1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

15.10.2004 - Avrupa basınından özetler...

Derleyen: Çelik Akpınar15 Ekim 2004
https://p.dw.com/p/Abt1

Almanya’da özellikle iki konu, yorum ve haber başlıklarıyla bugünkü gazetelerde ön plana çıkıyor. Bunlar, Opel otomobil işletmelerinde kitlesel işten çıkartma planları ve ana muhalefet Hristiyan Demokrat Birlik Partisi Genel Başkanı Angela Merkel’ın, Türkiye’nin AB üyeliğine karşı başlatılmak istenen imza kampanyasından vazgeçmesi. Fransa Parlamentosu’nda Türkiye oturumu da Fransız basınına yansıyan konulardan.

Süddeutsche Zeitung

gazetesi, Bild gazetesine dayarak yayımladığı haberde, Merkel’in dün akşam partisinin eyalet başbakanlarıyla görüşmesi ertesinde, kampanyayı durdurma kararı aldığını belirtiyor. Gazete, kararın gerekçesini açıklayan Merkel’in şu sözlerine yer veriyor:

”Konuya ilişkin olarak çok sayıda tepki ve mektup aldım. Bu tepkilerde, Türkiye’nin AB üyeliğine karşı başlatılacak bir imza kampanyasının başka yönlere çekilme tehlikesinin bulunduğu konusunda endişeler dile getirilmişti. Bu endişeleri çok ciddiye alıyorum. Konunun kötü emellere alet edilmesi olasılığını ortadan kaldırmak zorundayız. Bu nedenle konu benim için kapanmıştır.”

Bild

gazetesinin haberinde de Hristiyan Birlik partilerinin Türkiye’nin AB üyeliğine karşı imza kampanyasını halk oylamasına götürmek istemelerini tartışmaya açmalarından sonra, Merkel’in birdenbire bu konuda kamuoyu ve partisi içinde görüşleri öğrenmeye yöneldiği yer alıyor. Merkel’in partisi içinden yükselen seslere kayıtsız kalamadığını belirten gazete, Almanya’nın en büyük eyaletlerinden olan Kuzey Ren Vestfalya Eyaleti parti yönetimi ile Aşağı Saksonya Eyaleti Parti Başkanı Christian Wulff’un ”Böyle bir kampanya gerekli değil” biçiminde tepki gösterdiklerini anımsatıyor. Brandensburg, Schlaeswig Holstein gibi çok sayıda eyalet parti birimlerinin de Türkiye’nin AB üyeliği karşıtı kampanyaya karşı çıktığı bildiriliyor. Bild gazetesi, Almanya’nın dünya çapanda ünlü, Nobel Edebiyat ödüllü yazarı Günter Grass’ın da kampanyaya karşı çıktığına değinerek, yazarın ”Hristiyan Demokrat Birlik, aşırı sağcı Nasyonal Demokratik Parti’nin kışkırtıcı ve demagojik argümanlarını üstleniyor ve bu kulvarda koşuyor. Ben bunu eleştiriyorum” sözlerine yer veriyor.

Spiegel-Online

’ın haberinde de imza kampanyasının, Hristiyan Birlik partilerinin son haftalardaki en tartışma götürür aksiyonlarından biri olduğuna dikkat çekiyor ve sonuçta partinin protesto yağmuruna tutlduğunu haber veriyor. Türk kökenli Hristiyan Demokrat Birlik yandaşlarının, partiden kitlesel istifa tehdidinde bulunmaları, Liberaller‘in ise kampanya önerisine hayretle tepki verdikleri belirtiliyor. Türkiye’nin AB üyeliğine karşı imza kampanyası başlatma önerisinden sonra, düzenlenen anketlerde Hristiyan Birlik Partilerinin puan kayebettiği, hatta kısa bir süre önce istifasını sunan Hristiyan Demokrat Birlik Federal Meclis Grup Başkanvekili Friedrich Merz’in geri çekilmesinde de bu kampanyanın rol oyanamış olabileceği yorumları yapılıyor.

Fransa Parlamentosu’ndaki Türkiye oturumu da basın yansıyan konulardan biri. Alman Frankfurter Allgemeine Zeitung gazetesinin, Türkiye’nin AB üyeliğine Fransa’da direnişin gittikçe arttığı yönündeki yorum şöyle devam ediyor:

”Fransa Ulusal Meclisi, Cumuhurbaşkanı Jacques Chirac‘ın tahmin ettiği, ama kabullenmekte zorlandığı bir gerçeği yeniden gözler önüne serdi: 2002 yılında seçilen milletvekillerinin çoğunluğu, Avrupa Birliği‘ni, Türkiye’ye doğru gernişleme planlarına kurban etmek istemiyorlar. Gerçi Cumhurbaşkanı olarak Chirac’ın parlamento aritmetiğine aldırış etmeden karar alma yetkisi var. Ancak bu, siyasi cesaret isteyen bir adım gerektirir. Kaldı ki Chirac, bu konuda halk oylaması yapılamasından yana da tavır koydu. O nedenle, Chirac’ın Aralık’taki AB Zirvesi’ne ‘Türkiye ile müzakere görüşmeleri ertelensin‘ ricasıyla gitmesi hiç şaşırtıcı olmaz.”

Fransız sol liberal Liberation gazetesi, dün yapılan meclis görüşmesi sonunda Türkiye’ye sadece ‘ortaklık‘ önerisi yapılamasının bir anlamı olmadığını, ortaklığın zaten 40 yıldan beri var olduğuna değinerek, dün boşuna görüşme yapıldığına işaret ediyor. Gazete, Fransa’nın Türkiye’nin üyeliği sonucu ruhunu kaybedeceği korkusuna kapıldığını belirterek, ”Hükümet üyelerinin, modern ve demokratik bir İslam‘ın var olduğu bir ülkenin Avrupa’ya dahil olmasından Avrupa’da herkesin çıkarı olacağını kafalara sokması gerekirdi” görüşünü savunuyor.

Almanya’da Opel otomobil işletmeleri sallanıyor. İşletmelerin ana merkezi konumundaki Amerikan General Motors holdinginin Avrupa çapında gelecek yıldan itibaren toplam 12.000 işyerinin kapatılacağını açıklaması Almanya’da da endişeyle karşılandı. Sadece Bochum kentinde Opel işletmelerinde 10.000 kişinin çalıştığı ve 4.000 çalışanın ilk aşamada işten çıkarılmasının gündeme gelebileceği belirtiliyor. Neredeyse tüm Alman gazetelerine yansıyan yorumlarda, çalışanların yine, yönetici kademelerindeki sürekli değişim ve başarısızlıkların ceremesini çekme durumunda olduklarını, Amerikan ana merkezinin Avrupa piyasasını yanlış değerlendirmesinin de son gelişmelerde etkili olduğunu belirtiyor. Gazeteler, Opel işletmelerinin stratejik sorunlara çözümler bulması gerektiğini, bu alanda reform sürecinin başlatılmasının gerekliği olduğunun altını çiziyorlar.