1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

TÜR 1805 Presseschau 1

18 Mayıs 2011

Bugünkü Alman gazetelerinin ağırlıklı konusu Almanya’da nükleer santrallerin güvenliğini incelemek üzere görevlendirilen özel komisyonun açıkladığı rapor.

https://p.dw.com/p/11Ifc

Brauenschweiger Zeitung raporu şöyle yorumluyor:

„Nükleer santrallerin olası uçak kaza ya da saldırılarına karşı yeterince korunaklı olmadığı yıllardır biliniyordu. Nükleer santrallere karşı olanlar bunu sık sık dile getiriyordu. Ancak koalisyon, nükleer santrallerin işletme süresini uzatırken, bunu bir engel olarak görmedi. Şimdi güvenlik konusundaki bu açıkların, nükleer santrallerden vazgeçilmesi için yasal bir gerekçe olarak sunulması, zor olacaktır. Ancak rapor, Fukuşima’daki kazanın ardından herşeyin farklı olduğu yönünde ileri sürülen tezi çürütüyor. Hükümet için zor bir durum: Nükleer santrallerden vazgeçilmesi konusunda izlenen politikadan dönüş yok. Ancak Başbakan belki de koalisyonda buna karşı olanları ikna etmek için daha çok zaman harcamak zorunda kalacak.“

Nürnberger Nachrichten aynı konuyla ilgili yorumunda hükümeti sert bir dille eleştiriyor:

„Politikacılar yine kendi görevlendirdikleri komisyonun raporuna rağmen temel bir konu hakkında kendileri karar vermek zorunda. Hükümetin nükleer santrallerin geçici olarak devre dışı bırakılması şeklindeki kararının süresi bir ay sonra doluyor. Ardından Hrıstiyan Birlik-Hür Demokrat koalisyonu bu konudaki nihai kararını vermek zorunda. Bu koşullar altında geçici olarak devre dışı bırakılan yedi nükleer santralin tamamen kapatılması ve bununla da nükleer enerjiden mümkün olduğnuca hızlı biçimde vazgeçilmesinden başka bir yol yok gibi görünüyor. Çünkü Hrıstiyan Birlik Partili politikacılar bile Fukuşima’dan önce dile getirmedikleri açıklamalar yapıyorlar: Almanya'daki nükleer santraller de tamamıyla güvenli değil, aksine patlamaya hazır saatli birer bomba. Bu durum Fukuşima’daki kazanın öncesinde de farklı değildi. Ancak koalisyon o zaman gönüllü olarak enerji firmaları tarafından kandırılmasına izin verdi. Şimdi ise enerji lobisi ile tartışmak zorunda. Ve hükümetteki herkes buna cesaret edemez.“

Frankfurter Rundschau gazetesi yorumunda raporun aslında hükümet için önemli bir şans olduğu görüşünde:

„Almanya’da ilk kez gerçek nükleer uzlaşma ve enerji konusundaki politika değişikliğini hızlandırma şansı doğdu. Bu, Merkel ve arkadaşları için, şanssızlığın doğurduğu bir şans. Çünkü bugüne kadar görünmeyen, silik kalan Hrıstiyan Birlik-Hür Demokrat koalisyonu şimdi tarih yazma şansını yakaladı. Komisyonun nükleer santralleri incelediği rapor, nükleer enerjiden en hızlı biçimde vazgeçilmesini zorunlu kılan, santrallerin zayıf bütün yönlerini gösterdi. Ancak bunu uygulamaya geçirmek için Hrıstiyan Birlik-Hür Demokrat koalisoyunun enerji devleri karşısında cesarete ihtiyacı var.“

Bonn'da yayımlanan General-Anzeiger'in yorumu ise şöyle:

„Elbette Almanya akşamdan sabaha nükleer enerjiden vazgeçemez. Ancak tehlikeli oldukları gerekçesiyle geçici olarak devre dışı bırakılan eski nükleer santrallerin yeniden faaliyete geçip geçemeyeceği merak konusudur. Nükleer enerjiden vazgeçilmesi Hrıstiyan Birlik-Hür Demokrat koalisyonunun tahmin ettiğinden çok daha hızlı olacak. Bu da çok mantıklı.“

© Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: Hülya Topcu

Editör: Ahmet Günaltay