Presseschau

Lufthansa ve Germanwings'te çalışan 4 bin pilot Cockpit Sendikası’nın çağrısı üzerine dün greve başladı. Ancak Lufthansa şirketinin grevin durdurulması amacıyla Frankfurt İş Mahkemesi’ne başvurmasının ardından, taraflar 8 Mart’a kadar müzakere masasına dönmek üzere greve ara verilmesi üzerinde anlaştılar. Grev nedeniyle dün 800 uçuş iptal edildi. Münih’te yayımlanan Süddeutsche Zeitung konuyu şöyle yorumluyor:

“Pilotlar toplu sözleşmesinin içeriğini yanlış anladı. Aslında bu şekilde ilerleme sağlamayı kesinlikle istememeliler. Eğer şimdi zafer kazanırlarsa, ileride kaybederler. Şimdi uzlaşamazlarsa, şirketlerini Air Berlin, Eaesy Jet gibi daha ucuza uçan şirketlere teslim etmiş olacaklar. O zaman işleri ne olacak?”

Frankfurter Rundschau gazetesinin aynı konuyla ilgili yorumunda ise şu satırlar göze çarpıyor:

“Cocpit’in Verdi ile aynı hatayı yapmasından korkuluyor. Verdi telekomünikasyon ve posta hizmetlerinde özelleştirmeye gidilirken, sektördeki iki tekel olan Telekom ve Alman Posta İdaresi’ne yoğunlaştı. Bunu yaparken de her iki işletmenin özel rakiplerinde çalışanlarla çok az ilgilendi. Eğer pilotlar sendikası güçlü kalmak istiyorsa, o zaman sadece Lufthansa’nın pilotları için mücadele ettiği yönünde doğan izlenimi ortadan kaldırmalıdır.”

Konuyla ilgili aktaracağımız son yorum bulvar gazetesi Bild’den. Bild grevi sert bir dille eleştiriyor:

“İptal olan iş randevuları ve uzun süre önce planlanan tatiller… Lufthansa’nın onbinlerce yolcusu şu günlerde pilotların esiri haline geldi. Bu durum grevci pilotların umrunda değil. Soğukkanlılıkla ellerindeki gücü kullanıp, Almanya’nın hava ulaşımındaki önemli konumunu felce uğratıyorlar. Grev yapan pilotlar düşük maaş da almıyorlar. İşe yeni başlayan bir yardımcı pilot yılda 60 bin euro kazanıyor. 10 yıldır bu mesleği yapan pilotun kazancı ise yılda 200 bin euro. Bu rakamları Alman Demiryolları’nda hızlı tren süren bir makinist ancak rüyasında görebilir. Lufthansa bu toplu sözleşmenin yurtdışında da geçerli olmasını istiyor. Kendisiyle gurur duyan, devlete ait birçok havayolu şirketinin yeterince rekabet edemediği için iflas ettiği unutuldu mu? Bu durum pilot temsilcilerinin umrunda bile değil.”

Almanya’da gündemdeki bir diğer önemli konu Katolik okul ve kurumlarında ortaya çıkan taciz skandalları. Münchner Merkur, taciz skandallarında Katolik Kilisesi’nin üzerine büyük görev düştüğü yorumunu yapıyor:

“Katolik Kilisesi insanı sarsan bu gerçeğin üzerine tereddüt etmeden gitmeli. Bunu Katolik okul ve kurumlarında tacize uğrayan, kötü muameleye maruz kalan çocuklara borçlu. Çok acı ama gelecekte de taciz olayları devam edecektir. Aile içinde, spor kulüplerinde ya da kiliselerde. Ancak potansiyel suçluların hiçbiri gelecekte kendi güvende hissetmemeli. Piskoposlar kendi sorumluluk alanlarında bunu mutlaka teminat altına almalılar.”

© Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: Hülya Topcu

Editör: Ahmet Günaltay