1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

"AB'den daha fazla çaba"

Panayot Kuparanis4 Mayıs 2004

AB‘ye bölünmüş olarak giren Kıbrıs konusunda Avrupalı politikacılar hala bir çözüm bulunması umudunda. Almanya’da da sık sık gündeme gelen Kıbrıs’la ilgili iktidar partilerinin milletvekilleri, AB’nin daha fazla sorumluluk üstlenmesini istiyor. Alman iktidar partilerinin, bu konudaki yaklaşımlarını Panayot Kuparanis araştırdı...

https://p.dw.com/p/AbIX
Sosyal Demokrat Parti'den Lale Akgün, AB'nin arabuluculuk misyonunun terketmesi görüşünde...
Sosyal Demokrat Parti'den Lale Akgün, AB'nin arabuluculuk misyonunun terketmesi görüşünde...Fotoğraf: SPD

Kıbrıs Rum halkının referandumda birleşmeye karşı oy kullanması Almanya’da büyük üzüntü yarattı. Bu nedenle Berlin’de hakim olan görüş; Rumlar‘la aynı devletin çatısı altında birleşmeye razı olarak ”Avrupalılık” ruhuna uygun biçimde davranan Kıbrıslı Türkler‘in hayal kırıklığına uğratılmaması gerektiği yönünde. Almanya, bu nedenle AB’nin derhal etkin adımlar atmasını istiyor. Ancak bu adımların biçimine ilişkin somut öneriler ne olabilir?

Yeşiller partisinin Kıbrıs uzmanı Rainder Steenblock, Kıbrıs’ta birleşmeye ilişkin yeni bir halkoylamasının birkaç yıldan önce gerçekleşemeyeceği ve bunun bu kez BM örgütünün değil, AB’nin gözetiminde olacağı inancında. Bu süreçte AB’nin daha fazla sorumluluk üstlenmesi gerektiğini düşünen Steenblock, şunları söylüyor:

”Sonuçta Kıbrıs, AB’nin bir üyesi ve bu nedenle BM’nin bir kez daha böyle etkin bir rol üstleneceğini sanmıyorum. Gerek Komisyon, gerekse üye devletler olarak AB’nin bu sorunu benimsemesini, üyelerimizden biri hala bölünmüş bir devlet konumunda ve bu durumun bir an önce giderilmesi gerektiğini düşünmesini bekliyorum.”

"Arabuluculuk misyonu sona ermeli"

Sosyal Demokrat milletvekili Lale Akgün de BM örgütünün, geçmiş dönemde üstlendiği aracılık misyonunun artık AB’ye terketmesi gerektiğini düşünenlerden. Türk kökenli milletvekili, Birliğin Kıbrıs Rum yönetimine karşı takınması gereken tavrı şöyle özetliyor:

”AB’nin, Kıbrıslı Rumlar‘a artık Birliğin şemsiyesi altında yer aldığını hatırlatması ve varolan ortak yasalara ve ilkelere göre davranmaya zorunlu bulunduğunu anlatması gerekir. En önemlisi, AB’nin, ilkeleri dışına çıkan davranışları kesinlikle onaylamayacağını açıklaması doğru olur. Papadopulos’un birleşme öncesinde Kıbrıs’ta oynadığı oyunu birleşmeden sonra tekrarlayamayacağını öğrenmesinde yarar var.”

"Kıbrıs Rumları uyarılmalı"

Papadopulos, referandum öncesinde Kıbrıs Rum halkından Annan Planı‘na ret oyu vermesini istemiş, Verheugen’ın bunun aksini savunmak üzere televizyonda konuşmasını ise engellemişti. Yeşiller’den Steenblock bu tutumun tekrarlanamayacağını söyleyerek, üye devletlerde hayata geçirilen belirlemelerin yüzde 70 oranında Brüksel’de kararlaştırdığını hatırlatıyor. Steenblock şöyle devam ediyor:

”Kıbrıs Rumları‘na şantaj yapmak gibi bir niyet söz konusu değil. Zaten AB’nin üslubunda bu yok. Ancak birlikte bir öğrenme süreci yaşamamıza bir engel bulunmadığını düşünüyorum. Bu da Kıbrıs Rumları‘nın bu sorunun giderilmesi için sürekli uyarılması ve Birliğin bu konuya büyük önem verdiğinin tekrar tekrar anlatılması yoluyla olabilir."

Kuzey Kıbrıs’a olumlu sinyaller

Lale Akgün de Annan Planı‘na ”evet” diyen Kıbrıs Türkleri‘ne AB’nin bazı olumlu sinyaller vermesinin doğru olacağı görüşünde. Akgün, Kuzey Kıbrıs halkının gerek sembolik gerekse ekonomik açıdan varlığının kabul edilmesini istediğini belirterek şöyle devam ediyor:

"Kıbrıs Türkleri‘nin önümüzdeki zamanda Ada‘dan kaçmayıp, hayal kırıklığı nedeniyle İngiltere’ye ya da Türkiye’ye göçmeyip Kuzey’deki varlığını sürdürmesi büyük önem taşıyor. AB de Ada‘nın tümü birlik üyesi olduğu halde fiilen Yeşil Hat‘ta sona eren dış sınırını, Kıbrıs’ın kuzeyini de içerecek hale getirmenin yollarını aramalıdır.”

AB’nin önümüzdeki günlerde Kuzey Kıbrıs’a ayrıcalıklı bir konum tanıyan belirlemelerini saptaması bekleniyor. En azında ticaret amorgosunun kaldırılması, Kuzey Kıbrıs havaalanlarına iniş-kalkış yapılabilmesi hayati önem taşıyan noktalar.