1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Avrupa basınından özetler

27 Temmuz 2012

Avrupa basınında bugün Euro krizi ve İsrail ile İran arasında tırmanan tansiyona ilişkin yorumlar dikkat çekiyor:

https://p.dw.com/p/15fRB
Fotoğraf: picture-alliance/dpa/Fotoreport

Sağ – liberal eğilimli İtalyan gazetesi Corriere della Sera, Euro krizinde Almanya'nın da rolü olduğuna dikkat çekiyor:

“Euro kriziyle ilgili tartışmalarda sorunun bir parçasının Almanya olduğu ve aynı zamanda çözümün de bir parçası olması gerektiği yönünde yaygın bir görüş var. Almanların çekimser tutumu krizi daha da derinleştiriyor, dolayısıyla ancak Almanya'nın tutumunu değiştirmesi halinde krize bir çözüm bulunabilir. Şu anda herkes Merkel'i ikna etmenin yollarını arıyor… Bu arada Fransa, İtalya ve İspanya'nın Almanya'nın önde gelen ticari ortakları olduğu biliniyor. Öte yandan Almanya'nın otomobil ve diğer mallarının Çin'e satışındaki yıllık artışın iki haneli rakamlara ulaştığı da bir gerçek. Peki Almanya, yaşlı Avrupa'ya mı yoksa yeni Eldorado ülkesine mi yönünü çevirecek?”

Fransız Le Monde gazetesi de borç krizindeki ülkelerin bir an önce yardım beklediğine işaret ediyor:

“Bu korkunç bir yaz. Bir parça iyimser olunabileceği düşünülmüştü, ancak Euro Bölgesi'ni yönetenlerin kayıtsızlığı ve sorumsuzluğu hesaba katılmamıştı. Son AB Zirvesi'nin üzerinden kısa bir zaman geçti ve zirvede alınan kararların nasıl değerlendirileceği tartışılmıştı. Ancak İspanya bankaları için öngörülen yardımların devlet üzerinden aktarılıp aktarılmayacağı hala bilinmiyor. Alman Anayasa Mahkemesi'nin tatile çıkan hakimleri de Avrupa İstikrar Mekanizması'yla ilgili kararını eylül ayına erteledi. İspanya ve İtalya'nın borçlanma maliyetiyle ilgili yaşanan felaketler karşısında dikkatler şimdi Avrupa Merkez Bankası'na çevrildi. Banka da Madrid ve Roma'ya mali yardım aktaracak.“

Fransız Le Républicain Lorrain gazetesi de Olimpiyat Oyunları'nın düzenleneceği Londra'yı mercek altına alıyor. Gazetede Olimpiyatlar için yapılan yatırımlara işaret ediliyor:

“Olimpiyatlar, son dört yıl içinde ikinci resesyonunu yaşayan bir ülkede gerçekleşiyor… İngiliz dostlarımız Olimpiyatların ekonomiyi canlandıracağı umuduyla teselli olabilir. İngilizler, spor tesislerinin inşa edilmesine ve trafik altyapısına harcanan yaklaşık 20 milyar eurodan elde edeceği sonucun Atina'daki gibi olmamasını umuyor. 2004 Atina Olimpiyat Oyunları'na yapılan yatırımların karşığı kesinlikle alınmadı. İnşa edilen tesisler bugün bütün ülkede terk edilmiş, bakımsız bir halde duruyor.“

Avusturya gazetesi Die Presse'de yer alan yorumda da İran ve İsrail arasındaki gerginlik analiz ediliyor:

“Tahran'ın diplomatik alana yürüttüğü saldırıların bir stratejisi var. Amaç, propaganda yapmak ve oyalamak. İsrail'in, yurtdışındaki İsraillilere yönelik saldırıların ve saldırı girişimlerinin arkasında da İran ile İran tarafından desteklenen Lübnan Hizbullahı olduğu yönündeki kanısı, kendince makul. Bu terör saldırılarının, İsrail'in yıllardır İran'ın nükleer programına yönelik girişimlerine, devam eden gizli savaşta Tahran'dan gelen bir yanıt olduğu düşünülebilir. İran'ın veri bankalarına düzenlenen siber saldırılar ve nükleer programının önde gelen beyinlerine yönelik suikastlerin arkasında İsrail olduğu sanılıyor. Ancak Burgaz'daki saldırının intikamının alınacağı şeklinde İsrail'den gelen açıklamalar bu sarmalın daha hızlı döneceği korkusunu yaratıyor. Şimdiye kadar açıkça itiraf edilmemiş bu savaş, yakında kimsenin kontrol altına alamayacağı bir seviyeye ulaşabilir"

© Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: Hülya Köylü

Editör: Ayhan Şimşek