1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Almanya’da gıda standartları gözaltında

Torsten Harms30 Kasım 2005

Sağlığa zararlı tonlarca etin ortaya çıkarıldığı Almanya’da, boyutları giderek büyüyen skandal, gıdaların denetim şartlarını gündeme getirdi. Uzmanlar kalite kontrol damgalarının birleştirilmesini talep ediyor.

https://p.dw.com/p/Abat
Almanya'da sağlığa zararlı tonlarca etin piyasaya sürüldüğü ortaya çıktı
Almanya'da sağlığa zararlı tonlarca etin piyasaya sürüldüğü ortaya çıktıFotoğraf: AP

Almanya et skandalını tartışmaya devam ediyor. Art arda patlak veren skandallar, ülkede tüketicilerin et alırken endişe duymasına neden oluyor. Tüketiciyi koruma uzmanları ise yeni hükümetten ülke çapında geçerli olacak tek bir kalite kontrol damgası talep etti. Tüketiciyi koruma kuruluşları, Almanya’da gıda güvenliği ve kalite standartlarını belirten çok sayıda damganın karmaşa yarattığına dikkat çekiyor.

Bu arada Almanya, Avusturya ve İsviçre’de gıda maddeleriyle ilgili araştırma yürüten Greenpeace, toplam 658 meyve ve sebze örneğinden 48’inin gıda tüzüğüne aytırı olduğunu, bazı numunelerin pestizid adı verilen zehirli maddeler içerdiğini tespit etti.

Firmalar mercek altında

Almanya çapında et kalitesiyle ilgili çalışmalar yürüten Çalışma Grubu’nun yöneticisi Hartmut König, ete vurulan çok sayıda damga ve sertifikanın incelendiğini, bu damgaları vurma yetkisine sahip firmalara, damgayı vururken hangi koşulları dikkate aldıklarının sorulduğunu belirtiyor. König, sorularının genelde sessizlikle karşılaştığına dikkat çekiyor.

König, „Kalite kontrol damgası vurma yetkisine sahip kuruluşlardan 17’si bilgi vermekten kaçındı. Biz bu tavrı, tüketiciyi bilgilendirmekten kaçmak olarak yorumluyoruz“ diyor. Bilgi vermekten kaçınan kuruluşlara tüketiciyi koruma merkezlerince yayımlanan broşürlerde işaret ediliyor. Bu kuruluşlar arasında Aldi, REWE ve Tengelmann gibi tanınmış grupların yan kuruluşları da var.

Tüketiciyi koruma organizasyonu yöneticisi Hartmut König, sonuçların tüketiciyi et satın alırken yönlendirmesini beklediklerini kaydediyor. König’e göre etle ilgili gıda güvenliği tartışmalarında kalite damgalarının hangi kıstaslar gözetilerek vurulduğunun büyük önem taşıdığını vurguluyor. Damga izni verilirken, hayvanın hangi bölgeden geldiğine, genetik değişimden geçirilen yemle yetiştirilip yetiştirilmediğine de açıklık getirilmesine işaret ediyor.

Kalite damgalarının ölçütleri

König, „Eğer tüketici olarak güvenli et satın almak istiyorsanız kalite kontrol damgasına dikkat etmek zorundasınız. Hangi damga hangi kıstasları gözeterek vuruluyor? Kesimi yapılan hayvan hangi koşullarda yetiştiriliyor? Etin taşıdığı damga bütün bu sorulara cevap veriyor“ diye konuşuyor.

Almanya Tarım ve Bölgesel Gelişim Merkezi’nden Andrea Fink-Kessler, tüketici koruma merkezlerinin yeni hükümetten ülke çapında geçerli olacak tek bir kalite kontrol damgası talep ettiğini ifade ediyor. Fink-Kessler, „Tüketiciye güvenli et sunabilmek için daha çok saydamlık sağlanmalı. Burada örneğin, yumurtalardaki standardizasyon örnek alınabilir. Böyle tüketici bir bakışta denetimin düzeyi hakkında fikir sahibi olabilir. Yasal standarda ulaşılmış ya da bu seviye aşılmış mı?“ diyor.

Greenpeace araştırması

Bu arada Almanya, Avusturya ve İsviçre’de gıda maddeleriyle ilgili araştırma yürüten Greenpeace, sonuçları „Süpermarketten gelen zehir“ başlığıyla yayınladı. Greenpeace, toplam 658 meyve ve sebze örneğinden 48’inin yasal düzenlemelere uygun olmadığını saptadı. Real marketler zincirinin muhtelif şubelerinden alınan üç örnekte de pestizid adı verilen zehirli maddeler tesbit edildi.