1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

AKP’den türban yasağına pasif onay

Kayhan Karaca/ Strasbourg18 Mayıs 2005

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde (AİHM), üniversiteye türbanla giremediği için Türkiye karşı dava açan Leyla Şahin’le ilgili kararın temyiz duruşması bugün başladı. Türk hükümeti, duruşmada yasak kararının sürmesininden yana görüş bildirdi...

https://p.dw.com/p/Aaq7
Avrupa ülkelerinde de türbanla ilgili tartışmalar yaşanıyor.
Avrupa ülkelerinde de türbanla ilgili tartışmalar yaşanıyor.Fotoğraf: AP

Türk hükümeti, bugün Strasbourg’da görülen duruşmada, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) türban davasında geçen yıl aldığı kararı onaylamasını isteyen bir savunma yaptı. Ankara böylelikle, üniversitelerdeki türban yasağını onaylayan kararın tekrarını istemiş oldu. AİHM 29 Haziran 2004 tarihinde açıkladığı ilk kararında Leyla Şahin adlı davacıya İstanbul Üniversitesi tarafından getirilen türban yasağının Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne (AİHS) aykırı olmadığı sonucuna varmıştı.

Türk hükümetinin avukatı 1 saat 15 dakikalık duruşmada sadece 9 dakika konuştu. Bu savunma bugüne kadar AİHM önündeki bir duruşmada Ankara tarafından yapılan en kısa süreli savunma olarak da tarihe geçmiş oldu. Ancak Türk hükümetinin avukatı bu kısa ve pasif savunmaya rağmen AİHM’nin bu davada geçen yıl Haziran ayında açıkladığı kararı onaylaması talebinde bulundu.

“Katı laiklik”

Davacı Leyla Şahin’in avukatları ise duruşmada, eğitim hakkı özgürlüğüne daha fazla yer verdiler. Davacının avukatları davanın ilk aşamasında türban yasağını, daha ziyade din ve vicdan özgürlükleriyle ilişkilendirmişlerdi. Leyla Şahin’in avukatı Kazım Berzeg, duruşmada, Türkiye’deki katı laiklik uygulamasını eleştirdi ve Türkiye’nin Fransa’dan kopyaladığını söylediği bu ilkeyi Fransa’dan çok sert uyguladığına vurguda bulundu.

Türbanın sorun haline getirilmesinin asıl nedeninin ise Türk ordusunun kendisine yeni iç ve dış düşmanlar aramasından kaynaklandığını ileri sürdü. Türbanın ve şeriatın Türkiye’yi tehdit etmediği tezini savundu. Avukat Berzeg, bunlara ek olarak, “parlamentonun görev alanını ihlal ettiğini” söylediği Anayasa Mahkemesi’ni de AİHM’nin türban kararını yanlış yorumlayıp Türkiye’de halka yanlış anlatmakla suçladı.

Nihai karar 6 ay ile 1 yıl arasında

Bugünkü duruşmanın ardından herhangi bir karar açıklanmadı. AİHM’nin bu davadaki nihai kararı 6 ayla 1 yıllık bir süre içinde bekleniyor. Strasbourg’daki AİHM ve Avrupa Konseyi kaynakları, mahkemenin türbana Türk üniversitelerinde getirilen yasağı onaylayan kararının değişmesinin çok az bir ihtimal olduğu görüşündeler.

Aynı kaynaklar, AKP’nin pasif biçimde de olsa AİHM’nin türban yasağını Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’yle uyumlu bulan ilk kararının onayını istemesini, devlet politikasıyla kendi seçmen kitlesi arasındaki hassas dengelere bağlıyorlar.

Almanya ve Fransa

AİHM’deki bu ilk türban davasını Avrupa ülkeleri de dikkatle izliyor. Çünkü başta Fransa ve Almanya olmak üzere birçok Avrupa ülkesinde okullarda türbanın yasaklanması konusuda tartışmalar yaşanıyor. Fransa geçtiğimiz yıl, türban dahil, okullarda dini sembolleri yasaklayan bir yasa çıkarmıştı. Yasa uygulanmaya başlandı, ancak hala bu konudaki tartışmalar ve görüş ayrılıkları devam ediyor.

Almanya ise türban yasağı konusunda tamamen ikiye bölünmüş durumda. Anayasa Mahkemesi bu konudaki kararı eyalet yönetimlerine bırakınca, türban konusunda tam anlamıyla bir kargaşa yaşanmaya başladı. Bazı eyaletlerde türbanı yasaklayan yasalar çıkartılırken, bazı eyaletler de bu konuda özgürlükten yana. Politikacılar da türban konusunda farklı yaklaşımlar sergiliyor.