Avrupa basınından özetler

Sol liberal İngiliz gazetesi Independent Suriye'ye insanî yardım konusunda uluslararası toplumun yeterince baskı yapmadığı üzerinde duruyor:

“Suriye'ye insanî yardımın güvence altına alınması için bir süre daha beklemeye ihtiyaç var. Suriye'deki kimyasal silahların imhası konusunda geçen ay varılan Amerikan-Rus uzlaşması sonrasında uluslararası toplum, iç savaşta acı çeken halka yardım etmeye karar vermişti. İngiltere Başbakanı David Cameron, kimyasal silahlar konusunda varılan uzlaşmanın Suriye'deki sorunun çözüldüğü anlamına gelmediğini söylemişti. Ancak uluslararası kamuoyunun baskısının hafifleyeceğini o zamandan dahi öngörmek mümkündü. Suriye'deki savaş ve Lübnan, Ürdün, Türkiye ve Irak'taki mültecilerin durumu gittikçe kötüye gidiyor. Uluslararası toplum vicdanını gözden geçirmeli ve mültecilere yardım konusundaki çabalarını yoğunlaştırmalı.”

Fransa'da 15 yaşındaki Kosovalı bir genç kızın sınır dışı edilmesi ile ilgili olarak La Charente Libre gazetesi şu yorumu yapıyor:

“Cumhurbaşkanı François Hollande, okul gezisi sırasında alıkonarak sınır dışı edilen genç Kosovalı Leonarda konusunda görüş belirtmek için 5 gün bekledi. Siyaset ve medyayı galeyana getiren bu olayın inanılmaz boyutlara ulaşması Elysee Sarayı'ndan da bizlere bir ‘açıklama' bahşedilmesini sağladı. Normalde devlet başkanının televizyonlar üzerinden bu tarzda bir müdahalede bulunması sadece büyük kararlar ve olağanüstü olaylarla sınırlıdır. Devlet başkanının herkesi şaşkınlığa uğrattığını, öfkelendirdiğini ve hayal kırıklığına uğrattığını söylemek herhalde durumu güzel şekilde ifade etmek olur.”

Rus hükümet gazetesi Rossiyskaya Gazeta Ukrayna'da hapiste bulunan eski başbakan Yulya Timoşenko'nun tedavi amacıyla Almanya'ya gönderilmesi ihtimalini şu şekilde yorumluyor:

“Her ne kadar Ukrayna Devlet Başkanı Viktor Yanukoviç hapisteki eski başbakan Yulya Timoşenko'nun yurtdışında tedavi edilmesini kabul etmiş olsa da parlamento acele etmiyor. Muhalefet, Timoşenko'nun itibarı ve hakları tümüyle iade edilmeden serbest bırakılmasına karşı çıkıyor, iktidar partisi de bir formülasyon üzerinde anlaşamıyor. Hiç kuşkusuz devlet başkanının, Timoşenko'nun tedavi amacıyla Almanya'ya gitmesine izin vermeye hazır olması milletvekillerini son derece şaşkınlığa uğrattı.”

Sol liberal İsveç gazetesi Dagens Nyheter Almanya'da Sosyal Demokratlar ile Hrıstiyan Demokratların koalisyon kurmasının yaratabileceği olumsuz sonuçları tartışıyor:

“Seçmenler genellikle partiler üstü bir işbirliğinin siyasi kavgaların ilacı olduğuna inanır. Ancak bunun tehlikesi partilerin karşılıklı olarak birbirlerini bloke etmeleri ve hiçbir şeyin yapılamamasıdır. Aralarındaki farkları tayin etmek güçleşir. Almanya'nın federalizmi ve mutabakat geleneği de bu tür gelişmelere hız kazandıran bir niteliğe sahip. 2009 yılında Sosyal Demokrat Parti düşüşe geçmişti, Hrıstiyan Demokrat Birlik için de seçim sonuçları kötüydü. Kazançla çıkan partilerin tümü koalisyon hükümetini oluşturan bu iki parti dışındaki partilerdi. SPD, Hrıstiyan Demokratlar ile yeni bir koalisyonun başarısız olmasını, ileride Sol Parti ve Yeşiller ile bir koalisyon deneyi için mazeret olarak ileri sürebilir. Ama bu yüksek rizikolu istikrarsız bir proje olur ve Almanlar bunu istemiyor. Parti de bunu biliyor.”

© Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: Ercan Coşkun

Editör: Ayhan Şimşek