1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Alman politikacılardan bilimsel araştırmalara destek

Manfred Götzke19 Nisan 2005

Almanya’da hükümet ve muhalefet, çeşitli toplantılarda bilimsel araştırmaların önemini vurgulayarak ve “Yenilikler ülkesi Almanya”nın daha çekici hale getirilmesine yönelik önerilerde bulunuyor. Manfred Götzke bildiriyor.

https://p.dw.com/p/Aaa7

“Ne kadar iyi olursak, ancak o kadar değerli olabiliriz.” Alman Cumhurbaşkanı Horst Köhler’in ilk büyük konuşmasında sarfettiği bu cümle, bugünlerde Berlin’deki günlük politikanın belgesi olabilir. Ülkenin geleceğinin ancak araştırma ve geliştirmeyle güvenceye alınabilecek olduğunu ilk anlayan ve dile getiren Cumhurbaşkanı değildi.

Yıllardan beri politikacılar yenilenmelerin teşvik edilmesi gerektiğini vurguluyor, bilim ve iş dünyasında yeniliklerin tanıtıldığı toplantılarda boy gösteriyor. Başbakan Gerhard Schröder öğrencilerle işverenlerin ortak fikirler geliştireceği bir projeyi tanıttı ve araştırmaların çerçeve koşullarının liberalleştirilmesini talep etti.

Schröder, “Araştırma ve geliştirme söz konusu olduğunda Almanya’da, örneğin Amerika Birleşik Devletleri’nden farklı olarak, ağırlığı rizikolara bağlı fırsatları kullanmak için ne yapacağımızdan çok, bu rizikoları asgariye indirmeye verdiğimiz gerçeğini kastediyorum” şeklindeki sözleri dikkat çekti.

Bürokratik engeller

Başbakan’ın bu sözleri ne kadar muğlak olursa olsun, Alman kimya sanayiinin devi BASF’in hazır bulunan Yönetim Kurulu temsilcileri tüm bunları memnuniyetle dinledi. Çünkü kimya sanayii aylardan beri, bugüne kadar test edilmeyen kullanılmış kimyasal maddelerin sağlığa zararlı olup olmadıklarının yoklanmasını öngören bir Avrupa Birliği Genelgesi’ne karşı mücadele ediyor.

Fakat başarılı bilimsel çalışmaların temeli eğitimde yatıyor. Almanya’da öğrencilerin eğitiminin ne kadar iyi olduğu da, son PISA araştırmasının gösterdiği gibi oldukça büyük ölçüde ait oldukları sosyal sınıfa bağlı. Başbakan, bu duruma son vermek ve eğitim sisteminde reform yapmak istiyor.

Merkel de liberalleşmeden yana

Başbakan, öğrenci ve işadamları önünde yenilik için düşüncelerini anlatırken, buradan 500 metre mesafedeki Alman Parlamentosu’nda ana muhalefetteki Hristiyan Demokrat Birlik partisi de araştırmacılar, profesörler ve öğrencilerle “yenilikler ülkesi Almanya”yı tartışıyordu. Eski araştırmacı ve parti başkanı Angela Merkel, bir noktada Başbakan’la aynı fikirdeydi, araştırmaların liberalleştirilmesi konusunda.

Merkel, bunu düşüncesini “Gen Teknolojisi Yasası’na baktığımızda, bunu başka Avrupa ülkelerinden daha bürokratik şekilde gerçekleştirme olanağımız olmadığı görülüyor. Çünkü tüm Gen Teknolojisi Yönetmeliği, Japonya, Çin, Hindistan ve Amerika Birleşik Devletleri’ndeki yasalarla karşılaştırıldığında çok daha kısıtlayıcı” şeklinde açıkladı.

Devlet herşeye karar vermemeli

Merkel ayrıca, patentli ilaçlarda geçerli fiyat sınırlamasının kaldırılmasını ve en ileri bilimsel araştırmaların Avrupa’dan kaçmasına yol açacağını düşündüğü Kimya Yönetmeliği’nin planlanan şekilde yürürlüğe girmemesini talep etti. Merkel’e göre, hangi araştırmanın iyi, hangisinin de kötü olduğuna devlet karar vermemeli.

Bu, üniversitelerdeki araştırmaların teşvikinde de geçerli. Merkel, araştırmalara maddi teşvik tasarısının geçen hafta neden kendi partisinin engellerine takıldığını açıklamaya çalıştı. Çünkü yenilenmeye ne kadar olumlu bakarlarsa baksınlar, Hristiyan Demokratlar’ın yönetimindeki eyaletler, üniversitelerde bilimsel araştırmaların teşvikine ayrılan 1 milyar 900 milyon Euro’luk programa onay vermedi.