1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Alman basınından özetler

19 Aralık 2012

AB'nin Tütün Ürünleri Yönergesi, SPD'nin başbakan adayı Steinbrück'ün riskli vergi artışı vaadi ve iflasın eşiğindeki Kıbrıs, Alman basınının yorum konuları arasında.

https://p.dw.com/p/175tG
Fotoğraf: picture-alliance/dpa

Mannheimer Morgen gazetesi, AB Komisyonu tarafından hazırlanan Tütün Ürünleri Yönergesi taslağını eleştiren bir yoruma yer veriyor. Bu yönerge, tüketiciyi caydırmak amacıyla sigara paketlerinin üzerine ürkütücü fotoğrafların basılmasını öngörüyor.

"İsteyen kişinin anında bırakabileceği sigaranın, sağlığa zararlı olduğundan kimsenin bir şüphesi yok. Ama söz konusu olan ciddi bir sağlık politikası değil. Zira gri dumana karşı verilen savaş, tüketicileri kendi kararlarını alabilecek yetkinlikte görmemeyi daha da ileri safhaya taşıyan bir araca dönüştü. Bundan sonra sırada ne var? Cips paketlerinin üzerine obez insanların ürkütücü fotoğraflarını koymak mı? Yoksa bira şişelerinin üzerine sarhoş gençlerin resimlerini basmak mı? 500 milyon tüketiciye babalık etmeye soyunan Brüksel’in tüm çabaları, en az bu örnekler kadar gülünçtür."

Almanya'nın en önemli ekonomi gazetelerinden Düsseldorf merkezli Handelsblatt gazetesinin aynı konuya ilişkin yorumunda şu satırlara yer veriliyor:

"Her şeyden de kötüsü; AB politikalarının, tıpkı Tütün Ürünleri Yönergesi’nde olduğu gibi insanlara baygınlık getirecek biçimde, onların yaşam koşullarına karışarak tüm devletlerin üstünde bir kudretmiş hissini uyandırmasıdır. Bunun sonucu; ya teslimiyettir ya da depresyon. Aslında AB, tüm binalarına, bayraklarına ve hatta tüm antetli mektup kağıtlarına, uyarılar ve ürkütücü fotoğraflar yapıştırmalı. AB’nin yürüttüğü bu politika, ağır ve kasvetli bir gidişatın göstergesidir."

Berlin'de yayımlanan Der Tagesspiegel gazetesi gelecek yıl yapılacak genel seçimlerde Sosyal Demokrat Parti'nin başbakan adayı olan Peer Steinbrück'ün vergi oranlarının artırılması önerisi ile tehlikeli seçim vaatlerinde bulunduğunu belirtiyor:

"Steinbrück, kendi üslubu ile François Holland’ın yolundan gidiyor. Zira Almanya’da dar gelirlilerin omzuna, zenginlere oranla daha ağır bir yük bindiği hissi giderek büyüyor. Bunu yoksul ve zengin arasındaki uçurumun derinleştiğini yansıtan araştırmalar da ortaya koyuyor. Bu belirgin parçalanmadan etkilenen bir grup da genelde Sosyal Demokratların nispeten varlıklı sayılabilecek orta direk kitlesi. Ama yine de Steinbrück, göz göre tehlikeli bir yola sapıyor. SPD’nin tabanını genişletmeye çalışırken, planları ile bunu riske de atıyor. Zira Berlin Hür Üniversitesi’nin araştırmalarına göre getirilmesi planlanan vergi yükü yüzde 11 ilâ 12 oranı ile en fazla Sosyal Demokratların kendi kitlesi olan orta ölçekli işletmelerin yönetici ve sahiplerine biniyor."

Basın turumuzu ulusal gazetelerden Süddeutsche Zeitung'un iflasın eşiğindeki AB üyesi Kıbrıs'ın kurtarılıp kurtarılmaması gerektiğini ele alan yorumu şöyle:

"Dayanıklı bir yönetim modeline Kıbrıs’ın Yunanistan’dan daha çok ihtiyacı var. Zira Kıbrıs'ın yönetim modeli bugüne dek şöyle görünüyordu: Ada ülkesi, AB ülkeleri arasındaki en düşük kurumlar vergisi ve duyarlı olarak nitelendirilebilecek malî denetim mekanizması ile yabancı yatırımcıyı cezbediyordu. Sonuç; tuhaf biçimde şişirilmiş bir bankacılık. Uçurumun eşiğine dayanmış bu branşın batması halinde devleti de yanında götürmesi tehlikesi çok yüksek. Tabii bu küçük ülkenin bankaları AB yardımları ile kurtarılabilir... Ama o zaman, Merkel’in, vergi ödemekten kaçınan ve Rus oligarşisinin kara para aklamasını engellemeyen bir ülke için neden kefil olunması gerektiğini, Alman vergi mükelleflerine açıklaması gerekir."

© Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: Başak Demir

Editör: Başak Özay