1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

18.03.2009 - Alman basınından özetler

Derleyen: Çelik Akpınar18 Mart 2009

Alman gazetelerinde, kamuoyunda geniş yankı bulan gençlik araştırması, Opel fabrikalarının kurtarılması çabaları ve Papa 16. Benedikt’in tartışma yaratan açıklamalarına ilişkin yorumlar dikkat çekiyor.

https://p.dw.com/p/HEaQ

Frankfurter Rundschau gazetesinin yorumu, Almanya’da şiddete başvuran gençlerin sayısında azalma olduğu, ancak Alman gençlerinde yabancı düşmanlığı eğiliminin arttığı sonucunu ortaya koyan araştırma ile ilgili. Gazete, suçun sadece gençlerde aranmaması gerektiğini belirterek, aşırı görüşlerin ailede başladığını gösterdiğine işaret ediyor ve şöyle devam ediyor:

“Bu nedenle sadece müfredata bağlı kalınmadan okullarda ve derneklerde demokrasinin günlük yaşamda, uygulamada bizzat yaşanması gerekli. Gençlerdeki ırkçılık eğilimleri ile mücadelenin, yetişkinlerdeki kemikleşmiş görüşlerle mücadeleden daha kolay olduğu açıktır. Kaldı ki, gelecek demek olan gençlere böyle bir yatırım yararlı da olacaktır.”

Märkische Allgemeine adlı gazete de aynı konudaki yorumunda, özellikle kırsal alanlarda ve eğitim kurumlarında demokrasi ve hukuk devletinin iyi anlatılması gerektiğini vurguluyor. Gazete, öğretmen ve eğitmenlerin özellikle bu konularda duyarlı hale getirilmesi gerektiğine dikkat çekiyor:

“Bu görevler yerine getirildiğinde genç insanlar da aşırı sağcı görüşlerin geçmişte ne tür vahim facialara sebep olduğunu kavrayacaklardır. Sadece can sıkıntısı ve ne yapacaklarını bilmemeleri yüzünden aşırı sağcıların peşinden koşmalarının önlenmesinde, gençlerin boş zamanlarını yararlı bir biçimde değerlendirmeleri için sunulan imkanlar daha da desteklenmeli. Aşırı sağcı gençlerin sorunları ilk önce ailede başladığı için, tüm bu söylenenler her derde deva öneriler olmayabilir. Ama havlu atmak da son derece yanlış bir tepki olur.”

Darmstädter Echo adlı gazete ise farklı bir konuya, Almanya’nın yeni Ekonomi Bakanı Karl-Theodor zu Guttenberg’in Opel otomotiv işletmelerini kurtarmak üzere ABD’de başladığı temaslara değiniyor. Yorum özetle şöyle:

“Görüşmeler, ipte cambazlık yapmak gibi birşey. Avrupalıların başarılı olması için şu ilkelerde ısrarlı olmaları gerekiyor: Opel otomobil işletmelerinin bağlı olduğu ana holding General Motors, Opel’i kendi başına kararlar alacağı ve bağımsız bir statüye kavuşturmadığı sürece işletmeye devlet yardımları yapılmamalı. Ana holding, yeni oluşturulacak işletme bünyesine katılımcı şirket olarak dahil olabilir, böylece daha sonra elde edilecek karlara da ortak olur. Eğer Detroit ana merkezi Opel’e eksiksiz bir finans yardımı sağlamazsa, o durumda Avrupalılar da destek olmamalıdır.”

Papa 16. Benedikt’in Afrika gezisi öncesinde, bu kıtada yaygın olan AIDS hastalığı ve prezervatif kullanımı kapsamında sarfettiği sözler tartışmalara neden oldu. Kölner Stadt-Anzeiger gazetesi, Papa’nın AIDS’ten korunmak için prezervatif kullanmak yerine, Afrikalılara ‘ruhi ve insani uyanış’ çağrısı yapmasını, diğer bazı Alman gazeteleri gibi sert bir dille eleştiriyor. Bu çağrının özellikle kadınlar tarafından din kaynaklı alaycılık olarak algılanacağını belirten gazete, yorumun devamında şu görüşlere yer veriyor:

“Bu açıklama, milyonlarca insanın acısını dindirme yerine, inzivaya çekilip, kendi köşesinde acı çekmek anlamı mı taşıyor? İnanılır gibi değil: BM ile özel yardım kuruluşları Afrika’da zor şartlar altında HIV virüsüne ve istenmeyen hamileliklere karşı en etkili önlem olan prezervatif kullanımı konusunda insanları aydınlatmaya çalışırken, Roma’dan bir adam kıtayı ziyarete geliyor ve cüretkar eda ile bu yapılanların tam tersinin olması gerektiğini iddia ediyor.”