1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Altındağ'da neler yaşandı?

12 Ağustos 2021

Ankara'nın Altındağ ilçesinde Emirhan Yalçın isimli bir gencin bir Suriyeli tarafından öldürülmesinin ardından Suriyelilerin ev ve iş yerlerine saldırılar yapıldı. DW Türkçe bölgeye giderek olayın arka planını inceledi.

https://p.dw.com/p/3yvMQ
Fotoğraf: DHA

Emirhan Yalçın isimli 18 yaşındaki bir genç, salı günü Ankara Altındağ'da Suriyelilerin yoğun olarak yaşadığı Battalgazi Mahallesi'nde bıçaklanarak öldürüldü.

Şüpheli iki kişi, tasarlayarak öldürme suçundan tutuklanarak cezaevine gönderilirken mahallelinin tepkisi dinmedi. Çarşamba akşamı havanın kararmasıyla birlikte Suriyelilere ait pek çok ev ve iş yerine zarar verildi. Camlar kırıldı, içlerinde bulunan eşyalar yakıldı. Hırsızlık olayları yaşandı. Emniyet güçlerinin saatlerce süren saldırıları önlemekte yetersiz kaldığı görüldü.

Gecenin bilançosu ise sabah ortaya çıktı. DW Türkçe bölgeye giderek gözlemler yaptı ve mahalleliyle konuştu.

Pek çok ev ve iş yerinde camlar tuzla buz

Olayların yaşandığı Battalgazi ve Önder Mahallelerine yaklaşıldığında camları kırılmış bir bakkal göze çarpıyor. Yaklaşık on kişi, burada oluşan enkazı temizlemeye çalışıyor.

DW Türkçe mikrofonuna ilk olarak bakkalın mülk sahibi Cengiz Özsoy konuşuyor. Cinayetten sonra mahallenin gençlerinin galeyana geldiğini ifade eden Özsoy, yan yana olan üç iş yerinin bu nedenle kullanılamaz hâle getirildiğini belirtiyor. Özsoy, "Büyük ihtimalle aralarında pek çok provokatör ve dışarıdan tanımadığımız kişiler vardı. Yabancı plakalar geziyordu. Ben burada o plakaları hiç görmemiştim" diyor.

Daha sonra marketi işleten Suriyeliye mikrofon uzattığımızda uzaklardan bir bağırış sesi geliyor. Bir kadının enkaz toplayan Suriyelilere yönelik, "Gidin, bizim canımızı aldınız. Gidin. S... olun gidin bu ülkeden" dediği duyuluyor. İçlerinden bir Suriyeli, kadına, "Siz gidin" şeklinde tepki gösterdiğinde arkadaşları onu bölgeden uzaklaştırıyor.

Polis Suriyelilerin bulunduğu evi tahliye etti

Önder Mahallesi'ne girildiğinde camları kırılmış iş yerlerinin sayısı artıyor, bazı evlerin de zarar gördüğü dikkat çekiyor. Yan yana bulunan iki iş yerinden Türk bayrağı asılı olan sağlam bir şekilde dururken yanında Arapça tabelanın yer aldığı mobilya dükkanının bütün camları tuzla buz olmuş.

Camları kırılmış bir başka dükkanın önünde ise üç kişi bekliyor. Bu kişilerden biri komşu dükkanın sahibi bir Türk. Fakat Iraklı komşusu onu aramış ve olaylar nedeniyle taşınacağını söylemiş. O, taşınmaya yardımcı olurken, bir nakliye aracı gelip içerideki malları yüklemeye başlıyor.

Burada DW Türkçe mikrofonuna konuşan mahalle sakini Yusuf Miroğlu, "Saldırıları engellemenin imkanı yoktu. Binlerce kişi vardı, kimi engelleyeceksiniz?" diyor.

Bu dükkanın hemen yanında zarar görmüş bir ev incelenirken 11 yaşında yabancı uyruklu bir çocuk beliriyor. Çocuk, gece olaylar çıktığında kalabalık grubun evlerinin önüne geldiğini ve bu nedenle polisin otobüsle kendisini ve ailesini tahliye ettiğini anlatıyor.

Bir Türk'ün sahibi olduğu iş yerine de zarar verildi

Suriyelilerin çok yoğun bir şekilde bulunduğu Battalgazi Mahallesi'nin ise neredeyse her tarafı polisle çevrilmiş. Polis bariyerleri yol boyunca göze çarpıyor. Mahallede Kaymakamlık kararıyla bir süreliğine kapatılan Suriyelilerin dükkanlarının önünde polisler, hırsızlık yapılmasın diye bekliyor.

Mahalleden geçerken pek çok evin ve iş yerinin kapısına Türk bayrağı asılmış olması ise dikkati çekiyor.

Yine pek çok iş yerinin camları kırılmış durumda. İçlerinden bir kasap dükkanına yaklaştığımızda, burayı Türk işletmeci Alim Daşkın'ın yönettiği ortaya çıkıyor. Gece yaşanan kargaşa sırasında onun dükkanına da zarar verilmiş. Daşkın, "Ben 20 yıldır bu mahallede bu dükkanı işletiyorum. Beni bu mahallede tanımayan kimse yoktur. Bunu bile bile benim camıma çerçeveme zarar veren vatan hainleri var. Bunların derdi vatan kurtarmak değil, birçoğu Ankara'nın çeşitli yerlerinden gelip milletin canına tasallut eden insanlar" diyor.

Tüm bunlar neden yaşandı?

Mahalle sakinleri, çarşamba akşamı yaşanan olayları üç temele dayandırıyor. Emirhan Yalçın'ın öldürülmesinin saldırıları tetiklediğini fakat asıl sorunun Suriyelilerin bölgede çoğunluk haline gelmesi olduğunu ifade ediyorlar. Mahalleliler yaşanan ekonomik ve asayişe dayalı sorunların da bu öfkede etkili olduğunu dile getiriyor.

Mahalleli Rasim Yıldız kilometrelerce uzanan Selçuk Caddesi'nde sadece 12 Türk dükkanı kaldığını ifade ediyor. Suriyeliler için, "Biz bunların çocuğuna, hastasına, ihtiyarına bir şey söylemiyoruz. Bizim kızgınlığımız gençlerine. Parklarda eroin, esrar kullanıyorlar" diyor.

Başka bir mahalleli Cihan Çetindaş, halkın ekonomik sorunlar ve işsizlik nedeniyle öfkesinin arttığını dile getiriyor. Suriyelilerin vergi ödemeden iş yaptığını iddia ediyor.

Songül Işık ise yaşadığı altı haneli apartmanın dördünde Suriyeliler kaldığı için rahatsız olduğunu söylüyor. Işık ayrıca Suriyelilerin düşük ücretle çalıştığını, evleri kalabalık şekilde tutarak kiraları yükselttiğini sözlerine ekliyor.

Suriyeliler ne durumda?

Camları kırılmış pek çok dükkanın önü ya boş ya da polisle çevrili. Ancak bazı Suriyeliler enkazı temizlemek için dükkanlarına gelmiş.

İçlerinden pek çoğu konuşmak istemiyor. Bazıları ne yapacaklarını bilmediklerini ifade ediyor.

Cevdet Hazuri İdlib'den Ankara'ya gelmiş. Yedi yıldır burada beyaz eşya dükkanı işletiyor. Fakat onun dükkanının da camları indirilmiş:

"Ben (saldıranların) hepsini tanıyorum. Arkadaşım. Neden böyle oldu, bilmiyorum. Ne yapacağımı da bilmiyorum. Çok korkuyoruz" diyor. Hazuri evlerinde ise daha kötü olayların yaşandığını söylüyor:

"Bizim eve taş atıldı. Belki 50 kişi geldi, vurdu. Üç çocuğum var, çok korktular"

Cevdet Hazuri son olarak bu gece hırsızlıktan endişe ettiğini ve camları kırılmış dükkanını nasıl koruyacağını düşündüğünü söylüyor.

76 kişi gözaltına alındı

Gece boyunca polisin olayları önlemede yetersiz kaldığı eleştirileri yapıldı.

Ankara Emniyet Müdürlüğü ise sosyal medyada yalan haber yayan ve bölgedeki zarar verme olaylarına karıştıkları tespit edilen 76 kişinin gözaltına alındığını duyurdu.

76 kişinin 38'inin yağma, hırsızlık gibi suçlardan kaydı bulunduğu bildirildi.

Bölgede bu gece de çarşamba gecesindeki manzaraya benzer olayların yaşanmasından endişe ediliyor.

 

Batu Bozkürk & Alican Uludağ

© Deutsche Welle Türkçe