1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Avrupa basınından özetler

24 Temmuz 2013

Bugün Avrupa basınından seçtiğimiz yorumlar, AB’nin Hizbullah’ın silahlı kanadını terör örgütleri listesine alması, Mısır’daki gelişmeler ve İngiltere’deki bebek heyecanına ilişkin kaleme alınmış.

https://p.dw.com/p/19DZk
Die Titel verschiedener europäischer Tageszeitungen, aufgenommen am 7.11.2002. Die Zeitungsverlage im In- und Ausland sind fast ausnahmslos durch die sinkenden Werbeausgaben der Wirtschaft und dem damit verbundenen Rückgang auf dem Anzeigenmarkt gebeutelt. Sie müssen Mitarbeiter entlassen und andere Sparmaßnahmen vornehmen.
Symbolbild internationale Presseschau PresseFotoğraf: picture-alliance/dpa/Fotoreport

Liberal Danimarka gazetesi Politiken, AB'nin Lübnan'daki Hizbullah’ın silahlı kanadını terör örgütleri listesine almasını şöyle yorumluyor:

“AB, Hizbullah’ı ne takdir etmek ne de sorumsuz ve agresif politikaları ile terör eylemlerini kabul etmek zorunda. Ancak bazen hiç sempatik olmayan diktatörleri iktidarda bulunmaları nedeniyle ciddiye almamız gerektiği gibi, Lübnan’daki cadı kazanında en önemli siyasi ve askeri güç unsurlarından birini oluşturan Hizbullah’ı da önemsememiz gerekiyor. Hizbullah, AB'den daha ziyade Lübnan için bir sorun oluşturuyor. AB bir bölgenin tamamına terörist damgası vuracağına, yapıcı girişimlerde bulunmalıdır. Birçokları böyle bir damgayı hak ediyor ama AB bu damgayı basarken seçici olmalı.”

Sol liberal İspanyol gazetesi El Pais Mısır’da devam eden şiddet eylemlerine ilişkin şunları yazıyor:

“Mısır’da hükümetin politikalarını belirleyen askerler sokaklarda yeniden asayişin sağlanmasına çalışmalıdır. Askerler bunu yaparken de hızlı bir şekilde daha fazla şeffaflık sağlanması ve siyasi kurumların da yeniden hayata dönmesi için gayret gösterdiği konusunda Mısır halkını ikna etmelidir. Normalleşme, devrik Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'nin de serbest bırakılmasını gerekli kılıyor. En önemli Arap ülkesi Mısır'ın acilen siyasi dengeye ihtiyacı var. İvedilikle yapılması gerekenlerden biri ise iktidarın bir an önce sivillere devredilmesi ve tamamen batmış olan ekonomiyi canlandırmaktır. Halkın çoğunun iş yapamaz durumdaki İslamcıları reddetmiş olması gerçeği, generallere açık çek vermiş olduğu anlamına da gelmez.”

Rus gazetesi Noviye Izvestiya ise “Mursi'nin kayboluşu bir muamma” başlıklı yorumunda şu görüşleri savunuyor:

“Devrik Mısır Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'nin yakınları, Mursi'nin izine hiçbir yerde ulaşamadıklarını iddia ediyor. Kimse ile irtibata geçmediği ve hayatta olup olmadığına dair bir işaret gelmediği belirtiliyor. Şimdiye kadar yapılan resmî açıklamalarda Mursi'nin ev hapsinde tutulduğu söyleniyordu. Ancak ordu sözcüleri, can güvenliği açısından Mursi'nin ikametgâhının gizli tutulduğunu vurguluyor. Bu duruma rağmen yandaşları Mursi'yi şiddet yoluyla kurtarma girişiminde bulundu. Ordunun Mursi'yi daha ne kadar gözlerden ırak tutabileceği bilinmiyor. Ancak askerlerin devrik Cumhurbaşkanı Mursi hakkında dava açmaya hazırlandığı haberi oldukça kuşku götürür. Mısır bölünmüş durumda. Halkın yaklaşık yarısı 3 Temmuz'daki askerî darbeyi hâlâ tanımıyor.”

Fransız gazetesi Le Figaro, Prens William ile Düşes Kate'in ilk bebeklerinin doğmasına ilişkin şu yorumda bulunuyor:

“Çağımızın çelişkisini yaşıyoruz. Dünya üzerindeki büyük sosyal çalkalanmaların tam ortasında, yüz yıllardan beri çoğunlukla tek bir aile tarafından temsil edilen krallık, istikrarın simgesi haline geliyor ve görünen o ki, bu da halk tarafından benimseniyor. İşte bu durum, Londra'daki St. Mary Hastanesi önünde yeni doğan bir bebeğe kitlelerin gösterdiği ilginin temel sebebi.”

© Deutsche Welle Türkçe

Derleyen Çelik Akpınar

Editör: Hülya Schenk