1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Almanya'nın ihtiyaç duyduğu yönetici tipi

Johannes Beck2 Ağustos 2005

Alman şirketlerinin yönetim kurullarında yepyeni rüzgarlar esiyor. Dünün işadamlarının yerini yeni kuşaklar alıyor. Yönetim kurulu başkanının dilediğini yaptığı, şirketin gidişatını tek başına yönlendirdiği, denetim kurulunun da zararına yapılan şirket birleşmelerini hemen onayladığı dönemler geride kalıyor. Son olarak Almanya’nın en büyük tröstü olan DaimlerChrysler’in yönetim kurulu başkanı Jürgen Schremp de havlu atmak zorunda kaldı. DW’den Johannes Beck, Alman özel sektörünün zirvesindeki nöbet değişikliğini şöyle yorumluyor:

https://p.dw.com/p/AZuf

"DaimlerChrysler yönetim kurulu başkanı Schremp’in yıl sonunda görevden ayrılacağını duyurması şirket hisselerinin yüzde on oranında değerlenmesine yaradı. Milyarlarca euro’yu batıran Schremp’in şapkasını alıp gitmesi, hisseddarı sevindirdi. Çekirdekten yetişen 60 yaşındaki Jürgen Schremp Fokker, Mitsubishi ve Chrysler serüvenlerine sürüklediği bu dev anonim şirketin borsa değerinin yarı yarıya düşmesinden sorumluydu. Buna rağmen geçen ilkbaharda sözleşmmesi dört yıl uzatılmıştı. Ama yanlış hesap Bağdat’tan döndü ve Schremp tazminat bile almadan kaptan köşkünü terketti.

DaimlerChrysler’in zirvesinde kopan fırtına Almanya’da birşeylerin değiştiğini, klasik yöneticilik kültürünün sallanmaya başladığını ve kötü yönetimin artık karşılıksız kalmayacağını gösterdi.

Bu köklü değişikliği şirketin yeni sahiplerine borçluyuz. Şimdiye kadar Alman şirketleri çapraz iştirak yoluyla karşılıklı hisselerini ellerinde tutar, Almanya Anonim Şirketi olarak adlandırılan bu işletmecilik modeli kusurların örtbas edilmesine yarardı. Ama global oyuncuların Alman şirketlerine el atmalarıyla, al gülüm ver gülüm oyunları da bıçak gibi kesildi.

Örneğin dünyanın en büyük bankalarından Deutsche Bank DaimlerChrysler’in en büyük hissedarlarından biriydi ve denetleme kurulunda temsil ediliyordu. Ama İsviçreli Josef Ackermann’ın başa geçmesiyle Deutsche Bank sınai iştiraklerinden çekilmeye başladı. Schremp’in istifa haberinden kaynaklanan hisse senedi fiyatındaki sıçrama Deutsche Bank tarafından iyi değerlendirdi ve Ackermann aynı gece DaimlerChrysler hisselerinin önemli bir bölümü satarak Deutsche Bank’a 1,4 milyar euro kazandırdı.

Alman şirketlerinin Alman patronlarının yerini artık yabancı finans yatırımcıları, emeklilik fonları, sigortalar ve yatırım fonları alıyor. Global yatırım sermayesinin hoşuna gitmeyen gösterişli yönetim metodları hemen cezalandırılıyor. Şirketi milyarlarca euro zarara sokan yöneticilerin hesabı en kısa zamanda görülüyor. Alman Borsaları Anonim Şirketi’nin büyük hisseddarı olan bir yabancı yatırım fonu, Londra borsasını satın almaya kalkışarak yüz milyonlarca euro’yu batıran yönetim kurulu başkanını hemen tasfiye etmişti.

Hissedarlar gibi devletin dde baskısı artıyor. Yönetim kurulu üyeleri artık gelirlerini açıklamak zorundalar. Şeffaflık sayesinde hissedar yönetim kurulu üyelerinin bu parayı hak edip etmediklerine daha sağlıklı karar verebiliyor. Baskının artması iyi oldu. Çünkü artık hiçbir yönetim kurulu şirket alımlarıyla milyarları batırıp hissedar gibi şirket çalışanlarını da zarara sokamayacak.

DaimlerChrysler’in yeni Yönetim Kurulu Başkanı Dieter Zetsche genç kuşak yöneticiler için iyi bir emsal teşkil edebilir. Zetsche gibileri işletmecilik anlayışlarındaki farkı şirket kantininde sıraya girerek ve montaj bandındaki işçiyle konuşarak da gösteriyorlar. Şayet Almanya Anonim Şirketi döneminin kapanmasından sonra yeni tip bir yönetim anlayışına geçilmek isteniyorsa, bu Almanya’nın hayrınadır. Almanya’nın Zetsche ekolünün yönetim kurulu başkanlarına ihtiyacı var."