1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Avrupa basınından özetler

29 Nisan 2013

Suriye’de rejimin kimyasal silah kullandığı iddiaları ve İtalya’da yeni hükümetin kurulması bugünkü Avrupa basınından seçtiğimiz yorumların konusu.

https://p.dw.com/p/18Ovz
Fotoğraf: picture-alliance/dpa/Fotoreport

Suriye’de rejimin kimyasal silah kullandığına dair şüphelere ilişkin ABD’den gelen tepkiler kapsamında İsviçre gazetesi Neue Zürcher Zeitung yorum köşesinde şunları yazıyor.

“ABD’nin Suriye’de şu anda radikal adımlar atması beklenmiyor. Başkan Obama’nın tehditkâr tavırları yarar getermiyor; öte yandan başka zehirli gaz vakalarının ortaya çıkması da olası. Peki, bu durumda ne yapmak lazım? En iyi opsiyon Suriye’deki kimyasal silah mevcudunun BM tarafından güven ve denetim altına alınmasıdır. Bunun olması için de sadece Beşar Esad rejiminin onayı değil, uluslararası toplumun ve nihayetinde Esad’ın hamisi olan Rusya’nın da görüş birliğine varması gerekiyor. Zehirli gaz iddialarını araştırmak üzere BM’ye bağlı uzmanlar Suriye'ye gitmek üzere Kıbrıs'ta bekliyor. BM grubuna Rus uzmanlar da eklenecek olursa, Esad'ın ülkeye girmeleri izin vermemesi için elinde bahane kalmayacak.”

Sağ liberal İspanyol El Mundo gazetesi, İtalya’da yeni hükümetin kurulmasına ilişkin yorumunda şu görüşleri savunuyor:

“Merkez solun ılımlı politikacısı Enrico Letta, İtalya’da şimdiye kadar mümkün görünmeyen bir şeyi başardı. Parlamentonun iki kanadında da açık oy çoğunluğuna sahip olan bir hükümet kurdu. 1970’lerde Hrıstiyan demokratlarla komünistler arasındaki tarihî uzlaşmadan bu yana İtalya’da büyük koalisyon hiç olmamıştı. Krizden en fazla kazançlı çıkan ise Silvio Berlusconi. Gerçi hükümete dahil değil ama her an yeni seçimlere gidilmesini zorlayabilecek güce sahip. Şimdi Letta’nın 2001 kasım ayından bu yana bir nevî geçici hükümetle yönetilen ülkeyi yeniden istikrara kavuşturma fırsatı eline geçmiş bulunuyor.”

Liberal Avusturya gazetesi Der Standart'ın yorumuna geçiyoruz:

“Ezelden beri yaşlıların iktidar koltuğunda oturduğu bu ülkede Letta'nın başardığı asıl mucize zamanı çoktan gelmiş olan nesiller arası değiş-tokuştu. Letta'nın yeni hükümeti ülkenin tarihindeki en genç ve kadın bakanların en fazla olduğu hükümet niteliğinde. Kabinesinin hareket serbestisini garanti altına almak için Başbakan Letta her iki siyasî kanattan, diyaloğa açık bakanları seçti. Cumhurbaşkanı Giorgio Napolitano ise onu koruyucu kanatları altına aldı ve iki bin milyar borcu olan ülkeyi içinde bulunduğu sürekli resesyondan kurtarmak için tek ve son şans olarak gördüğü Letta'nın son anda başarısız kalmaması için telefonla sık sık devreye girdi.”

İsviçre'nin Tages-Anzeiger gazetesi de Enrico Letta'nın genç bakanlardan oluşturduğu yeni hükümetini yorum sütununa taşımış:

“Az sayıda istisnaî ağır toplar dışında Enrico Letta'nın kuşağı hükümete tamamen hakim. Yaşlı politikacılar ve en başta da iktidar koltuğuna doğru büyük bir sıçrayış yapmak isteyen 76 yaşındaki Silvio Berlusconi sürpriz bir biçimde kabine dışı kaldı. Gerçi Berlusconi, hükümetin selâmeti ve rahatsızlıkları konusunda söz söyleme hakkına sahip; zira Özgürlükçü Halk Partisi'nin (PDL) desteği olmaksızın Letta çoğunluk sağlayamıyor. Ancak Berlusconi'nin partisi ilk kez babasına karşı da rüştünü ispat etmiş oluyor. Kabine üyeleri ilk kez babanın onlara yasakladığı şeyi, siyaset yapmayı başarabilecekler. Hükümette nesil değişikliği yumuşak bir geçişle mümkün oldu, şimdi bu konuda hamle sırası partilerde.” 

© Deutsche Welle Türkçe

Derleyen Çelik Akpınar

Editör: Başak Özay