ABD İnsan Hakları Konseyi'ne geri dönüyor

Biden yönetimi, ABD'nin yaklaşık üç yıl önce geri çekildiği Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Konseyi'ne yeniden dönüyor.

Konuyla ilgili bir açıklama yapan ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, ABD Başkanı Joe Biden’ın dış politikasının demokrasi, insan hakları ve adalete dayandığını belirterek BM İnsan Hakları Konseyi’nin despotluk ve adaletsizlikle mücadele etmek ve temel özgürlükleri desteklemek için önemli bir araç olduğunu ifade etti.

ABD’nin öncelikle 47 üyeli Konsey’de gözlemci olarak bulunacağını söyleyen Blinken, Konsey’de hatalar yapıldığını ve ABD'nin öncü bir rol üstlenerek değişiklik yapılmasını sağlayabileceğini dile getirdi.

ABD, bundan sonraki süreçte yeniden tam üyeliğe seçilmek için girişimlerde bulunacak.

BM Genel Kurulu, Konsey'i her üç yılda bir yapılan seçimlerle belirliyor. Şimdiki Konsey üyeleri arasında insan hakları ihlallerinin yaşandığı Küba, Çin, Rusya ve Venezuela gibi ülkeler de bulunuyor. Konsey'in yeni üyeleri ise bu yıl içinde belirlenecek. Konsey'de gözlemci bulunduran ülkelerin ise oy hakkı bulunmuyor.

ABD neden çekilmişti?

ABD'nin BM nezdindeki eski büyükelçisi Nikki Haley, Konsey'i "siyasi önyargıların lağım çukuru" şeklinde nitelendirmiş ve Konsey'i "iki yüzlü ve kendine hizmet eden bir organizasyon" olmakla suçlamıştı. ABD'nin eski Başkanı Donald Trump da Konsey'den ayrılma kararını Konsey'in İsrail karşıtı olduğu görüşüne dayandırarak Konsey'in İsrail'e "orantısız" şekilde odaklandığını savunmuştu.

ABD, 2006 yılında kurulan organizasyona katılmayı George W. Bush döneminde de reddetmişti. Barack Obama'nın iktidara geldiği 2009 yılında ise ABD, Konsey'e üye olmuştu. Trump'ın başkanlığı döneminde ABD, BM Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü'nden (UNESCO) ayrılmış, BM fonunu kesmiş ve BM'nin öncülüğünde oluşturulan Paris İklim Anlaşması'ndan da çekilmişti.

Biden, İklim Anlaşması'yla birlikte Dünya Sağlık Örgütü üyeliğine de geri dönmek için ilgili kararnameleri imzalamıştı. 

AP/HS,JD

© Deutsche Welle Türkçe