1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Almanya'da terörle mücadele tatbikatı

1 Eylül 2016

2017’de Alman Silahlı Kuvvetleri ile Emniyet Teşkilatı ortak terör ile mücadele tatbikatı yapacak. Polis sendikası hükümetin planlarına karşı çıkıyor.

https://p.dw.com/p/1JtOv
Bundeswehr Vorführung Häuserkampf Panzergrenadierbrigade 41
Fotoğraf: picture-alliance/dpa/S. Sauer

2017 yılının şubat ayında, Cumhuriyet tarihinde ilk defa olmak üzere Alman Silahlı Kuvvetleri ile polis ortak terörle mücadele tatbikatı yapacak. Tatbikata ülkede günlerce terör havası estirecek farklı yerlerdeki birden fazla saldırıyı savuşturma yöntemleri de denenecek.

Almanya Savunma ve İçişleri Bakanları ile bazı eyalet İçişleri Bakanları arasındaki buluşmada kararlaştırılan tatbikatların ilkine dört eyalet katılacak. Ordu ile polis arasındaki işbirliğine ilgi duyan diğer eyaletler tatbikata gözlemci olarak katılabilecekler.

Almanya Anayasası'na göre yurtiçindeki terör eylemleriyle mücadele polisin yetki alanına giriyor. Terör saldırılarının boyut ve süresine göre polisin ordudan yardım isteyebileceğini belirten Almanya İçişleri Bakanı Thomas de Maiziere kumanda yetkisinin ise poliste olacağını açıkladı.

Fransa ve Almanya'daki terör saldırılarından sonra polis-asker işbirliğinin arttırılmasını talep eden Almanya Savunma Bakanı Ursula von der Leyen, “Ne tür yardıma ihtiyaç olduğuna polis karar verecek. Bu husus benim için son derece önemlidir”, dedi. Acil durumlarda hızla sonuç alınabilmesinin gerekli olduğunu vurgulayan von der Leyen ‘ihtimal dışı olmakla birlikte akla sığan durumlar karşısında önlem almanın önemine işaret ederek, acil durumlarda silahlı kuvvetlerinin sevkiyat ve keşif kapasitesinden yararlanılabileceğini sözlerine ekledi.

Anayasanın koyduğu sınırlar

Anayasa ordunun yurtiçinde görevlendirilmesine dar sınırlar içinde izin veriyor. Alman ordusu şimdiye kadar sadece afetlerde devreye girdi ve sel felaketlerinde bentlerin inşasına ve afetzedelerin tahliyesine yardımcı oldu. Anayasa'nın ilgili maddesi silahlı kuvvetlerden doğal felaketlerde ve ‘ziyadesiyle ağır' durumlarda, yardım istenebilmesini öngörüyor. Ağır terör saldırıları da bu maddenin kapsamına giriyor.

Deutschland Bund-Länder-Treffen zum Bundeswehreinsatz im Inland
Federal Savunma Bakanı von der Leyen ve Federal İçişleri Bakanı Thomas de MaizièreFotoğraf: picture-alliance/dpa/K. Nietfeld

Nereyi arayacağını bilmek

Fransa ve Almanya'daki saldırılar terör senaryolarını ön plana çıkardı. Acil durumlarda alarm ve haberleşme zincirinin aksaksız işlemesi gerektiğini belirten Savunma Bakanı Ursula von der Leyen, yetkili makamların acil durumlarda nereden yardım talep edileceğini bilmediklerini tespit ettiklerini söyledi.

Koalisyon hükümetinin birlik partileri kanadı terör saldırılarında ordudan yardım istenebilmesini desteklerken, koalisyon ortağı Sosyal Demokrat Parti Anayasa'nın ‘esnekleştirilmemesi' uyarısında bulunuyor. Kuzey Ren Vestfalya İçişleri bakanı Ralf Jäger, eyalet emniyet teşkilatlarının şimdiye kadar tek başına terör tehlikesinin üstesinden gelebildiğini, ancak polis kumandanlığındaki ortak tatbikatların yararlı olabileceğini söyledi.

Muhalefetin tepkisi

Polis sendikası ise hükümetin terörle karma mücadele planına karşı çıkıyor. Sendika Başkanı Oliver Malchow ‘polislik görevlerde silahlı kuvvetlerin kullanılmasını' ret ettiklerini ve bu tartışmanın polisin personel açığını kısa zamanda kapatabilmek amacıyla başlatıldığını söyledi. Teröristlerin asker değil katil olduklarını ifade eden sendika başkanı Almanya'da terör ile etmenin yalnız polisin görevi olduğunu belirtti.

Alman Silahlı Kuvvet Mensupları Birliği ise felaketlerdeki yardım çalışmalarının son derece karmaşık olması nedeniyle polisin ordu ile ortak tatbikat yapmasının doğru olacağını duyurdu. Ancak Birlik Başkanı Andre Wüstner, ‘polis sayısının azaltılmasından doğan açığın askerle kapatılamayacağını' dile getirdi.

Muhalefet partileri de ordu ile polisin işbirliği yapmasına karşı çıkıyor. Sol Parti Meclis Grup Başkan Vekili Jan Korte, “Federal Hükümet Anayasamızı gerekli hallerde şartlara uydurma eğilimi gösteriyor”, dedi. Bu tutumun ‘tarih bilgisizliği ve sorumsuzluk olduğunu' belirten Korte ‘hürriyetçi demokrasilerde silahlı askerin sivile söyleyecek bir şeyi olmadığını' ifade etti.

© Deutsche Welle Türkçe

Nina Werkhäuser