16.07.2010 - Alman basınından özetler

İki ülke arasında düzenli temas kurulması amacıyla oluşturulan “St.Petersburg Diyaloğu” çerçevesinde bakan, bürokrat ve işadamlarıyla Urallar'daki Yekaterinburg kentine giden Almanya Başbakanı Angela Merkel, Rusya Devlet Başkanı Dimitri Medvedev'le milyarlık anlaşmalara imza attı. Ortak projeler planlayan iki ülke, Rus ekonomisinin modernleşmesinde sıkı işbirliği yapacak. Berlin’de yayımlanan Tagesspiegel gazetesinin Rus-Alman ilişkilerini mercek altına aldığı yorumu şöyle:

“Devasa hammadde stokları sayesinde küresel finans krizinden etkilenmeyeceğini düşünen Rusya, bu rüyadan çabuk uyandı. ‘St. Petersburg Diyaloğu’ toplantılarından sadece anlaşma ve uyum mesajları çıktı. Bunun nedeni de anlaşmazlıklar yerine işbirliğinin daha yararlı olduğunun farkına varılmasıdır.”

Neue Osnabrücker Zeitung’un aynı konudaki yorumunda da şu satırları okuyoruz:

“Berlin ve Moskova işbirliğinin önemini fark etmiş olsalar gerek. En azından Gürcistan Savaşı’ndaki gerginlik ya da eski Devlet Başkanı Putin’in geçen yaz savurduğu milliyetçi tehditler sanki tarihe karışmış gibi. Ön planda sadece hayata geçirilebilecek konular var. Bu da ekonomik ilişkileri daha da derinleştirme ve uluslararası görevlerle gerektiğince hazırlanabilme olanağı sunuyor. Moskova artık hala bir süper güçmüş gibi, kafasının dikine gitmeyip, saldırgan politikalar gütmemeyi tercih ediyor.”

Alman Ekonomik Araştırmalar Enstitüsü’nün (DIW) yaptığı bir araştırma, yılardır Alman çalışma hayatında kadın yöneticilerin sayısında artış olmadığını ortaya koydu. Araştırmaya göre, şirketlerin büyük bölümünde kadın çalışan sayısı erkeklere göre daha fazla olmasına karşın, kadınlara üst düzey yönetici görevlerinde pek fazla rastlanmıyor. Enstitünün dün Berlin’de açıkladığı araştırma sonucuna göre, kadınların üst düzey görevlerdeki oranı 2006 yılından beri yaklaşık yüzde 27 ile yerinde sayıyor. Berliner Zeitung'un konuyla ilgili değerlendirmesi şöyle:

“Alman kadınlarının dezavantajlı olduğu yıllardır söylenir. Almanya'da kadınların maaşları erkek meslektaşlarından yüzde 23, üst düzey görevlerdeki temsil payı da yüzde 28 daha düşük. Ancak bu serzenişlerin başarılı adli davalara dönüştüğü de oldu. ABD’de İsviçreli ilaç üreticisi Novartis’in 12 eski çalışanı, işverenlerine karşı, kadın çalışanlara eşit fırsatlar tanımadığı gerekçesiyle dava açtı. Şirket, davacı kadınlara 152 milyon dolar ödedi.”

Frankfurter Rundschau gazetesinin aynı konudaki yorumunda da şöyle deniyor:

“Artık bu duruma alıştık, diyerek kestirip atmamak lazım. Bu sadece kadın hakları açısından bakılacak bir mesele değil. Erkek mantığıyla hareket eden patronlar bir yerde yanlış yapıyor. Kendileriyle her zaman aynı fikirde olmasalar da farklı bakış açıları getirebilen kadın yöneticileri yeğlemiyor, her iki cinsin de bulunduğu grupların daha verimli çalışabildiğini görmezden geliyorlar. Şirketler yaklaşık dokuz yıl önce, daha fazla kadın yönetici çalıştırma sözü vermişti. Sonuç ortada. Artık işi iyi niyete bırakmamak lazım.”

© Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: Meltem Karagöz

Editör: Ahmet Günaltay