TÜR 1508 Presseschau 1

Almanya'da haftasonunda Berlin Duvarı'nın inşasının 50. yıldönümü anıldı. Frankfurter Allgemeine Zeitung, Berlin Duvarı inşa edildiğinde altı üyeye sahip olan Avrupa Topluluğu'nun 50 yıllık süre içinde 27 üyeli, 500 milyon nüfuslu bir Birliğe dönüşmesini ele alıyor:

“Avrupa Birliği'ne günümüzde 27 ülke üye ve birliğin 500 milyon vatandaşı var. Üstelik büyüme süreci henüz sona ermiş değil. Hırvatistan yakında üye olacak, başka ülkeler de Avrupa'ya ait olmaya hazırlanıyor. Birleşik, özgür ve barışcı bir Avrupa yaratılması hedefi, henüz gerçekleştirilemedi. Ancak buna çok yaklaşıldı. Bu, büyük bir başarı ve çağdaş düşününenlerin birçoğu, bunu büyük bir şans olarak görüyor. Ancak Berlin'de duvarın örülmesinin üzerinden 50 yıl geçtikten sonra hiç kimse Avrupalılar'ın kurduğu Birlik'te her şeyin yolunda gittiğini söyleyemez. Avrupa'da bütün toplumlarda köklü bir değişim yaşanıyor. Avrupa Birliği'ndeki borçlanma ve Euro krizi, kurum ve organizasyonlardaki eksik noktaları ortaya çıkardı. Euro Bölgesi ülkelerinin ekonomileri arasındaki farklar giderek büyüyor. Son bir buçuk yıldır izlenen kriz yönetiminde etkili olan aktörler imzalanan anlaşma ve sözleşmelere sadık kalmadılar. Peki hangi yol, hangi düşünce nihayet krizden çıkılmasını sağlar? Daha fazla uyum ve bağlayıcı kararlar mı, yoksa ülkelerin kendi kendilerini disipline etmeleri ve daha fazla sorumluluk almaları mı? Avrupalılar nasıl bir karar verirlerse versinler, sahip oldukları özgürlüğün ne kadar büyük bir değer olduğunun bilincinde olmalılar. Bu, birçoklarına armağan edildi, bazı ülkelerse büyük tehlike ve riskler altında mücadele ederek bunu kazandılar. Almanlara duvarın inşasının yıldönümünde yeniden, Avrupa'da, Avrupa konusunda nasıl büyük bir sorumluluk taşıdıkları hatırlatıldı.”

Bugünkü gazetelerin yer verdiği bir başka konu ise Almanya Başbakanı Angela Merkel'le Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy'nin yarın yapacakları, borç krizini de görüşecekleri zirve. Badische Zeitung konuyu şöyle değerlendiriyor:

"Euro Bölgesi vatandaşlarına Euro tahvillerini çekici hale getirmeye çalışanlar var, ancak bu önerinin yarar sağlayacağı şüpheli. Söz konusu tahviller krizin nedenlerini ortadan kaldırmayacak. Bazısı daha az, bazısı biraz daha fazla da olsa tüm Batılı devletler geçmişte borçlarına borç kattılar. Mali kriz de borçların büyümesini tetikledi. Sonuçta iktisadi kalkınmaya duyulan güven sarsıldı. Böyle bir durumda uygulanması gereken en iyi tedavi, inandırıcı ve güvenilir bir tasarruf politikası uygulamak, başka çıkar yolu olmayan devletlerin borçlarını da silmektir."

Bugünkü gazetelerde geniş yer bulan bir başka konu ise Schleswig Holstein Eyaleti'ndeki seçimlere dokuz ay kala, Hrıstiyan Demokrat Birlik Partisi'nin Başbakan adayı ve Eyalet Teşkilatı Başkanı Christian von Boetticher'in adının skandala karışması. 16 yaşında bir genç kızla ilişkisi ortaya çıkan von Boetticher, teşkilat başkanlığı görevinden istifa etti. Nordwest-Zeitung konuyu şöyle yorumluyor:

"Hrıstiyan Demokrat Birlik partisinin 2012 Mayıs'ında yapılacak eyalet seçimlerine kadar, çoğunluğu elde etme şansı olan yeni bir aday çıkaracağı şüpheli. Yaşananlar, federal siyasettekinin aksine Hrıstiyan Demokratlar'ın yanında yer alarak, güçlü lider kadrosu sayesinde iktidar süresini uzatma hayalleri kuran Hür Demokratlara da büyük darbe vurdu. Siyasi rakiplerinin istemeden gelişmesine yardımcı oldukları partinin en güçlü adayına yönelik bu çamur atma yarışının kaymağını Sosyal Demokratlar yiyebilir mi, orası da meçhul. Kiel Belediye Başkanı Torsten Abig, Sosyal Demokrat Partili eski Maliye Bakanı Peer Steinbrück'ün tavsiyesi ile başbakan adayı olsa da, seçmen onu yeterince tanımıyor.

© Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: Hülya Topcu / Başak Özay

Editör: Ahmet Günaltay