1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

25.06.2004 - Alman basınından özetler...

Derleyen: Ayşe Tekin25 Haziran 2004
https://p.dw.com/p/AbuG

Almanya’nın Avrupa Futbol Şampiyonasından elenmesi Alman futbolseverleri oldukça üzdü, ardından milli takım teknik direktörü Rudi Völler’in istifası ciddi bir futbol krizine yol açtı. Bugünkü Alman gazeteleri de bu havayı yansıtıyor. Tüm gazetelerde Völler’in istifası yorumlanıyor. Bunların yanı sıra Irak’taki şiddet ve İstanbul’daki NATO Zirvesi ve terör olayları ile Dublin’deki ABD-AB buluşmasına ilişkin yorumları seçtik.

Frankfurter Allgemeine Zeitung, Irak’la ilgili yorumunda tüm dünyanın 30 Haziran’ı beklediğini vurguluyor:

”Bu tarihte Amerikalılar, Irak’ın yönetimini Geçiş Hükümeti Başbakanı İyad Allavi’ye teslim edecekler. Ülkedeki aşırı gruplar bu gelişmeye önem vermediklerini terör eylemleri ile gösteriyorlar. Amerika’nın Irak’taki yöneticisi Paul Bremer’in işten ayrılmasına bir hafta kala Musul ile Ramadi arasındaki saldırılarda yetmişten fazla insan yaşamını yitirdi. Teröristlerin hedefi, Iraklılar'ın Saddam Hüseyin sonrası düzene katılmalarını engellemek.”

Düsseldorf’da yayımlanan Rheinische Post adlı gazete, terörün önümüzdeki günlerde artacağı görüşünde, hem de sadece Irak’ta değil:

”Teröristlerin niyeti, Irak’ta güvenlik ve huzurun kendilerine bağlı olduğunu göstermek. Hiçbir meşruiyetleri olmamasına rağmen iktidarın asıl sahibi olduklarını ileri sürüyorlar. Terör örgütü El Kaide, Iraklılar'ın özgürlüğünü ve kendi ayakları üzerinde durmasını engellemek istiyor. NATO Zirvesi öncesinde Türkiye’de yaşanan terör de güvenlik sorunlarını gösteriyor. Haziran ortasında bomba yaptıkları şüphesi ile dört kişi gözaltına alınmıştı. Kenti 13 bin kişi koruyor, buna rağmen bombalar patlıyor. Bunlar iyiye işaret değil.”

Manheimer Morgen, "Amerikalılar Iraklılar'ı koruyamıyorsa Irak hükümeti nasıl koruyacak" sorusunu soruyor ve NATO’nun Irak’ta görev almamasının yaratacağı sorunlara değiniyor:

”İstanbul zirvesinde NATO’nun Iraklı askerleri eğitmesi kararı alınsa bile, bu sadece ittifak içindeki gerginliği azaltmaya yarayacak. NATO bu karar ile Irak’a yardımcı olamayacak, en azından kısa vadede. Öte yandan, Irak’ta Afganistan’daki gibi bir öncü rolü üstlenecek durumda değil. Ancak Amerikalılar'ın Irak’ta başarısızlığa uğraması, bu bölgede ortaya çıkacak bir boşluğu doldurmak isteyecek İran’ın işine gelecektir."

Düsseldorf’da yayınlanan Handelsblatt, bugünkü Dublin zirvesini yorumluyor:

”Avrupalılar haklı çıktıkları için rahatlayamazlar. Dış politikada Bush’un daha ılımlı olmasını sağlasalar da bu uluslararası gündemi belirledikleri anlamına gelmiyor. İrlanda’da konuşulacak tüm dış politika konuları ABD tarafından seçildi. Bush, AB’nin Irak’ta istikrarın sağlanmasına yardım etmesini istiyor. Şimdiye kadar ekonomik ya da askeri yardıma karşı çıkan Almanya ile Fransa artık köşeye sıkıştı. Avrupalılar ekonomik açıdan da sıkıntılı, en azından büyüme açısından ABD’nin gerisindeler. AB ancak bu açığı kapattığı zaman ABD ile eşit koşullarda partner olabilecektir.”

Politikadan futbola geçiyoruz, bir ekonomi gazetesi olan Financial Times Deutschland’a göre Almanya’nın en popüler sektörü olan futbol iflas etti:

”Alman milli takımı Çekler'in B-takımına yeniliyor ve Avrupa Şampiyonası'ndan ayrılıyor. Bu yenilginin şoku, Avrupa Şampiyonası'nın iki yıl sonra Almanya’da yapılacak olan Dünya Şampiyonası favorileri arasına girmek için ara kademe olarak görülmesi nedeniyle çok büyük. Şimdi bu hedef daha da ulaşılmaz gözüküyor. Milli takımın önündeki tek seçim şu: Ya Dünya Şampiyonası'ndan vazgeçecek ya da önümüzdeki iki yıl için bir acil kurtarma planı uygulayacak, yani kriz yönetimi kurulacak. Takımın şefi Rudi Völler ilk ve gerekli adımı attı. Völler işini iyi yaptı, ama şimdi milli takımı Dünya Şampiyonası'nda başarıya götürerek futbol konusunda fanatik Alman halkına başarısızlıkları unutturacak birisine ihtiyaç var.”

Bu konuda adı geçenler arasında Fenerbahçe Teknik Direktörü Christoph Daum da var. Zaten Almanya’da tartışılan da Rudi Völler’in kişisel başarısızlığından çok milli takımın neden bu hale geldiği. Münih’te yayınlanan Süddeutsche Zeitung:

”Almanya’nın 2002 yılında Yokohama’da, dünya sıralamasında kendisinden çok daha düşük düzeydeki takımları yenerek de olsa ikinci olması, Alman futbolunun kalitesindeki düşüşü gizlemişti. Futboldaki zaferin tüm ülkede yarattığı yurtseverlik enerjisi doğru analizlerin yapılmasını engellemişti. Schröder, Almanya’nın milli takımla gurur duyduğunu söyledi ve ikincilik adeta şampiyonluk gibi kutlandı. Şimdi, Avrupa Şampiyonası’nda ön elemelerinde saf dışı kalan milli takım için basın toplantısı düzenlemesi bu yüzden anlaşılır. Schröder, futbolu hükümet politikasının ana konularından biri olarak değerlendiriyor ve bu yüzden de yeniden dünya sıralamasının önlerinde yer alacak bir milli takımın inşasını istiyor.”