1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

AB tutarlılık göstermeli

Peter Phillip / DW29 Kasım 2005

Dünya kamuoyunda günlerdir konuşulan konu, Amerikan gizli haberalma servisi CIA’in, Avrupa’da terör zanlılarını işkenceden geçirdiği gizli hapishanelerin olup olmadığı ve eğer varsa, bunların nerede bulunduğu. Başka bir soru da, CIA’in terörist şüphesi altında bulunan kişileri, Avrupa havalimanlarını kullanarak bu gizli hapishanelere götürüp götürmediği. DW’den Peter Philipp’in yorumu:

https://p.dw.com/p/AZsJ

“Dost ya da müttefik bir ülkede görevli askeri birliklerin ya da resmi personelin statüsü, aslında birlik yönetmelikleriyle belirlenmiştir. NATO’nun birlik statüsü, örneğin, Avrupa’da görevli Amerikan askerlerinin konumunu belirler. Ancak bu yönetmeliğin kapsamadığı bazı sınırlar da bulunmaktadır.

Örneğin, terör şüphesi altında bulunan kişilerin, özellikle de Almanya’daki hava kuvvetlerine bağlı havalimanlarından Avrupa’da bir ülkeden öbürüne sevkedilmesi gibi devletler hukukunu çiğneyen ve hiçbir yasal izni olmayan faaliyetlerin bu yönetmelikle önlenmesi mümkün değildir.

Birkaç gündür uluslararası kamuoyunu meşgul eden, siyasilerin hışmını üzerine çeken ve aslında yeni olmayan bu iddialara göre, söz konusu bu hapishanelerde terör zanlılarına ifade vermeleri için işkence de yapılıyor.

ABD’ye karşı suçlayıcı kampanyalar yürütmek kolaydır. Ama öte yandan, Avrupalılar, 11 Eylül terör saldırılarından sonra NATO’daki ittifak sorumluluklarına istinaden Amerikalılar’a, Avrupa hava sahasını istedikleri gibi kullanma özgürlüğünü kendileri tanımamışlar mıydı? Ve aynı Avrupa, Washington’un daha önceki bilenen ve kanıtlanması mümkün olan insan hakları ihlalleri karşısında susmayı tercih etmemişler miydi?

Örneğin, Guantanamo’daki, Afganistan’daki tutuklu kamplarında ya da Irak’taki Ebu Gureyb’te olup bitenler gözümüzün önünde. Elbette ki, hiçbir Avrupalı politikacı buralarda yapılanları onayladığını söylemedi, ama bu tür faaliyetlere son vermesi için Washington’a etkili baskı yapan da çıkmadı.

Avrupalı üst düzey politikacılar, ancak kendilerinin de işbirliği içinde oldukları iddiaları seslendirilmeye başlayınca alınmaya başlıyorlar. Şu kadarını söylemek gerekir: CIA’in elindeki tutukluları, Avrupa’da ve Ortadoğu’nun totaliter ülkelerinde hapis ederek ifadelerini alması, resmi makamların bilgisi ve onayı olmadan mümkün değildir.

Bu nedenle Avrupalılar önce kendi kıtalarındaki iddiaları, CIA ile gönüllü işbirliğine giren işbirliklikçiler olup olmadığını aydınlatmaya çalışmalıdır. Bu tür iddialar doğrulanacak olursa, o zaman da bunun sonuçlarına katlanılmalıdır. AB Komisyornu Başkan Yardımcısı ve Adalet İşleri’nden Sorumlu Üyesi Franco Frattini’nin dün söylediği gibi, CIA’ye yardım eden Avrupalı ülkeler varsa, bunların Avrupa Konseyi’ndeki oy hakkının elinden alınması gerekir.”