1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Almanya'da "geçici izin" tartışmaları sürüyor

Derleyen: Beklan Kulaksızoğlu20 Kasım 2006

Almanya’da eyalet içişleri bakanlarının 190 bin kişinin oturma izni konusunda uzlaşma sağlamasına karşın tartışmalar sürüyor. Söz konusu 190 bin kişi içinde 20 bininin oturma izni için hemen başvuruda bulunabilecek konumda olduğu tahmin ediliyor. Politikacılar daha kapsamlı bir çözüm bulunmasını istiyor…

https://p.dw.com/p/AZcR
Almanya'da çeşitli nedenlerle oturma izni bulunmayan 190 bin yabancı bulunuyor
Almanya'da çeşitli nedenlerle oturma izni bulunmayan 190 bin yabancı bulunuyorFotoğraf: AP

İltica başvurusu kabul edilmeyen ya da çeşitli nedenlerden dolayı Almanya’da normal oturma izni alamayan yaklaşık 190 bin kişi yıllardır ülkede geçici statüyle belirsizlik içinde yaşıyor. Eyalet İçişleri Bakanları Konferansı’nda Cuma günü varılan uzlaşmayla, bu kişilerden çalışanlar ya da öğrenim görenler bugünden itibaren iki yıllık normal oturma izni için başvuruda bulunabilecek. Ama bunun için işverenin iki yıllık istihdamı garantilemesi gerekiyor.

Bu statüdeki kişilerin yasal yollardan çalışabilmeleri için şimdiye kadar geçerli olan kural, herhangi bir Alman vatandaşı ya da AB ülkesi vatandaşının istemediği bir iş olmasıydı. Bu öncelik prensibi, yeni getirilen düzenlemeyle rafa kaldırılıyor.

190 bin kişi içinde 20 bininin oturma izni için hemen başvuruda bulunabilecek konumda olduğu tahmin ediliyor. Diğerlerine ise iş bulmaları için önümüzdeki yıl 30 Eylül’e kadar süre tanınıyor. İş bulamayanlar ise bu süre sonunda sınırdışı edilecek. İçişler Bakanları Konferansı’nda netleştirilen düzenlemeden yararlanabilmek için yalnız yaşayanların 8, ailesi bulunanların da en az 6 yıl Almanya’da yaşamış olmaları gerekiyor. Çalışıyor olmanın dışında diğer koşullar, yeterli Almanca bilgisi, herhangi bir suç işlememiş olmak ve aşırı gruplarla ilişkisi bulunmamak.

Tartışmalar sürüyor

İçişleri Bakanları Konferansı’nda yeni düzenlemeyle ilgili varılan uzlaşmaya rağmen konu ile ilgili tartışmalar hala sürüyor. Konu, koalisyon hükümeti içindeki görüş ayrılıklarını da bir kez daha su yüzüne çıkardı. Sosyal Demokrat Başbakan Yardımcısı Franz Müntefering, varılan uzlaşmayı önümüzdeki yıl çıkarılacak yeni yasa öncesinde bir ara formül olarak nitelendirdi ve daha kapsamlı düzenlemelere ihtiyaç olduğunu vurguladı.

Müntefering, Almanya’da altı ya da sekiz yıldır yaşayan kişilere genel olarak oturma ve çalışma izni verilmesi gerektiğini savunuyor. İçişleri Bakanı Wolfgang Schaeuble ise uzlaşmayı makul bir çözüm olarak değerlendirdi ve Almanya’da yaşayan yabancılara devletin kasasından para çekmek yerine çalışarak kendi geçimlerini sağlayabilme imkanı tanınması gerektiğini söyledi. Bir iş bulmanın sürekli oturma izni için önkoşul olması tartışmaların odak noktasını oluşturuyor.

“Bu sadece ilk adım“

Federal hükümetin göç, mülteciler ve uyumdan sorumlu temsilcisi Maria Böhmer ise bakanların vardığı uzlaşmanın memnuniyet verici olduğunu belirtti, ancak bunun sadece bir ilk adım olduğunu da vurguladı. Yıllardır Almanya’da geçici ve belirsiz statüde yaşayan yabancıların iş arayışında, Almanlar ya da diğer AB vatandaşlarıyla eşit haklara sahip olmaları gerektiğini belirten Böhmer, bunun entegrasyon çabalarında yol kat etmek isteyen herkes için büyük bir fırsat olduğunu söyledi.

Yeşiller Genel Başkanı Reinhard Bütikofer ise varılan uzlaşının, daha insancıl bir yaklaşım umanlar için büyük bir hayal kırıklığı olduğunu belirterek, “Bay Schaeuble ve Bay Müntefering insanlara ekmek vadetti, ama eyalet içişleri bakanları, sadece taş verebileceklerini söyledi“ şeklinde konuştu.

Berlin’in Sosyal Demokrat İçişleri Senatörü Ehrhart Körting ise yeni düzenlemeyle, normalde Almanya’da kalıcı oturma izni alma şansı bulunmayan insanlara bir fırsat tanındığını belirtti, diğer yandan dört yıl Almanya’da yaşamış yabancılara genel istihdam fırsatı tanınması gerektiğini de kaydetti. Körting, “Daha fazlasını isterdik. İnsanlara iş aramaları için 10 aydan fazla zaman tanınabilirdi. Çünkü Berlin gibi bazı bölgelerde iş bulmak zor. Başlangıçta bu sürenin iki yıl olması düşünülmüştü ama uzlaşmada yer almadı“ dedi.