1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

21.08.2009 - Avrupa basınından özetler

21 Ağustos 2009

Avrupa gazetelerinden seçtiğimiz yorumlar arasında, Afganistan’daki devlet başkanlığı seçimleri ile İskoçya'da hapis yatan Libya vatandaşı El Migrahi’nin serbest bırakılmasına ilişkin değerlendirmeler bulunuyor.

https://p.dw.com/p/JFng
Fotoğraf: AP

İspanyol “ABC” gazetesi, Afganistan’da köktendinci Taliban teröristlerinin ülkede ilk kez özgür ve tamamen Afgan makamlarının yönetiminde organize edilen seçimleri engelleyemediğini, ancak elde edilen başarının da, -Batılı ülkelerin sekiz yıllık askeri varlığı göz önüne alındığında- zayıf kaldığını vurguluyor ve ekliyor:

“… Teslim etmek gerekir ki, Batılı ülkeler Afganistan’da önlerine koydukları hedeflerin hepsine ulaşamayacaklar. Ancak bu, dünyanın en büyük askeri ittifakı olan NATO’nun Taliban’ı yenemeyeceği anlamına da gelmiyor.”

Hollanda’dan “de Volkskrant” gazetesi, Afganistan’da seçimden başka kabul edilebilir bir alternatif olmadığını, Afgan halkının tüm sorunlara rağmen ülkenin hükümetini ve yerel yönetimlerini sandık başına giderek bizzat belirlediğini yazıyor. Yorum şöyle devam ediyor:

“ … Seçimin meşru olup olmadığı yönündeki şüpheler varlığını korusa da, acaba alternatif ne olabilirdi? Taliban’ın seçeneği, -herkese açıkça sergiledikleri gibi- hiç seçime gitmemek. Onların seçeneği, namluların ucundan çıkacak köktendinci bir iktidar.”

Son olarak İskoçya’da hapis yatan Lockerbie faciası failinin -ölümcül hasta olması gerekçesiyle- İskoçya tarafından affedilmesi ve Libya’ya gönderilmesi ile ilgili gelişmelere geçiyoruz… Abdülbaset Ali Muhammed El Migrahi'nin Libya’da kahraman gibi karşılanmasına hem uluslararası toplumdan, hem de olayda ölen 270 kişinin yakınlarından sert tepkiler geliyor. ABD yönetimi, Migrahi'nin serbest bırakılmasını hata olarak nitelendirdi. Avrupa gazeteleri ise konuya ilişkin değerlendirmelerinde daha ılımlı. İngiliz “The Independent” gazetesinin yorumu şöyle:

“(…) İskoçya hukuk sistemi, ölümcül hasta olan tutukluların, muhtemel ölümlerinden üç ay önce serbest bırakılmasına izin veriyor. Sonuçta bu, bir af girişimidir ve İskoçları bu nedenle kutlamak gerekir. (…)

Hollanda’nın “Trouw” gazetesinde ise şu satırlar yer alıyor:

“ (…) Kurbanların Amerikalı yakınları ile Amerikan hükümeti, El Migrahi’nin cezaevinde ölmesi gerektiğini savunuyor. 'Onların sevdiklerinin canına kıyan bir kişiye, neden ailesinin yanında ölme izni veriliyor?' diye soruyor. Bu da Amerikaların öç alma peşinde olduğu izlenimi uyandırıyor. Nitekim İskoçya Adalet Bakanı da, Libyalı tutuklunun cezaevinde kalmaya devam etmesinin intikam duygularının tatmini dışında hiçbir anlam taşımadığı görüşünde.”

Alman “Emdener Zeitung”'un yorumu ise şöyle:

(…) İskoç hükümeti, çok sayıda kişinin ölümünden sorumlu tuttuğu El Migrahi'yi merhamet duygularıyla affetti. (Libya lideri) Kaddafi'nin serbest bırakılan katili özel jeti ile ülkesine götürmesi, diktatörün 270 kişinin ölümüyle sonuçlanan terör eylemi konusunda hala ne kadar duyarsız kaldığını gösteriyor. Kaddafi Batı ile oyun oynuyor; hem de hiç merhamet duymadan.”

Derleyen: Çelik Akpınar

Editör: Beklan Kulaksızoğlu