1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

AİHM’den CHP’ye ret

30 Kasım 2017

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) tarafından 16 Nisan anayasa değişikliği referandumu hakkında yapılan dava başvurusunu reddetti.

https://p.dw.com/p/2oWbj
Türkei Referendum Auszählung
Fotoğraf: picture alliance/AA/B. Ozkan

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), 16 Nisan referandumunun Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS) ile uyumlu düzenlenmediği temelinde CHP adına 4 Temmuz 2017 tarihinde yapılan dava başvurusuyla ilgili kararını bugün açıkladı. Strasbourg Mahkemesi, referandum konusu AİHS’de öngörülmediği için bu alanda “yetkisiz” olduğunu belirtip, başvuruyu esasa girmeden reddetti.

Gerekçeli kararda, 1975 yılından bu yana referandum konusunda Avrupa genelinden AİHM gündemine taşınan dava başvuruları örnek gösterildi ve bu başvuruların tamamının bugüne kadar sistematik olarak reddedildiği hatırlatıldı.

AİHM bu alanda ilk kararını 42 yıl önce İngiltere’nin AET üyeliği konusunda düzenlenen bir referandumla ilgili dava başvurusunda vermiş ve referandum AİHS kapsamına girmediği gerekçesiyle başvuruyu geri çevirmişti. AİHM, İskoçya’nın bağımsızlığıyla ilgili referandum konusunda gündemine taşınan bir diğer dava başvurusunu da aynı gerekçelerle bu yıl haziran ayında reddetmişti.

Türkei Proteste Demonstration gegen Erdogan
CHP referandumu AİHM'ye taşımıştıFotoğraf: picture-alliance/Photoshot

CHP'nin başvurusu

CHP’nin başvurusuna  AİHS’ye ek 1 numaralı protokolün “serbest seçim hakkı”yla ilgili 3’üncü maddesi temel oluşturmuştu. Bu maddede, AİHS’ye taraf devletlerin, “yasama organının seçilmesinde halkın kanaatlerinin özgürce açıklanmasını sağlayacak şartlar içinde, makul aralıklarla, gizli oyla serbest seçimler yapmayı taahhüt eder” ifadesi yer alıyor.

CHP AİHM’ye yaptığı başvuruda 16 Nisan referandumunun “ifade özgürlüğü, kuvvetler ayrılığı ve yargı bağımsızlığının olmadığı bir ortamda gerçekleştiğini” ve bu nedenle AİHS’nin serbest seçim hakkıyla ilgili maddesinin ihlal edildiğini savunmuştu.

AİHM’nin gerekçeli kararında devletlerin “ifade özgürlüğünün güvence altında olduğu demokratik seçimler düzenleme yükümlülükleri” hatırlatılsa da, AİHS’nin serbest seçim hakkıyla ilgili maddesinin açık ve net olduğu ve sadece “yasama organı seçimlerini” kapsadığı not edildi. Bu maddenin yalnızca belirli aralıkla düzenlenen seçimler için geçerli olduğuna vurguda bulunuldu.

16 Nisan referandumunun yasama organı değil cumhurbaşkanının yetkileriyle ilgili bir halkoylaması olduğunu da belirten AİHM, CHP’nin dava başvurusunu “kabul edilemez” bularak geri çevirdi.

AİHM, CHP’nin “referandumla ilgili olarak iç hukukta etkin başvuru yolu bulunmadığı” yönündeki şikayetini de referandumla ilgili temel şikayeti geri çevrildiği için reddetti.

Karar, CHP gibi 16 Nisan referandumunun AİHS ile uyumlu düzenlenmediği temelinde Ankara’ya karşı dava açmak için başvuruda bulunan diğer 30 birey ve kuruluş için de emsal oluşturuyor.

Kayhan Karaca / Strasbourg

© Deutsche Welle Türkçe