1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

AB'de Almanya endişesi

Bernd Riegert / DW25 Mayıs 2005

Almanya’da erken seçimin gündeme gelmesi AB’de tartışmalara neden oldu. Berlin’deki son gelişmeleri değerlendiren AB Dönem Başkanlığı’nı yürüten Lüksemburg Başbakanı Jean-Claude Juncker, Haziran ayında yapılacak AB Zirvesi’nde mali konularda anlaşma sağlanmasının güçleştiğini ifade etti.

https://p.dw.com/p/Aapb
Juncker, Almanya seçimleriyle ilgili açıklamalarda bulundu
Juncker, Almanya seçimleriyle ilgili açıklamalarda bulunduFotoğraf: AP

Almanya’da erken seçim hazırlıkları, Avrupa Birliği’nde farklı değerlendirmelere neden oluyor. Brüksel’de Angela Merkel’in başbakanlığının ne değiştireceği ve Eylül ortasında yapılması beklenen genel seçim öncesinde Başbakan Schröder’in hareket olanaklarının ne olduğu soruluyor.

Avrupalı liderleri özellikle ilgilendiren, Haziran ortasında yapılacak zirvede mali planlar hakkındaki pazarlıklarda Alman hükümetinin ne kadar serbest hareket edebileceği. Avrupa Birliği Dönem Başkanı ve Lüksemburg Başbakanı Jean-Claude Juncker bu konuda açıklamalarda bulundu.

Avrupa Birliği Dönem Başkanı ve Lüksemburg Başbakanı Jean-Claude Juncker, Birlik’in kasalarına para aktaran ülkeler arasında bulunan Almanya’nın bu ortamda tartışmalı mali çerçeve konusunda taviz verebileceğini sanmadığını söyledi. Juncker, “Eylül’de olması beklenenler dolayısıyla, Haziran ortasında gerçekleştirmeyi planladığımız mali anlaşmaların çok daha zor olacağından hareket ediyorum. Alman seçimleri olmadan da anlaşmak güçtü. Şimdi daha da güç” diye konuştu.

Juncker, Schröder’le görüşecek

Juncker, 30 Mayıs’ta Başbakan Gerhard Schröder’le buluşacak. Orada, darbe yiyen Başbakan’ın Haziran zirvesinde geniş kapsamlı mali kararlar verip veremeyeceğini öğrenmeye çalışacak. Almanya, Brüksel’e ödemelerini kısmak ve Avrupa Birliği bütçesine üst sınır getirmek istiyor. Juncker ise bu konuda şu değerlendirmeyi yaptı:

“Eğer bir yandan harcamaların yüzde 1’e yakın bir noktayla sınırlanması, diğer yandan da Almanya’nın Avrupa Birliği’nin toplam masraflarına katılımının daha adilleştirilmesi gerçekleşirse, Alman Başbakanı’nın tartışmaya yapıcı katkıda bulunmasının olanaklı olacağını düşünüyorum. Tabii eğer bu konu Alman iç politikasında abartılmazsa.”

Bu tartışma ve uzlaşma arayışının, Avrupa Birliği’nde mükemmel bir pazarlıkçı olarak tanınan Jean-Claude Juncker için bile ağır bir sınav olacak. Aslında Juncker, dönem başkanlığını karar bağlanmış bir mali paketle taçlandırmayı arzuluyordu. Şimdi Juncker, çok karamsar senaryolar kurulmaması uyarısı yapıyor ve “Bunu kabul etmek gerek. Almanya’da erken seçimlerin kapıda olması kendi başına bir kriz değil. Seçimler demokrasinin bir parçası. Bunu, yeni seçimlerin getireceği bütün güçlüklerle kabul etmek lazım” diyor.

Referandum etkilenmez

Lüksemburg Başbakanı, Gerhard Schröder’in darbe yemiş bir Anayasa yanlısı olmasının, Fransa’da 29 Mayıs’ta yapılacak Anayasa referandumunu etkilemeyeceğine de değinerek “Anayasa’ya Alman politikasında hem iktidar, hem de muhalefet onay verdi. Burada Fransa’daki Anayasa tartışmasını etkileyecek birşey göremiyorum” değerlendirmesini yaptı.

Jean-Claude Juncker, Fransızlar’ın Anayasa’yı reddetmeleri halinde Anayasa’nın yeniden tartışmaya açılmayacağını vurguladı. “Herhangi bir B planı yok” diyen Juncker, metni yeniden tartışmaya açmanın zarar vereceğini savundu.