1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Avrupa basınından özetler

28 Mart 2013

BRICS ülkelerinin Durban zirvesi, İtalya Başbakanı Mario Monti'nin siyasi geleceği ve Guatemala'da eski diktatör hakkında açılan dava, basının yorum konularını oluşturuyor.

https://p.dw.com/p/185mJ
Fotoğraf: picture-alliance/dpa/Fotoreport

Brezilya, Rusya, Çin, Güney Afrika ve Hindistan'ın oluşturduğu BRICS ülkelerinin Güney Afrika'daki zirvesi basında geniş yer buluyor. Rusya'dan Kommersant gazetesi zirveyi şöyle yorumluyor: 

"Batı dünyasına ait olmayan beş büyük ülkenin liderleri beşinci zirvelerinde, daha önce yüksek sesle dile getirdikleri açıklamalar ve imzalanan belgelere rağmen, diyalog çerçevesinin ötesine geçemediler. Zirvede asıl görevleri olan, stratejik işbirliğini sağlayacak tam teşekküllü bir mekanizma kurma yönünde somut bir adım atamadılar. Durban'daki zirvede de Dünya Bankası ve Uluslararası Para Fonu'nun sahip olduğu üstünlüğü kıracak bir BRICS Kalkınma Bankası kurma girişimi başarısız oldu. Katılımcılar bunun için daha çok çaba harcamaları gerektiğini itiraf etmek zorunda kaldı."

Fransız Le Monde gazetesi ise aynı konuyla ilgili, "BRICS ülkeleri henüz siyasi bir güç değil" başlıklı yorumunda şu satırlara yer veriyor:

"BRICS ülkelerinin bir kalkınma bankası kurma yönündeki projeleri, grup içindeki ülkeler arasındaki derin anlaşmazlıkların üzerini örtüyor. BRICS ülkelerinin stratejik bir blok kurmalarının önünde çok farklı çıkarlara sahip olmaları engeli yatıyor. Görüş birliği içinde oldukları tek konu, devletlerin egemenliklerini korumaları. BRICS ülkeleri bir ülkenin içişlerine dışarıdan yapılacak bir müdahaleyi reddediyor. Bunun dışında aralarında çok esaslı görüş farklılıkları var: Güney Afrika, Çin'in Afrika'da sevilmediğini biliyor. Rusya; Çin ve Hindistan'ın yayılmacı politikasının Pekin'le stratejik rekabet tartışmasına neden olmasından endişe ediyor. BRICS ülkelerinden örneğin Çin, bugüne dek yararlandığı uluslararası ekonomik düzeninin tartışmaya açılmasına karşı. BRICS ülkeleri ekonomik bir güç ama henüz siyasi bir güç değil."

Avusturya'dan Der Standard İtalya Başbakanı Mario Monti'ye ayırıyor yorum sütunlarını. "Monti'nin geleceği" başlıklı yorumda şu satırlar dikkat çekiyor:

"Hindistan'da cinayet şüphesiyle İtalyan deniz piyadelerinin tutuklanmasıyla baş gösteren krizdeki sergilenen kötü yönetim, Mario Monti'nin itibarının son kırıntılarını berbat etti. Sağ ittifak şimdi Monti'nin senatör olarak istifasını ve ömrü boyunca bu görevden uzak kalmasını talep ediyor. Monti buna rağmen Pier Luigi Bersani'nin başbakanlığındaki olası bir hükümette Dışişleri Bakanı olabilir. Bu ilk bakışta garip gibi gelse de aslında hiç de kötü bir çözüm değil: Kendini beğenme eğiliminde olan ekonomist Monti iç politikada kendisine duyulan sempatiyi çoktan kaybetti. Daha önce AB Komisyonu’nun rekabetten sorumlu üyesi olarak görev yapmış olan Monti,

yurtdışında hâlâ önemli bir politikacı olarak görülmenin tadını çıkarıyor. Bunun yanı sıra İtalya'daki en derin krizde Silvio Berlusconi'nin yerine başbakan olması nedeniyle Monti'nin hâlâ oyuna dâhil olduğu hesapları yapılıyor."  

İspanya'dan El Pais Guatemala'da eski diktatör Jose Rios Montt hakkında soykırım suçundan açılan davayı yorum sütunlarına taşıyor:

"Eski diktatör Rios Montt'a karşı açılan dava Orta Amerika'daki bu ülkeyi geçmişin korkularıyla yüzleşmeye zorluyor. Kısa bir süre önce başlayan dava tarihi bir önem taşıyor. Latin Amerika'da eski bir devlet başkanının savaş suçundan yargı önüne çıkarılması, olağandışı bir durum. Bu dava kutuplaşmaların olduğu toplumdaki eski yaraları yeniden ortaya çıkardı, çünkü Rios Montt ülkedeki en sevilen politikacılardan biriydi. Bu dava sadece bir zamanlar silaha sarılanları değil, olup bitenleri görmezden gelip kafalarını çevirenleri de oturup düşünmeye sevk etmiş olması nedeniyle büyük önem taşıyor.

© Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: Hülya Topçu

Editör: Ayhan Şimşek