1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Avrupa basınından özetler

15 Kasım 2012

Avrupa basını Ortadoğu'daki gerginlik, Avrupa'da kemer sıkma politikalarına karşı yapılan protestolar ve Suriye'deki gelişmeleri ele alıyor.

https://p.dw.com/p/16jq8
Fotoğraf: picture-alliance/dpa/Fotoreport

İsrail ordusunun Gazze Şeridi'ne düzenlediği hava operasyonunda, İzzeddin El Kassam Tugayları'nın komutanı Ahmet El Caberi'nin öldürülmesi, basında geniş yer buluyor. Gazetelere göre bu saldırı, Ortadoğu'da şiddeti tırmandıracak. Neue Zürcher Zeitung, "İsrail hükümetinin irade eksikliği" başlıklı yorumunda şu görüşleri savunuyor:

"İsrail hükümetinde şimdiki durumu değiştirme ve Kudüs konusunda bir uzlaşma sağlanması gibi sancılı tavizler üzerine konuşulması konusunda, irade ve karar verme eksikliği söz konusu. Özellikle Kudüs bütün Müslüman âleminde duyguları şahlandırıyor ve köktendinci gruplar için önemli bir simge niteliği taşıyor. Ortadoğu'daki sorun, Amerikan-Arap ilişkilerini de kalıcı biçimde zehirledi. İsrail ile ilişkilerin normalleşmesi, soruna çare olabilir. En nihayetinde İsrail'de de iki devletli çözüm için sürenin dolduğuna inanan ve demokratik Yahudi devleti projesinin kurtarılması için iki devletin bir an önce hayata geçirilmesi konusunda acele edenler var."

Hollanda'dan De Telegraaf ise Filistin Özerk Yönetimi Başkanı Mahmud Abbas'ın Filistin devletinin tanınması için Birleşmiş Milletler'e yapacağı başvuruyu ele alıyor:

"Bu varolmayan ve ancak İsrail ile müzakereler yürütülmesi halinde varolabilecek bir devletin tanınması anlamına gelir. Buna rağmen Filistin lideri Mahmud Abbas başvuruyu, BM'nin 1947 yılında ülkenin Yahudi ve Arap devleti olarak bölünmesine karar verdiği tarih olan 29 Kasım'da yapmaya karar verdi. Abbas'ın hangi Filistinlileri yönettiği sorusu soruluyor. Her halükârda İsrail'e Gazze Şeridi'nden roket saldırılarında bulunan Hamas'ı yönetmiyor. Abbas saldırıyı kınamadı ve İsrail ile koşulsuz olarak müzakereler yürütülmesini de sistematik olarak reddediyor. Abbas'ın dürüst olduğu söylenen niyetinden şüphe ediliyor çünkü ancak İsrail'in güvenliğinin garanti edildiği bir anlaşma Filistin devletinin kurulmasını sağlayabilir."

İspanyol El Pais gazetesi ise bugünkü sayısında, radikal tasarruf önlemlerine giden İspanya ve Portekiz gibi ülkelerde dün yapılan genel grevleri ve protesto gösterilerini değerlendiriyor. Gazeteye göre protestolar, “eşi benzeri olmayan bir dayanışma hareketi.” Yorumda şu satırlar göze çarpıyor:

"İspanya'daki genel grev ve geniş çaptaki protesto gösterileri, halk arasında çok büyük bir memnuniyetsizliğin hâkim olduğunu gösteriyor. Avrupa'nın tamamında tasarruf politikaları protesto edildi. Avrupa'da sergilenen bu dayanışma hareketinin tarihte eşi benzeri yok. Bu dayanışma, bütçelerin sağlamlaştırılması için uygulanan politikayı hedef alıyor. Sendikalara göre Güney Avrupa'daki resesyon ve kitlesel işsizliğin asıl nedeni bu tasarruf önlemleri. Avrupa Birliği'ndeki kurumlar bu protestoları dikkate alarak, gerekli sonuçları, dersleri çıkarmak zorunda."

Fransız Le Figaro gazetesi ise başka bir konuya, Fransa'nın bir ittifak oluşturan Suriye muhalefetini resmi olarak tanıyan ilk Batılı ülke olmasına yer veriyor:

"Bizler sadece bu kez her şeyin yolunda gitmesini ve Suriye muhalefetinin yine içindeki kötü sese kulak vermemesini umut edebiliriz. Ayrıca Fransa'nın kendilerine tanıdığı meşruiyeti hak etmelerini... Aslında burada temel sorun, bizim değerlerimizle uyuşan, Beşar Esad rejimine alternatif olacak bir yapının belirlenmesi. Suriye'de bir iç savaştan yana olan Selefilerin ve diğer radikal Müslüman grupların sansasyonel ilerleyişine karşı koymayı başarabilecek bir yapı. Suriye'de bir pozitif itici gücün oluşabilmesi için, Fransa'yı, başka ülkelerin de takip etmesi gerekir."

© Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: Hülya Topçu

Editör: Ercan Coşkun