AB ülkeleri Eurojust'a başvurmuyor

Merkezi Hollanda’nın Lahey kentinde bulunan Avrupa Soruşturma Bürosu, Eurojust’ın faaliyet alanına giren konuların başında insan ticareti, bilgisayar üzerinden işlenen suçlar ve terör geliyor. AB üyelerinin tümünün temsil edildiği kurum, özellikle Birlik ülkelerinin savcılıklarına sınırötesi soruşturmalarda destek sağlıyor. İki yıl önce kurulan Eurojust’ın önüne şimdiye kadar gelen vaka sayısı ise 1000’in üzerinde.

Eurojust’ın merkezi, olağanüstü güvenlik önlemleri ile korunuyor. Her ay, binanın 12’inci katında AB üyesi ülkelerden hakimler, savcı ve gizli servis ajanları biraraya geliyor. Toplantı masasına gelen konular ise organize suçlardan terör olaylarına kadar geniş bir yelpazade. Kurumun etkin çalışabilmesi için gerekli öncelik, işbirliği.

Eurojust tek başına harekete geçemiyor

Eurojust sadece üye ülkelerin talebi üzerine harekete geçebiliyor. Ancak, ülkelerin Eurojust’ın hizmetlerinden yeterince yaralanmadığı görüşünde olan Langsdorff, ”Eurojust, ilgili kurumlara sağlam bir destek sağlıyabiliyor. Ama en büyük sorun kuruma başvurunun çok az olması. Örneğin, Almanya 2003 yılında sadece bir, 2004’te ise üç kez başvuru yaptı. İhtiyaca bakıldığında bu sayı çok az” dedi.

Alman yetkili, Avrupa’daki savcıların 11 Eylül saldırıları hiç olmamış gibi ellerindeki bilgileri paylaşmakta cimri davrandıklarını belirtiyor. Langsdorff, bazı savcıların kurumu tanımadığını, bazılarının ise sınırötesi vakalarla personel yetersizliği nedeniyle başa çıkamadığını kaydediyor. Bu noktada terörle mücadelede işbirliğinin önemine değinen Langsdorff, ”Terörün yeni çeşidi, zayıfları hedef alıyor. Kadınları ve çocukları ayırmadan, mümkün olduğunca çok kurban verdirmeyi amaçlıyor. Dahası, terör örgütlerinin içyapısı belirgin değil” diye konuştu.

Bilgi bankası önerisi

Avrupa içinde seyahat sınırlaması yok, ancak savcıların Birlik içindeki meslektaşlarıyla ortak arama yapmak ya da yurtdışı ile telefon bağlantısı kurmak için bile özel izin alması gerekiyor. Eurojust üyeleri de adli yardım talebi gelmediği takdirde harekete geçemiyor, ülkelerin başvurusu olmadan soruşturma bilgilerini değiş tokuş edemiyor. Alman yetkili Langsdorff, ortak bir bilgi bankasının bu sorunun aşılmasında katkı sağlayacağını belirterek şöyle dedi:

”Bizim arzu ettiğimiz, örneğin İtalya’da yapılan bir soruşturma kapsamında ele geçirilen bir telefon numarasının doğrudan sisteme aktarılması. Bu sayede biz bu numaranın başka bir ülkedeki terör soruşturmasında da ortaya çıkıp çıkmadığını sınayabiliriz. Bu da takibat ve soruşturmanın daha sağlıklı yürümesini sağlar.”