1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

'Almanya yardımlara devam etmeli'

7 Eylül 2015

Alman gazetelerinde Almanya'ya gelen sığınmacılarla ilgili değerlendirmeler geniş yer tutuyor. Gazetelerde ağırlıklı olarak halkın gösterdiği yardımseverliğe işaret ediliyor.

https://p.dw.com/p/1GS0l
Fotoğraf: picture-alliance/dpa/F. Rumpenhorst

07.09.2015 - Alman basınından özetler

Frankfurter Allgemeine Zeitung, Almanların gösterdiği yardımseverliğe dikkat çekerek politikacıları uyarıyor:

"Almanya cazibeli ve nispeten güçlü bir ülke. Ancak tek başına bu krizin üstesinden gelemez. Bunun maliyeti büyük ve yüz binlerce sığınmacının uygun bir şekilde barınması ve ihtiyaçlarının karşılanması için işleyen kamusal araçlara ihtiyaç var. Federal yönetimin, eyaletlerin ve belediyelerin ortak çabaları doğrultusunda kaynakların harekete geçirilmesi gerekiyor. Vatandaşlar ise resmi makamların ve politikacıların onların istek ve kaygılarını dikkate almadığı gibi bir izlenime kapılmamalı. Aksi halde yardımseverlik ve insaniyet hızla yok olabilir. Almanya'ya gelen trenlerde oturan ve çoğunluğu oluşturan gençler kabul edildikleri için minnettar. Peki bu minnettarlık, gelecek artık pembe olmadığında acaba daha ne kadar sürecek?

Süddeutsche Zeitung'da yer alan yorumda da Almanya'nın yardımlara devam etmesi gerektiği savunuluyor:

"Avrupa Birliği, 510 milyon nüfuslu bir Birlik. Bu Avrupa, Suriye'den savaş mültecileri kabul edildiğinde boğulmaz. Bu Avrupa, onları kabul etmezse boğulur. Avrupa cimriliğinde, ulusal bencilliğinde ve riyakarlığında boğulur. Avrupa'nın temel değerlerinin ne olduğu gerçekten şimdi gösterilmeli. Almanların yardımı dokunaklı, muazzam ve tarihi. Almanya yardımlarına, Avrupa koşuluna bağlı olmadan, yani diğerlerinin de yardım yardım etmesi koşulunu öne sürmeden devam etmeli. Bununla birlikte: Avrupa'nın bir dayanışma yardımına ihtiyacı var. Bir Orban Avrupası artık Avrupa olmaz."

Huffington Post gazetesinde yer alan değerlendirmede de Almanya'daki yardımseverliğe işaret ediliyor.

"Almanya şu anda ikinci bir yaz masalını yaşıyor. İnsanlar ülkenin tren istasyonlarında bekleyip sığınmacıları karşılıyor. Trenden inenleri alkışlıyorlar, yanlarında bağışlarını getiriyorlar ve bir hoşgeldin iklimi yaratıyorlar. İngiliz yayın kuruluşu BBC de Münih Tren Garı'ndaki sahnelerin videosunu Facebook'ta paylaştı. Tahminen bu videoyu dünya çapında 25 milyon kişi izledi. Video yüz binlerce kez beğenildi ve tekrar paylaşıldı. Almanya şu sıralarda viral. Bugün tüm dünyaya yansıyan resimlere bizim de ihtiyacımız olacak. Bizi şu anda yapılan mükemmel şeylerle hatırlayacaklar. Bizi yardımseverliğimizle, cömertliğimizle, sıcaklığımızla hatırlayacaklar. Ayrıca bunlara sığınmacıların günlük hayata zor entegrasyonu başladığında da ihtiyacımız olacak. Ancak yansıyan resimler, uyumun ve yan yana değil, bir arada olmanın gerçekten başarılabileceği konusunda cesaret verici."

Nordbayerischer Kurier gazetesinde de şu satırları okuyoruz:

"Birbirimizle nasıl geçineceğiz? Onlar ve bizler. Sığınmacılar ve Almanlar. Sığınmacılar, Almanya'yı değiştirecek. Zihniyetleriyle, dinleriyle, kendilerine ait tüm özellikleri ile. Onlar burada yaşacak ve eğer herşey yolunda giderse, hoşgörülü vatandaşlar ve komşular olacaklar. Ancak gelenlerin bir kısmı da belirli sorunların habercisi. Wolfgang Thierse'nin soğukkanlılıkla yaptığı saptama gibi, 'Çoğulculuk her zaman bir peri masalı değil'."

© Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: Hülya Schenk