27.12.2011 - Avrupa basınından özetler

İspanyol El Pais gazetesi, Suriye'deki şiddet sarmalı karşısında devletler topluluğunun tutumunu ele alıyor:

“Devlet Başkanı Beşar Esad iktidarda olduğu sürece Suriye'de çözüm olmayacak. Esad, Tunus'ta İslamcıların seçim zaferi ve Mısır'da da seçimlerden büyük ihtimalle İslamcıların galip çıkacak olması karşısında uluslararası topluluğun Suriyeli muhaliflere verdiği desteği gözden geçireceğini umuyor. Ama bu hesap tutmamalı. Esad'dan sonra neler olabileceği korkusu, Suriye'deki rejimi reddetme tavrını yumuşatmamalı. Dünya sadece siyasî olarak değil, ahlâkî olarak da Suriye'deki rejim karşıtlarını desteklemekle yükümlü.

Fransız Le Monde gazetesi ise Rusya'da 4 Aralık'ta usulsüzlük iddialarının gölgesinde yapılan seçimlerin ardından oluşan protesto hareketini konu alıyor.

“Kremlin muhaliflerinden eski dünya satranç şampiyonu Kasparov'un hep dediği gibi: "Biz korkumuzu yendiğimizde iktidardakiler korkmaya başlar. Bu belki biraz abartılı olabilir." Rus muhalifler, Putin'in gücü karşısında hâlâ oldukça zayıf. Ama yine de Putin'in oluşturduğu iktidar çarkı en azından sarsılmış durumda. Eski nesil, kırsal kesim ve sistemden çıkar sağlayanlar hâlâ Putin'i desteklese de, kentlerdeki, sosyal paylaşım ağlarını kullanan genç, eğitimli, bilgili Ruslar Putin'e sırtını çevirmiş görünüyor. Arap Baharı, bunun baskıcı yöneticiler için ölümcül sonuçları olabileceğini gösterdi.”

Danimarka’dan Jyllands-Posten gazetesi, meclis seçimleri sürecinin devam ettiği Mısır’daki durumu ele alıyor:

“Hüsnü Mübarek’in devrilişinin ardından yapılan ilk seçimlerin ilk iki turu bitti ve Mısırlılar, ‘Biz bunun için mi Tahrir Meydanı’nda gösteriler düzenledik?’ diye soruyor. Herkes endişeli bir şekilde, ülkenin geleceğini belirleyecek olan üçüncü turun sonucunu bekliyor. İlk turdan Müslüman Kardeşler'in açık farkla önde çıkması, aşırı muhafazakâr Selefîlerin ikinci sırada yer alması ve her ikisinin birlikte yüzde 50'nin üzerinde oy oranına ulaşması, Mısır'daki liberal güçler açısından karanlık bir tablo sergiliyor. Ama Müslüman Kardeşler'in Selefîleri bırakıp Liberallerle ittifak kurması için hâlâ umut var.”

Hollanda'dan ‘de Volkskrant' gazetesi ise Avrupa'daki Euro krizinde Almanya Başbakanı Angela Merkel'in tek umut olduğunu belirtiyor:

“Euro ile ilgili tüm umutlar Merkel'in elinde. Almanya Başbakanı, borç krizine karşı savaşın en önemli siyasî önderi olarak görülüyor. Merkel bir yanda Güneydoğu Avrupa'da tasarruf önlemleri ve reformlar öngören sert çizginin mimarı. Diğer yanda Euro krizinin masraflarının ödenmesinde Almanya adına, paranın sahibi. Merkel'in tüm Euro ülkeleri için talep ettiği sıkı kurallar henüz yürürlüğe girmedi. Almanya Başbakanı, Fransa ile çekişmeden galip çıkip Fransa'yı kendi çizgisine çekti. Ama İngiltere'nin bloke etmesi nedeniyle yeni istikrar kuralları bir şey getirmeyecek. Bu, Merkel için bir eksi puan. Ama reformların yürürlüğe sokulması durumunda çok da kötü değil.”

© Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: Beklan Kulaksızoğlu

Editör: Ercan Coşkun