1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

ABD'den Japonya'ya daimi üyelik desteği

Rainer Sütfeld / New York20 Haziran 2005

ABD Dışişleri Bakanlığı, BM Güvenlik Konseyi’nde daimi üye sayısınnın çok fazla arttırılmasına karşı. Daimi üye sayısına en fazla iki yeni üye eklenmesi gerektiğini belirten Amerikan yönetimi, desteklediği ülkelerin başında ise Japonya olduğunu belirtti.

https://p.dw.com/p/Aam3
BM'de geniş çaplı reformlar öngörülüyor
BM'de geniş çaplı reformlar öngörülüyorFotoğraf: AP

Bakan Yardımcısı Nick Burns, üye sayısının çok fazla arttırılmasının, Güvenlik Konseyi’nin işleyişini frenleyeceği görüşünde. Genişleme için BM Genel Kurulu’ndaki 191 üyenin üçte ikilik çoğunluğu gerekiyor. Ancak nihai onaylama sürecinde ise beş daimi üye, ABD, Çin, Fransa, İngiltere ve Rusya’nın veto hakkı bulunuyor.

ABD Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan bu açıklama, Bush hükümetinin BM’deki hem yandaşlarını, hem de karşıtlarını şaşırttı. Güvenlik Konseyi’nin sadece kısıtlı bir şekilde genişletilmesine verilen desteğin, daha fazla daimi üye sayısı için mücadele veren ülkelere bir ceza mı, yoksa sadece zaman kazanmak için yapılan bir öneri mi olduğu, henüz bilinmiyor. ABD’den yapılan açıklama, hem Almanya gibi daimi üyelik umudu besleyen ülkeler için olumsuz bir haber, hem de Genel Sekreter Kofi Annan’ın reform komisyonu için.

ABD’nin bu yaklaşımını eleştiren Almanya Dışişleri Bakanı Joschka Fischer, II. Dünya Savaşı’ndan sonra kurulan BM’nin nihayet 21. yüzyılın şartlarına uygun bir şekilde reformdan geçmesi gerektiği görüşünde olduğunu yineledi. Fischer, “Güvenlik Konseyi’nin üyeleri 40 yıldır değişmedi, hep aynı kaldı. Kanımca konseyi, dünyadaki yeni dengelere göre yeniden düzenlemenin vakti çoktan geldi. Brezilya, Hindistan ve Japonya gibi, Almanya da, daimi üyeliğin getireceği sorumlulukları üstlenmeye hazır” şeklinde konuştu.

Japonya’ya tam destek

Washington, BM’de reform konusunda yaptığı ilk somut açıklamasında, ABD’nin sadece Japonya’nın daimi üyeliğini desteklediği kaydetti, ancak ikinci adayının kim olduğu henüz bilinmiyor. Gözlemciler ise Hindistan’ı favori gösteriyor. Bu şekilde, ne Güney Amerika’dan, ne Afrika’dan, ne de Arap dünyasından bir ülke daimi üye sıfatı kazanabilecek.

ABD, üye sayısında sadece kısıtlı artışa gidilmesine verdiği desteği, Güvenlik Konseyi’nin işlerliğinin azalmaması ile gerekçelendiriyor. Reform komisyonunun, önerdiği 24 üye sayısı çok yüksek bulunuyor. Washington ayrıca, kısıtlı artışın da İnsan Hakları Komisyonu’nun yerine, seçilmiş bir konseyin gelmesi ve barış misyonları için bir komisyonun kurulmasından sonrasına kalmasını istiyor. Beyaz Saray böylece, Genel Sekreter Annan’ın takvimini tersine çeviriyor. Annan, önce çağa uygun bir Güvenlik Konseyi oluşturularak, ardından diğer gerekli reformlara gidilmesinden yana.

G-4 çabalarını sürdürüyor

G-4 olarak da bilinen Japonya, Almanya, Brezilya ve Hindistan, yine de çabalarını sürdürmekte kararlı. Almanya’nın BM’deki daimi temsilcisi Günther Pleuger, demokratik yoldan vazgeçmeyeceklerini belirterek, “Kararın, uzlaşma sonucu alınması, en makul yol olur. Ama uzlaşma sağlanamazsa, bu karar çıkmamasına neden olmamalı. Yani, Genel Kurul’da oylama gidilir ve üçte ikilik çoğunluğa ulaşmaya çalışılır” dedi.

BM’deki diplomatlar, Washington’ın bu son adımının, üçte ikilik bir çoğunluğu G-4’ün arkasında toplayabileceğini belirtiyor. ABD, kendi reform önerisi getirmiyor. Gözlemciler, zaten Afrika’daki 53, Güney Amerika’daki 34 ülkenin, ABD’nin önerisine karşı çıkacağı için bu önerinin bir şansı olmayacağını belirtiyor. Japonya, Almanya, Brezilya ve Hindistan’ın ise gerekli 128 ülkeden 120’sinin şimdiden hazır olduğu, BM kulislerinde dolaşan son söylentiler.