1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

AB'nin yüzüne makyaj

24 Mart 2013

AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilciliği'nin Birliğin dış politikasına yön vermesi umuluyordu. Ancak şimdilerde rahatsızlık had safhada.

https://p.dw.com/p/183Q2

AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilciliği'nin hâlihazırda mevcut 140 bürosunda toplam yaklaşık 2 bin diplomat görev yapıyor. Bunun yanı sıra temsilciliğin Brüksel'deki merkezinde de bin 500 çalışanı mevcut. Bu rakamlar ilk bakışta insanı etkiliyor ama AB ülkelerinin Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilciliği'nin çalışmalarından duyduğu memnuniyetsizlik giderek artıyor.

Eleştiriler en çok Asthon'a yönelik

Aslında eleştiriler ağırlıklı olarak Temsilcilik görevini yürüten İngiliz politikacı Catherine Asthon üzerinde yoğunlaşıyor. Asthon'un görevi dış politika ve güvenlik politikaları alanlarında yeterli deneyime sahip olmadan üstlenmesi en büyük rahatsızlık noktasını oluşturuyor. İngiliz politikacı görevinin zorluğunu kendisi de teslim ediyor. Asthon Dublin'de yapılan AB dışişleri bakanları toplantısında bunu şu sözlerle dile getirdi:

"Bu görev kanatları olmayan bir uçağın uçmasına, uçarken da aynı anda taşıyıcı kanat inşa etmeye çalışmasına benziyor. Şimdi bir uçağımız olduğuna göre biz bunun gerçekten uçabilmesini sağlamalıyız."

Almanya Dışişleri Bakan Yardımcısı Michael Georg Link, bu konuda Asthon'la aynı düşüncede. Link eleştirilerin aksine Asthon'un bu görevi ziyadesiyle yerine getirdiği görüşünde:

"Temsilciliğin kurulması ve hayata geçirilmesi aşamasındaki bu inanılmaz zorlu görevi çok iyi bir biçimde yerine getirdi. İşte bu nedenle Almanya, temsilciliği destekliyor."

EU Außenministertreffen Brüssel Catherine Ashton
AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Catherine AshtonFotoğraf: AFP/Getty Images

Reform talepleri somutlaştı

Ancak Link ve meslektaşları diğer yandan temsilcilikte kökten bir reform da talep ediyor. Dublin'deki toplantıda, Asthon'un bu yılın ortasına dek bir bilanço çıkarması konusunda uzlaşma sağlandı. Asthon bunu yaparken, hangi alanlarda reforma gidilebileceği konusunda da önerilerde bulunacak. Özetle AB dış politik krizlere gerektiğince tepki vermeden önce, kendi dış politika temsilciliğindeki krizi çözecek.

İngiltere ve Fransa katılmadı

Dublin'deki toplantıda 14 AB ülkesi, temsilciliği AB'nin vazgeçilmez bir parçası haline getirmeyi öngören bir metni imzalayarak, tavırlarını ortaya koydu. İngiltere ve Fransa bu metni imzalamadı. BM Güvenlik Konseyi'nin daimi iki üyesi olan bu iki ülke bu nedenle bağımsız bir dış politika yürütme konusundaki ısrarın altını çizdi. İngiltere ve Fransa'nın dış politikada bağımsız olma konusundaki tavır, Suriye'deki isyancıların silahlandırılması konusundaki tartışmalarda da su yüzüne çıkmıştı.

Flaggen vor dem Europäischen Parlament Handelsausschuss Symbolbild
Fotoğraf: Picture-alliance/dpa

AB dış ilişkiler temsilciliğinde reform talep eden 14 AB üyesi ülke, komşuluk politikasını gelecekte AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilciliği'nin sorumluluğuna vermeyi öneriyor. AB'nin Doğu Avrupa ve Kuzey Afrika ile ilişkiler konusunda hâlihazırda ayrı temsilcileri mevcut. Şimdi bu konunun temsilciliğin yetki alanına verilmesi tartışılıyor.

Bunun yanı sıra kalkınma politikaları, dış ticaret gibi konuların da AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilciliği'nin görev kapsamına dahil edilmesi isteniyor. AB'nin özellikle küçük üye ülkeleri temsilciliğin uluslarüstü bir konsolosluk görevi üstlenmesinden yana. Bu sayede örneğin yurtdışında pasaport ya da uçak bileti gibi konularda sorun yaşayan AB vatandaşlarının hangi ülkeden olurlarsa olsunlar, bu temsilcilikten yardım talep edebilmelerini istiyorlar. 

Sivil toplum kuruluşları da memnun değil

Öte yandan Brüksel'deki sivil toplum kuruluşları AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilciliği ile yaptıkları projelerde sorun yaşadıklarından dert yanıyor. Sivil toplum kuruluşlarına göre temsilcilikte çok başlılık hâkim. AB kurumları arasında birçok konuda ortak bir tavır yok. Kurumlar birbirleriyle yeterince işbirliği yapmıyor. Bu nedenle kurumların görev alanının tanımlanmasını ve gerekli alanlarda yeterince personelin istihdam edilmesini talep ediyorlar. Kesin olan temsilcilikle ilgili reformları Catherine Asthon'un hayata geçirmeyeceği. 57 yaşındaki Asthon 2014 yazında bu görevden ayrılacağını açıklamıştı.   

© Deutsche Welle Türkçe

Christian Trippe / Hülya Topçu

Editör: Banu Wöltje