakkında artık bir ritüel haline gelmiş övgü dolu konuşmaların yerini üniformalılarla alay edilmesi alıyor. Birçok asker hekimin yurt dışı görevinde olması nedeniyle ülke içindeki garnizonlarda sağlık kontrollerinin gereği gibi yapılamaması mazur görülemez. 2006 yılında Doğu Alman bir askerin, aynı işi yapan Batı Almanyalı bir askere göre daha az maaş alması da anlaşılır birşey değil.”

Almanya’da doğum oranları 1945’ten bu yana en düşük seviyesine düştü. Münih’te yayınlanan Süddeutsche Zeitung gazetesi yorumunda, Federal İstatistik Dairesi verilerini ele almış:

“Refah ve gelecek korkusu birbirine bağlıdır. Ekonomik kalkınma alanında Almanya Avrupa çapında en son sıralarda geliyor. Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı Almanya’da giderek düşen doğum oranları nedeniyle büyüme oranının 20 yıl içinde sıfıra düşeceği tahmininde bulundu. Bir ülkede yeterince çocuk doğmuyorsa, bu çocuklar büyüyüp ekonominin ihtiyaç duyduğu gerekli işgücü arzını sağlayamaz. Bu çok banal bir hesaplama yöntemi, ancak sonucu oldukça rahatsız edici. Şu an çocuk sahibi olmayarak refahını düşünen Almanlar, refahın var olmadığı bir geleceğe neden olacak.”

Avrupa genelinde doğum oranlarının en düşük olduğu ülke olan Almanya’nın durumu Neue Ruhr/Neue Nachrichten gazetesinin yorum sütunlarına da yansıyor:

“Diğer ülkeler, aileler için yaşamı çok daha kolay hale getiriyor. Bu sadece çocuk parası ile de ilgili değil. Tüm gün çalışan veya iş yerlerinde açılan kreşlerle, çalışan ebeveynlerin üretim hayatına katılması sağlanıyor. Bu sadece kaynakla alakalı bir durum da değil. Çocukların zenginleştirici bir faktör olduğu toplumsal bilinci de bunda rol oynuyor. Geleneksel anlayışın tam tersine, uzun zamandır çocuk sahibi olmak herşeyden feragat etmekle aynı kefeye konuluyor. Sadece devletin emretmesiyle çocuk sahibi olunmaz. Bu egoist toplum çocuksuz kaldıkça fakirleşip, tükendiğinin farkına varmadığı müddetçe, bırakın şikayet etmeye devam etsinler.”