1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Alman basınından özetler

16 Nisan 2013

ABD'de Boston Maratonu'nda düzenlenen bombalı saldırı, basında öne çıkan yorum konusu.

https://p.dw.com/p/18H2T
Fotoğraf: picture-alliance/dpa

Lüneburg'da yayımlanan Landeszeitung Boston maratonu sırasında düzenlenen bombalı suikastın terör saldırılarını önlemenin mümkün olmadığını bir kez daha gözler önüne serdiğini yazıyor:

“Boston'u kan gölüne çeviren saldırı, neredeyse her zaman hukuk devletiyle uyuşmayan sınırsız yetkilerle donatılmış olan İç Güvenlik Bakanlığı'nın bile sivilleri 24 saat korumaktan aciz olduğunu gösterdi. Terör çağında güvenlik hayal olup çıkmıştır. ABD'deki siyasi hayatı felç eden kutuplaşma ve nüans tanımayan düşünce yapısının kafası karışık birini bu eyleme yönelttiği ortaya çıkarsa şaşmayalım. ABD'den gelen ilk tepkiler, saygı uyandırıcı ciddi soğukkanlılık izlenimi uyandırıyor. Hürriyetçi toplumlarda her ikisi de olmalı: Tercih ettiğimiz hayat tarzını sürdürebilmek uğruna mücadeleye hazır olmalıyız. Hürriyetimizi aldatıcı güvenliğe kurban etmeyeceğimizi de teröre göstermeliyiz.”

Frankfurter Rundschau gazetesi, en az üç kişinin ölümüne, kısmen ağır olmak üzere 176 kişinin de yaralanmasına yol açan Boston saldırısına şu satırları ayırmış:

“Bırakın önlemek için ne yapabileceğimizi, teröre en doğru tepkiyi nasıl verebileceğimizi bile bilmiyoruz. Dini, siyasi, ferdi ya da toplu fanatikler tarafından düzenlenmiş de olsa, bu gibi saldırıların büyük ve çok katmanlı toplumların kaderi olduğunu idrak etmek zorundayız. Ama bizler bu sezgiyi kabullenemiyoruz. Tekerrürünü önlemenin yolunu bulmak umuduyla terörün nedenlerini ortaya çıkarmaya çalışıyoruz. Gerisini polise bırakıyoruz. Yeni bir saldırı haberi geldiğinde de dehşet içinde televizyonun karşısına geçiyoruz. Korku bir süre sonra yerini bir yenisine bırakıyor.”

Heilbronner Stimme gazetesi saldırının düzenlendiği tarihe dikkat çekiyor:

“FBI saldırının fail ya da faillerini bulmak için bütün imkânlarını seferber ederken, devleti ezeli düşman ilan eden yerli radikalleri de unutmuyor. Çünkü Boston, ilk göçmenlerin Britanya Krallığı ile yaptıkları tarihi hürriyet mücadelesinin sembolleştiği yerdir. Çöp kutularına yerleştirildiği anlaşılan bombalar, bundan 240 yıl önce isyan başlatarak Amerika'nın doğumuna vesile olan yurtseverlerin anıldığı gün patladı.”

Kölner Stadt-Anzeiger gazetesinin yorumunda terörün Amerikalıları yıldıramayacağı vurgulanıyor:

“Hiçbir saldırı Amerikan iyimserliğine kalıcı darbe indiremez. Daha iyi bir geleceğe inanmak, Amerikalıların DNA'sında vardır ve bu iyimserlik hiçbir şekilde mutasyona uğramaz. ABD yine yara aldı ama bu darbeye sağduyuyla ve mantıkla tepki gösterdi. Böyle Amerikalılarla seve seve dayanışma gösterilir. Dayanışma sınırsız ve şartsız olmayabilir. Ama dürüstçe ve sınır tanımadan gösterilmelidir.”

Münchner Merkur gazetesi, ‘Terör ne ister' başlıklı yorumunda, hürriyet uğruna ağır bedel ödemeye hazır olunması gerektiğini vurguluyor:

“Terörün hedefleri azami tahribat, dehşet ve güvensizlik yaratmak ve menfur eylemlerinin gölgesinde kendini dev aynasında görmektir. Saldırının ardında, Amerikan toplumundan dışlanmanın uyandırdığı nefreti dışa vurmak isteyenlerin mi yoksa Batı kültürünün fanatik düşmanlarının mı olduğu nasıl olsa ortaya çıkacaktır. Saldırı, modern ve açık toplumların ne kadar kırılgan olduğunu açığa çıkarmayı başarmıştır. Boston saldırısı hürriyetin risksiz olamayacağını ve ona sadece soğukkanlı uyanıklıkla karşılık verilebileceğini göstermiştir.”

© Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: Ahmet Günaltay

Editör: Hülya Schenk