1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Alman basınından özetler

24 Temmuz 2012

Alman gazetelerinde bugün Suriye yönetiminin olası bir uluslararası müdahale halinde kimyasal silah kullanılabileceği yönündeki açıklaması, Yunanistan’ın durumuna ilişkin yorumlar öne çıkıyor.

https://p.dw.com/p/15di6
Fotoğraf: picture-alliance/dpa

Westdeutsche Allgemeine Zeitung, ‚Esad'ın son muharebesi' başlıklı yorumunda Suriye'deki durumla ilgili şu satırlara yer veriyor:

“Şu nokta gayet açık: Son çırpınışlarını yaşayan Esad rejiminin elinde çok büyük miktarda kimyasal silah bulunuyor ve Suriye yönetimi, açıkça bu silahların kullanılabileceği yönünde gözdağı veriyor. Özellikle İsrail komşusunun elindeki tank, füze savunma sistemi ve Scud füzelerinin yanı sıra kimyasal ve biyolojik silahların El Kaide ya da Lübnan’daki Hizbullah militanlarının eline geçmesinden endişe ediyor. İran’dan destek alan Hizbullah İsrail’in kuzeyine düzenli aralıklarla saldırıda bulunuyor. Netanyahu hükümeti, düşmanının kitle imha silahları ve füze teknolojisi ile donatılmasına izin vermeyecektir. Batı ise artık ne yapacağını şaşırmış durumda, çaresizlik içinde... AB bunu yaptırımları artırarak dile getiriyor. Yaptırımlar dün daha da sertleştirildi, tam 17’nci kez...”

Märkische Oderzeitung da Suriye yönetiminin kimyasal silah tehdidini ele alıyor:

“Köşeye sıkışan hayvan etrafına saldırmaya başlar. Bu denli kanlı ve acımasızca kendi halkına karşı savaşan ve uluslararası alanda da büyük ölçüde izole olan bir rejim de en kötü durumda bunu yapar. Kimyasal silahların yalnızca dışarıdan bir müdahale durumunda kullanılacağı ve bu silahların asla Suriye halkına yöneltilmeyeceği açıklaması yüreklere su serpmedi. Zira Esad kendisine karşı savaşanın Suriye halkı değil, yabancı teröristler olduğunu yeterince sık dile getirdi. Bu algılama zincirinin sonunda kendi halkını zehirlemeye varacak felaket senaryosuna götürmesi hiç de uzak bir ihtimal değil.”

Son günlerde Yunanistan’ın iflasına ilişkin senaryolar yeniden dile getirilmeye başladı. Bonn’da yayımlanan General Anzeiger gazetesinin Yunanistan ile ilgili yorumu şöyle:

“Artık burada söz konusu olan Yunanistan değil. Zira olaylar çorap söküğü gibi gelişecek. Yunanistan pes ederse, spekülasyonlar bir sonraki ülkeyi hedef almaya başlayacak. Aslında başladı bile. Ve bu sıradaki ülke İspanya ise, işte o zaman durum ciddi demektir.”

Stuttgarter Zeitung'da yer alan Yunanistan yorumu ise şöyle:

“Reform sürecindeki tıkanma şunu gösteriyor: Yunanistan faciasının esas nedenlerini ülkenin siyasi sisteminde aramak gerekir. Bu krizin kökenleri adam kayırmacılığa kadar uzanıyor, yolsuzluk ve keyfiyet değişime yıllardır ket vuruyor. Yunan politikacılar bu yapıyı çökertmeyi göze almadığı sürece, Yunanistan’ın sorunları çözülmez. Ülke çapında bir reform rüzgârı esmeli. Ancak iflas tehdidi yüzünden bu rüzgârın esamesi okunmuyor.”

Süddeutsche Zeitung gazetesinin, Alman iç istihbarat birimi, Anayasayı Koruma Teşkilatı'nda Neonazi cinayetlerine ilişkin dosyaların imha edilmesine ilişkin yorumu şöyle:

“Anayasayı Koruma Teşkilatı’nda dosyaların imha edilmesine ilişkin çok ayrıntı karanlıkta kalsa da, tek bir şey kesin: Bu eski dosyalar, Nasyonal Demokrat Parti NPD’nin yasaklanmasına ilişkin davanın Anayasa Mahkemesi’nde başarıya ulaşıp ulaşmayacağında belirleyici olmayacak. Eskiden olduğu gibi bugün de önemli olan şey, NPD'nin anayasaya aykırı icraatlarla kalmayıp, aynı zamanda demokratik sistemle de agresif bir mücadele içinde olduğunu ispat edebilmek. Partinin şiddete eğilimli Neonazi çevreleriyle olan yakın ilişkisi bunu açıkça ortaya koyar nitelikte. Ancak buna hukuksal bir boyut kazandırmak gerekiyor. Bu parti aleyhindeki kanıtların kuvvetli olması şart ve bu konuda özellikle tek bir kurumun özenli çalışmasına ihtiyaç var: Anayasayı Koruma Teşkilatı.”

© Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: Başak Özay

Editör: Beklan Kulaksızoğlu