1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

ABD’nin demokrasi atağı

Martin Wagner20 Mayıs 2005

İki yıl önce Amerika Birleşik Devletleri Başkanı George Bush Irak Savaşı’nın bittiğini, “görev tamamlandı” sözleriyle duyurdu. Ama o tarihten bu yana yüzlerce Iraklı, Amerikalı ve yabancılar çatışmalar ve saldırılarda yaşamını yitirdi. Ne savaşın bitiminin resmen ilanı, ne de ilk demokratik seçimler bu ülkeye sükunet getirmedi. Amerikan hükümetine devamlı, savaş sonrasına dönük hiçbir hazırlık yapmamış olduğu suçlaması yöneltildi. Şimdi Bush bu durumu değiştirmeye çalışıyor ve Irak’a göndereceği sivillerden oluşan bir birlikle genç demokrtasiyi güçlendirmek istiyor. DW’den Martin Wagner’in yorumu:

https://p.dw.com/p/AZwX

"Amerikan Başkanı’nın kendi, partisinin yandaşları önündeki itirafı çok iyi kamufle edilmişti. George Bush, Irak’ın yeniden inşasında sorunlar olduğunu söyledi. „Bu sorunları askeri yöntemlerle çözmek olanaklı değil“ diyen Başkan, sivil bir güce gerek duyulduğunu açıkladı. Bush bunun için hükümetinin 24 milyar dolar ayıracağını da sözlerine ekledi. Bunun dışında 100 milyon dolar da, dünya çapında devreye sokulabilecek bir krize tepki timine harcanacak. Şimdi kara mizah yapıp, Amerikalı sivillerin az parayla, daha önce Amerikan ordusunun yıktıklarını yeniden inşa edeceğini söylemek olanaklı.

Fakat ciddi bakıldığında, bu tür bir sivil ekibin kurulması ne kadar anlamlı ve doğru olursa olsun, bunun şimdi açıklanması siyasi bakımdan ağır bir suç. Çünkü Bush hükümetinin seçimler öncesinde ne kadar kirli bir oyun oynadığını sergiliyor. Başkan konuşurken, salonda kendisini dinleyenler arasında „iyi arkadaşım“ şeklinde tanıttığı biri de vardı: Yaklaşık bir yıl öncesine kadar Irak^taki sivil Amerikan yönetiminin şefi Paul Bremer. Ama bu kurum lağvedildi ve Irak’ta yönetim Iraklılara devrediliyor gibi yapıldı.

Bu, başkanlık seçimlerinden önce ve Demokratların Bush’un Irak politikasına saldırmayı denedikleri bir dönemdeydi. Savaş sonrasına dönük ciddi bir plan olmadığını savunuyorlardı. Hükümetin buna yanıtıysa hep, „Irak’ta herşey yolunda. Askeri bakımdan durum kontrolümüz altında, Iraklılar onlarca yıllık bir diktatörlükten sonra yine kendilerini yönetiyor“ şeklindeydi.

Başkanlık seçimlerinin üzerinden altı ay geçti. Askerler giderek daha fazla kuşkuya düşüyor ve Başkan ülkenin yeniden inşası için Irak’a sivilleri göndermeyi düşünüyor. Ama Amerikalıların, askerlerinin Irak’ı terk edeceği günü daha beklemesi gerekiyor.

Evet doğru: Bütün sorunları, siyasi ve askeri gelişmeleri önceden görmek olanaklı değil. Fakat Irak Savaşı’ndan önce hem Amerika’da, hem de Bush hükümeti içinde yeterli sayıda uzman bu konuda uyardı. Amerikalı askerlere Iraklıların çiçek atacağını, Irak’ın yeniden inşayı kendi gelirleriyle gerçekleştirebileceğini ve küçük bir askeri birlikle bu savaşın kazabılabileceğini ve ülkenin yine hızla terk edilebileceğini iddia edenler kazandı. Hükümet içinde bu çizgiyi desteklemeyenler soyutlandı.

Gerçekleri gördüğü için Bush’u eleştirmek olanaksız. Ama şu eleştiri yapılmak zorunda: Bu durum çok daha önce de ortadaydı, ama seçimler öncesinde Amerikan halkından gizlendi. Vatandaşlar faturayı ancak şimdi görüyor. Ödemek dışında bir seçenekleri kalmadığı bir anda."